Alevi Haber Ajansi

Gezi Davası’nda Kavala’nın tutukluluğuna karar verildi

Gezi Davası’nın Yargıtay’ın bozma kararının ardından 5’inci duruşması bugün görüldü. Davanın tek tutuklu sanığı Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Avukatlara mütalaaya karşı süre veren mahkeme, bir sonraki duruşmayı 22 Nisan’a erteledi.

Gezi Davası’nda savcılık mütalaasının ardından ilk duruşma bugün görüldü. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Ayşe Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman’ın arasında bulunduğu bazı tutuksuz sanıklar katıldı.

“Adil yargılama yapıldığına inancı kalmadığını” açıklayarak bir süredir duruşmalara katılmayan Osman Kavala ise Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.

Duruşma savcısı celse arasında sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrarladığını belirtti. Bunun üzerine söz alan sanık Can Atalay, usule karşı itirazlarını dile getirdi.

Avukat Can Atalay şunları söyledi:

“Esas hakkında savunma yapmayacağım. Esas hakkında mütaalaya duruşma salonunda okumanız gerekir. Hukuken, heyetiniz yanlış yapmaktadır. Usule ilişkin taleplerimi iletmek istiyorum. Biz ısrar bozmaya ilikin beyanımızı bile almayacaksınız. Israrla savunma diye aldınız. Yargılama faaliyeti olarak net yaptınız? Çarşı davası ile verdiğiniz ara kadar ve bizim bozmalara beyanımızın alınması ve Kavala’nın tutuk müdafi beyanları… Başka hiçbir şey yapmadınız. Biz süre talep etmiyoruz. 2018 soruşturmasında bizimle ilgili yurt dışı yasağı konulmadı. Yurt dışına gitmedik. Bizim bu yargılamayı uzatmak gibi bir amacımız yok.”

Duruşmada tek tutuklu sanık Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Avukatlara mütalaaya karşı süre veren mahkeme, bir sonraki duruşmayı 22 Nisan’a erteledi.

Osman Kavala’nın avukatı Köksal Bayraktar ise şunları söyledi:

“Birleştirme kararından sonra dosyaların ayrılmasına karar verdiniz. Siz bu durumda ayrılma sonrasında dosyayı esas mahkemesi olan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesine göndermeliydiniz. Bütün mücadelemize rağmen işin esasına girmediniz, bir tane bile tanık dinlemediniz, tevsii tahkikat taleplerini reddettiniz. Yasal olarak burada sanıkları dinlemeye hakkınız yok. İstinaf mahkemesi ne dedi? ‘Dosyalar birleştirildikten sonra iki dosyanın bağdaşan tarafları var mı bak’ dedi. Siz sadece 30. ACM’de yargılanan sanıkların ifadelerini tekrar ettirdiniz. İşin esasına girmediniz.”

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mesut Özdemir’in savcının görüşüne ilişkin beyanını sorması üzerine Osman Kavala “Beraat ettikten ve tahliye kararı verildikten sonra iki ayrı suçtan tutuklandım. Barkey ile görüşmelerle ilgili herhangi bir somut bilgi ve belge de konmadı dosyaya. Bu görüşmeler sadece birbirine yakın baz istasyonundan gelen sinyale dayanıyordu” dedi.

“SUÇLAMA TAMAMEN HUKUK DIŞI”

Kavala, şöyle devam etti:

“Casusluk suçundan tutuklanmış olduğumun hukuksuz olduğu aleni hale gelmiştir. Özellikle ‘casusluk’ suçlamasına dair ne ortada temin edilmiş bir bilgi var, ne de iddia makamı bu bilginin ne olduğunun araştırılmasına dair bir çaba. Casusluk suçlamasının kurucu unsurunun var olmadığını, bu husus var olmadan böyle bir suçlama yapılması tamamen hukuk dışıdır.”

DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA

Duruşma öncesi Taksim Dayanışması Çağlayan Adliyesi önünde bir basın açıklaması yaptı. Açıklamaya siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, SOL Parti İstanbul İl Başkanı Leyla Koç Üzüm, HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oruç, CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Ahmet Şık, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de katıldı.

Taksim Dayanışması adına Akif Burak Atlar’ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

“Gezi direnişi Anayasal bir zeminde gerçekleştiği, yargı kararlarıyla iki kez tescillenmesine rağmen hukuka ve gerçeğe aykırı tümüyle mesnetsiz iddialarla üçüncü kez yargılanmak isteniyor. Toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilmek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılmak, karalanmak isteniyor. İstedikleri sadece bu değil. Gezi’nin haksızlığa, adaletsizliğe, keyfiliğe, dayatmaya, baskıya karşı direnmenin adı olduğu, bir parktan ülkeye ve dünyaya yayılan; kente, doğaya, yaşama sahip çıktıkları, hep bir ağızdan söyledikleri bir şarkı olduğunu unutturmak istiyorlar. Niyetinizi ve korkularınızı biliyoruz, bu beyhude çabalarınızı reddediyoruz

Yıllardır süren hukuksuzluk ve gerçekliği çarpıtma ısrarına inat tekrar söylüyoruz. Gezi direnişini suçla, terörle, darbeyle, kalkışmayla anılan bir eyleme dönüştüremezsiniz. Sipariş senaryolarınızla milyonlarca insanın demokratik hak ve talepleri için parklarda, meydanlarda, sokaklarda, özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam için ortaya koyduğu direnişi kirletmenize izin vermeyeceğiz. Gezi, eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi için bu ülkenin sönmeyecek umududur. Umut yargılanamaz.”

(HABER MERKEZİ)

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak