PİRHA-Hatay’ın Samandağ ilçesinde bulunan Milleyha Kuş Cenneti, insan tehdidiyle karşı karşıya. Bir taraftan dökülen moloz ve evsel atıkların, diğer taraftan sulak alanın ortasından geçirilen yolun, kıyıdan başlayıp asi nehrine kadar olan 60 hektarlık alanı tahribata uğrattığını belirten Biyolog Doktor Samim Kayıkçı, Milleyha Kuş Cenneti’ne sahip çıkılması çağrısında bulundu.
Dünyanın sayılı kıtalararası göç yollarından biri olan, Türkiye’de görülen 488 kuş türünden 281’nin gözlemlendiği ve Türkiye’nin en önemli kuş göç yolu ve kuş gözlem noktası olan Hatay’ın Samandağ ilçesinde bulunan Milleyha Kuş Cenneti, Asi Nehri‘nin denize karıştığı yerden itibaren yaklaşık üç kilometre kuzeye doğru uzanan, bölgede en çok kuş türü barındıra alanlarından.
Asi Nehri’nin denize döküldüğü son nokta olan ve ana kuş göç yolları üzerindeki Samandağ’daki Milleyha Kuş Cenneti, bir taraftan yerel yönetimler ve iktidar tarafından, bir taraftan da yurttaşlar tarafından tahrip edilmeye devam ediyor. Milleyha Kuş Cenneti’nin ortasından yol geçirilip, yolun kenarına molozlar ve evsel atıklar dökülüyor.
PİRHA‘ya konuşan Antakya Doğa, Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Biyolog Doktor Samim Kayıkçı, geçtiğimiz yıllarda alana ilişkin rapor hazırladıklarını ve insan kaynaklı tahribatı ve nasıl düzeltilebileceğini aktardıklarını belirterek, “Milleyha sulak alanını kıyı kumundan ayırmamak gerekiyor. Bir bütün içinde değerlendirmeliyiz. Ancak planlarda ikiye ayrılıyor ve ortasına yol yapılıyor. Bu da Milleyha sulak alanının kalbine hançer saplanıyor. Kirliliğin en fazla olduğu bölgede burası” dedi.
“HALK SAHİP ÇIKIP, KORUMALI”
Özellikle 2009 yılından itibaren Milleyha sulak alanının tahribata uğradığını aktaran Kayıkçı, “Aynı zamanda Milleyha sulak alanı tarım arazisi olarak da kullanılmaya başlanıyor. Bu alana dair tapular çıkarılıyor. Kıyı kumları ve sulak alanlar kanunlarla korunuyor. Ancak bu alan birilerinin tapulu malı haline getirilmiş. Milleyha sulak alanının bir bütünün değerlendirilip koruma altına alınması gerekiyor” diye konuştu.
Sivil toplum örgütlerinin, çevrecilerin Milleyha sulak alanını korumak için çalıştığını ifade eden Kayıkçı, “Üç beş kişinin sahip çıkmasıyla korunmaz. Burada halk kendine ait olana sahip çıkmalı ve korumalı. Halk sahip çıktıkça, iktidar da, muhalefet de, yerel yönetimler de harekete geçer. Yeter ki halk sahip çıksın” ifadelerine yer verdi.
Diren KESER/HATAY
Yoruma kapalı.