PİRHA-Meclis İçtüzük değişikliğini ve OHAL’in 4. kez 3 ay uzatılmasını PİRHA’ya değerlendiren HDP Milletvekili Müslüm Doğan, siyasal islamın hayatın her alanında kendini gösterdiğini, demokratik tüm zeminleri kaydırmak için gerekli her türlü müdahaleyi başlattığını söyledi. Değiştirilen Meclis İçtüzüğü ile birlikte aslında sıfatların, coğrafya isimlerinin yasaklandığına dikkat çeken Doğan, OHAL’in bir kez daha uzatılmasına tepki gösterdi.
Haberin Videosu
HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, Meclis İçtüzük değişikliğini ve OHAL’in 4. kez 3 ay uzatılmasını PİRHA’ya değerlendirdi.
Meclis İçtüzük ile ilgili yapılan düzenlemenin Türkiye’deki demokratik siyasetin engellenmesi anlamına geldiğini söyleyen Doğan, “Artık Türkiye gerçekten hiç istemediğimiz bir sürece girmiştir. Yeni devlet düzeni olarak nitelendirdiğimiz siyasal İslam hayatın her alanında kendini göstermeye başlamış, demokratik tüm zeminleri kaydırmak için, ayağımızın altına almak için, gerekli her türlü müdahaleyi başlatmış durumdadır” dedi.
Değiştirilen İçtüzük ile birlikte aslında sıfatların, coğrafya isimlerinin yasaklandığına dikkat çeken Müslüm Doğan, “İnanç ve öğretimimize ilişkin ritüel isimlerimiz, mesela biz Kızılbaş Aleviler diye bir terim kullanamayacağız” dedi.
“KIZILBAŞ ALEVİLER DEDİĞİMİZDE PARA CEZASI ALACAĞIZ”
HDP’li Vekil Müslüm Doğan şunları kaydetti:
“Mecliste Kızılbaş Alevileri kullandığımızda, Kızılbaş ve Aleviler dediğimizde bir para cezası ile cezalandırılacağız. Kürt yaşam coğrafyası dediğimizde, Kürdistan dediğimizde, bir para cezası ile karşı karşıya kalacağız. Aslında bunların hiç birisinin kıymeti harbiyesi yok. Ne yaparlarsa yapsınlar ülke gerçeklerini biz orada demokratik siyaset alanı olan mecliste dile getireceğiz. Hiç bir şekilde bizi engelleyemezler.”
“CİHAT ANLAYIŞININ TOPLUMA YERLEŞTİRİLMESİ TOPLUMSAL BARIŞA ZARAR VERİR”
Doğan, siyasal islamın bir devlet modeli olarak kurumsallaşmaya çok ciddi bir şekilde önem verdiğini ifade ederek, şu örneği verdi ve topluma vereceği zarara işaret etti:
“Bir Milli Eğitim yayınında Cihat kelimesi çok geniş bir yer almıştır, ders kitabında. Cihat İslam dininde Müslüman olmayanlara, kâfirlere karşı sözüm ona verilen bir mücadeleyi bir savaşı tanımlamaktadır. Bu, Aleviler tarafından ve Müslüman olmayan inançlar tarafından, kabul edilebilecek bir husus olamaz. Bunu şiddetle reddediyoruz ve bu cihat bilincinin, cihat anlayışının, Türkiye toplumuna yerleştirilmesi toplumsal barışa zarar verecektir. Bu, halkların, inançların, farklı uluslardan, milliyetlerden oluşan halkımızın arasındaki kadim bağların zayıflamasına neden olacaktır. Terörize edilen güçlerin bir iç savaş zemini yaratmak için kullanabileceği bir husustur. Bundan vazgeçilmesi gerekiyor.”
“OHAL’İN İHTİYAÇ OLMADIĞI ORTADADIR”
OHAL’in 4. kez uzatılmasına da tepki gösteren Müslüm Doğan, “OHAL’in ihtiyaç olmadığı kesinlikle ortadadır” dedi.
Hükümetin ilk OHAL uygulamasında bunun 3 ay süreceğini açıkladığını hatırlatan Doğan, ancak hükümetin kendi kararına uymadığını, OHAL’in esas olarak tüm demokratik siyasete yönelik olduğunu, demokrasi güçlerinin faaliyetlerini demokratikleşme anlamındaki tüm gelişmelere bir engel olduğunu söyledi.
“OHAL OLURSA HAK, HUKUK, ADALET OLMAZ”
Doğan şunları dile getirdi:
“İşte öğretmen Semih (Özakça) yoldaşımızın arkadaşı ile verdiği mücadele, akademisyenlerin verdiği mücadele, OHAL‘le birlikte kararnamelerle işinden gücünden edilen insanların verdiği mücadele, aynı zamanda aslında asimilasyon sürecine giren tüm hakların ve inançların verdiği mücadele engellenmeye çalışılıyor. OHAL le yapamayacakları hiçbir husus yok. Gerekçe itibariyle hukuk çökmüştür, hukukun zemini elimizden alınmıştır. Artık Türkiye’de bir hukuk siteminden bahsetmek adaletten bahsetmek mümkün değildir. OHAL bunların nedenidir. Eğer OHAL olursa hak olmaz, hukuk olmaz, adalet olmaz, demokrasi olmaz.”
HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, “AKP hükümetinin OHAL’i uzatarak iyice kendi siyasal devletleri olan İslam’ın egemenliğini tamamlamak istediğini vurguladı.
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.