PİRHA- HDP Bingöl İl Örgütü tarafından Madımak Katliamı’nın 28. yılında yapılan açıklamada, “Sivas Katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır” denildi. Açıklamada, Aleviler başta olmak üzere farklı inanç gruplarının taleplerinin karşılanması gerektiği kaydedildi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl İl Örgütü Sivas Madımak Katliamı’nın 28. yılında katledilenleri anarak basın açıklaması gerçekleştirdi. İl örgütü önünde gerçekleşen açıklamada ‘Madımak’ı Unutmadık Unutturmayacağız’ pankartı açıldı.
28 yıl önce Madımak’ta diri diri yakılanlar için kılını dahi kıpırdatmayanların ve sorumluları adalete teslim etmeyenlerin provokatif tutumlarında ısrarcı olduklarını dile getiren HDP Bingöl İl Eşbaşkanı Arzu Fırat, “Sivas’ta yaşananları ve katliamın sorumlularını unutturmak için baskı ve engelleme politikalarına yönelenler büyük bir yanılgı içindedirler” diye konuştu.
BİNGÖL MİLLETVEKİLİ AYDEMİR: ALEVİ-SÜNNİ FAY HATTI DERİNLEŞTİRİLMEK İSTENDİ
Bingöl Lisesi’nde uzun yıllar öğretmenlik yapan Metin Altıok’u anan HDP Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir, Madımak Katliamı’nda Alevi-Sünni fay hatlarının derinleştirilmek istendiğine dikkat çekerek, “Sivas, Türkiye siyasal tarihine geçmiş insanlık dışı bir katliam yaşandı. Bu katliam Türkiye’nin aydınlık yüzüneydi. Katledilen insanlar Türkiye halklarının yetiştirmiş olduğu en seçkin beyinlerdir. İçlerinde yazarlar, romancılar, sanatçılar, müzisyenler ve toplumun her alanını temsil eden kişiler vardı. Toplumu ayrıştıran bu planlayıcıların özellikle de Madımak Katliamı üzerinden Alevi-Sünni fay hattını derinleştirerek toplumu birbirine kırdırmasını Madımak’ta 33 canın yakılmasıyla yaşadık. Metin Altıok, Bingöl Lisesi’nde okuyan birçok öğrenciye öğretmenlik yapmıştır. Metin Altıok’u tüm öğrencileri ve Bingöl halkı adına anmayı borç biliyoruz. Işıklar içerisinde uyusun” diye konuştu.
“HALKLARA YÖNELİK PROVOKASYON VE SALDIRILAR DEVAM EDİYOR”
2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nin ateşe verilmesiyle başlayan katliam ateşinin 28 yıldır yürekleri yakmayı sürdürdüğünü söyleyen Arzu Fırat, katillerin aklanmaya çalıştığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellendiği linç kültürüyle yaşam hakkının fiilen sona erdirildiği kara bir gün olarak tarihe geçmiştir. Sivas katliamının aydınlığa, demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırı olarak gerçekleşmiştir. Bugüne kadar Sivas katliamını gerçekleştirenler ile bu katliamı engellemek için kılını kıpırdatmayanlardan hesap sorulmadığı gibi, halkları birbirine düşürmeyi hedefleyen provokasyonlar ve gerici-ırkçı saldırılar artarak devam etmiştir. 2 Temmuz 1993’te aydınların diri diri yakılmasına neden olanları korumaya çalışanlar, yaşanan acıları unutturmaya ya da gerçek katilleri yalan haberlerle aklamaya çalışmaktadırlar.”
“ALEVİLER BAŞTA OLMAK ÜZERE FARKLI İNANÇLARIN TALEPLERİ KARŞILANMALI”
28 yıl önce gerçekleşen katliamı aydınlatmayan ve sorumluları adalete teslim etmeyenlerin provokatif tutumlarında ısrarcı olduklarının altını çizen Fırat, “Türkiye’de din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız gerçek bir laik yapıya kavuşturulması, bütün dinsel, mezhepsel, etnik oluşumlara eşit mesafede durulması sağlanmadıkça, halkları birbirine karşı kışkırtma girişimlerinin önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Sivas Katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır. Bizzat siyasi iktidar eliyle yaratılan her türlü inanç ayrıcalıkları, inançlar üzerindeki baskı ve ayrımcı uygulamalara son verilmeli, Aleviler başta olmak üzere farklı inanç gruplarının talepleri karşılanmalıdır. Madımak utanç müzesi olmalıdır” ifadelerini kullandı.
PİRHA/BİNGÖL
Yoruma kapalı.