PİRHA: Ankara Mamak Tuzluçayır’da esnaf, salgın nedeniyle yaşananlardan kaygılı. Yurttaşlar, “Evde kal diyorlar. Nasıl kalalım? Açız, aldığımız para yetmiyor. İşsizlik, yoksulluk, dışarıda da korona belası var” diyerek tepkilerini ve kaygılarını dile getirdi ve kredi için başvurduklarını ancak hala bir sonuç alamadıklarını da kaydetti.
Koronavirüs salgını tüm dünyada devam ederken, çeşitli tedbirler de alınıyor. Salgın dolayısıyla halk ekonomik olarak olumsuz etkileniyor.
Ankara Mamak Tuzluçayır’da esnaf yurttaşlar sürece ilişkin PİRHA‘ya konuştu.
Mamak’ta esnafın ekonomik kaygıları bulunuyor. Yetkililerin halkı rahatlatacak açıklamalarının olmamasını eleştiren yurttaşlar, kara kara ne yapacaklarını düşünüyorlar.
“KREDİ VERECEKLERİNİ SÖYLÜYORLAR BAŞVURDUK BEKLİYORUZ”
Tabelacılık yaptığını belirten Tuncay Kendüzler, koronavirüsün kendilerini de etkilediğini söyleyerek, şunları ifade etti:
“Bazı dükkanlar kapalı. Dükkanlar açılmayınca işlerimiz olmuyor. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Devletten de yardım istedik. Kredi verdiklerini söylediler. Krediye başvurdum, henüz çıkmadı onay bekliyorum. Şu an işlerimiz olmadığı için bekliyoruz. Hiçbir şeyimizi karşılayamıyoruz, dükkana da öylesine gelip gidiyoruz. Piyasa zaten bozuktu, bu virüs salgını da çok etkiledi. Görüyorsunuz şu an dükkanlar kapalı. Haliyle biz de etkilendik kredi bekliyoruz.”
“EMEKLİYİM GEÇİNEMİYORUM, ÖLEYİM Mİ?”
Seyyar manav Murat Kasapoğlu da emekli olduğunu ve geçinemediğini söyleyerek şunları belirtti:
“Emekli bir insanım işim, gücüm yok. 2 milyar maaş alıyorum. Şurada 3-5 parça bir şey çıkarmasak aç kalacağız. Bize diyorlar ki dışarı çıkmayın. Dışarı çıkmasam, bu işi yapmasam ben ne ile geçireceğim. Evim kira, elektrik, su, doğal gaz, internet, telefon faturaları var. Bunları kim yatıracak?”
“BELEDİYELERİN YARDIM ETMESİNİ NEDEN ENGELLİYORLAR?”
Belediye yardım verecek gidip istemeye utanıyoruz, belediyenin yardımını da kestiler, böyle bir dünya var mı? Devlet içinde devlet diyor. Belediyemiz yardım etsin kardeşim. Bıraksınlar belediyeler yardım etsin. Sadece onlar yapınca mı oluyor. Belediyemiz de yardım yapsın. Yazık günah değil mi bu insanlara. 2 milyar emekli maaşıyla iki tane çocuk, eşim, geçinebilir miyiz? Ondan sonra dışarı çıkmayın diyorlar. Ne ile geçineceğim ben. Mecbur 3-5 parça getiriyorum satıyorum. Ekmeğimi, çay ve sigara paramı çıkarıyorum. Bunlara kaldık yazık, günah. İşsiz güçsüz bir sürü insanımız var. Türkiye dünyada en zengin devlet ama çalıyorlar, çaldıklarına yetmiyor. Amerika’da ev, ev dolaştılar 2.000 Dolar dağıttılar, Almanya’da 3.000 Euro dağıttılar. Burada ne dağıttılar? 2 milyar emekli maaşı ile geçiniyorsan geçin, geçinemiyorsan geber kardeşim diyorlar.”
“DEVLETİN VERDİĞİ PARA KİRAMIZ DÖRTTE BİRİ BİLE DEĞİL”
14 yıldır Kahvecilik yapan Pehlül Karataş ise, salgından önce işlerinin iyi olduğunu vurgulayarak “16 Mart’tan itibaren kapalıyız, kira ve giderlerini karşılayamıyorum. Devletin destek teşviki için başvurduk ama bugüne kadar bir şey gelmedi. Verilecek meblağ yeterli değil, kiramızın yarısı bile değil. Devletten beklentimiz insanların yaşamını devam ettirebilecek düzeyde bir yardım etmesi. Bunun dışında yapacak bir şey yok. İş yerinin elektrik, su ve kira bedeli 4-5 bin TL. Bu ay kira yatırdım ama gelecek ay kirayı ödeyemeyeceğim herhalde” dedi.
“VİRÜSTEN SONRA İŞLERİMİZ İYİCE BİTTİ”
İnternet cafe işletmecisi Ali Baran da, koronavirüs öncesinde de işlerimiz sakindi ama bu virüsten sonra işlerimiz iyice bitti, diyerek şunları söyledi:
“Zaten dükkanlarımız kapalı. Devlet herkese yardım ediyor bize maalesef yardım yok. 10 senedir ben buradayım. Şu an dükkanımı kapatmayı bile düşünüyorum. Daha önce buna benzer bir durum yaşamadım. Şu an komple bittik. Aylık giderim 5000’e yakın, devlete yardım için başvurdum. Faizli krediyi herkes verir. Devletin bunlara bir önlem alması gerekiyor. Faizli borç aldıktan sonra her yerden borç alabilirsin. Sonuçta bana devlet hibe edilmiş bir para vermiyor, geri ödemeli bir para veriyor. Örneğin sokağa cumartesi, pazar çıkarmıyor. Sokağa çıkma yasağını 15 gün koysun, 15 gün boyunca insanlar tek tek taransın. Virüslüler tespit edilsin götürsün tedavisini yapsınlar.
“BU KADAR SİGORTASIZ VE İŞSİZ İNSAN VAR; NE YİYECEK, NE İÇECEK?”
Sen Cumartesi, Pazar günleri insanlara zulüm ediyorsun. Bu insanlar ne yer, ne içer. Mesela bu kadar sigortasız çalışan insanlar var. Evi kira, çoluğu, çocuğunun gideri var. Bunlara bakması gerekiyor. Hükumet diyor ki ‘ben yardım ediyorum.’ Nereye yardım ediyor? İnsanların çocukları var, yevmiyeli çalışan insanlar var, onlar ne yapacaklar? Kaymakamlık yardım ediyor, diyorlar. İnsanlar başvurmuş 2 aydır haber alamayanlar var. Kaymakamlık 1 milyar verecekti o da yok. İnsanlar o kadar mağdur oldu ki, tek kelimeyle bittik.”
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.