Alevi Haber Ajansi

KESK Ankara: OHAL ve KHK’ler gidecek, biz kalacağız-VİDEO

PİRHA – KESK Ankara Şubeler Platformu, OHAL’e hayır KHK’lerin iptal edilmesine ve sözleşmeli öğretmen atamalarına ilişkin Eğitim Sen 2 Nolu Şube’de basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “İhraç edilenler ve açığa alınanlar bütün haklarıyla birlikte işlerine iade edilmelidir. OHAL ve KHK’ler gidecek, biz kalacağız” ifadeleri yer aldı.

KESK Ankara Şubeler Platformu, OHAL’e hayır KHK’ler iptal edilsin diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, PSAKD yönetici ve üyelerine yönelik gözaltılara, Newroz’a ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözlü sınav mülakatına ilişkin ifadeler yer aldı.

“SÖZLÜ SINAV MÜLAKATI”

Açıklamayı, KESK Ankara Şubeler Platformu dönem sözcüsü Nusret Surkalar okudu. Surkalar, şunları kaydetti:

“Sözleşmeli Öğretmenlik atamalarında, Kadrolaşma unsuru olduğu gerekçesiyle eleştirilen mülakat sistemi yargı engeline takıldı. Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yönetmeliğindeki sözlü sınavın bilgi ölçen içeriğe sahip olmadığına hükmederek, yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın, (MEB) darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL KHK’leri kapsamında yürürlüğe koyduğu sözleşmeli öğretmenlikte mülakat sistemini değerlendiren Danıştay, “Sözlü sınav’ adı altında mülakat yapılması hukuk dışıdır” tespitinde bulundu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, “Sözleşmeli Öğretmen İstihdamına İlişkin Yönetmelikteki sınav konularının yer aldığı madde için de yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Sözlü sınavın ise amacı bakımından yazılı sınava benzediğini ve bilgi ölçme amacıyla yapıldığını vurgulayan üst kurul, MEB yönetmeliğinde “sözlü sınav” yazmasına karşın sadece mülakata yönelik değerlendirmelere yer verildiği sonucuna ulaştı.

Sözlü sınavda 60 ve üzerinde puan alanlardan sözleşmeli öğretmenliğe atanmak üzere başvuruda bulunanların atamaları, sözlü sınav üstünlüğüne göre tercihleri de dikkate alınarak ilan edilen kontenjanlar dahilinde elektronik ortamda gerçekleştirilir. Sözleşmeli öğretmen olarak atanmaya hak kazananların, tercih önceliğinin daha nesnel bir sınav olan KPSS yerine, sözlü sınavdan alınan puan önceliğine göre yapılmasında hukuka uyarlılık bulunmamaktadır.”

“MUTSUZ ÖĞRETMENLER ÜLKESİNİN ÖĞRETMENİ OLMAYI REDDEDİYORUZ”

“Danıştay’ın sözlü sınavların amaca uygun yürütülmediği gerekçesiyle verdiği yürütmeyi durdurma kararı akıllara, MEB’in üç hafta sonra yapacağı 20 bin sözleşmeli öğretmen ataması kapsamında yapılması planlanan sözlü sınavı getirdi. Yargı kararlarına karşın, bugüne değin 40 bin sözleşmeli öğretmen atayan Bakanlığın gündemine yönetmelik değişikliği ile nasıl benim öğretmenimi atarım hesabı yapılmaktadır. Öğretmen Okullarının Kuruluşunun 170. Yıldönümünde Yaratmaya Çalıştığınız ‘Mutsuz Öğretmenler Ülkesinin Öğretmenleri Olmayı Reddediyoruz” diye konuşan Surkalar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Öğretmenlik mesleği ülkemizde uzun yıllar cazip ve saygı duyulan bir meslek olarak kabul edilmesinde 169 yıl önce kurulan öğretmen okullarının ve bu okullardaki eğitim felsefesinin payı büyüktür. Eğitime, çocuklarımıza çok daha fazla önem vermek gerektiğinin sürekli vurgulandığı son 15 yıl içinde, öğretmenlik mesleği ve onuru tarihte hiç olmadığı kadar ayaklar altına alınmış, eğitim emekçilerinin emeği değersizleştirilmiş, eğitimciler her fırsatta ‘değersizleştirilen’ söylemlere ve şiddete maruz bırakılmıştır.

15 Temmuz sonrasında ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan KHK’lar ile eğitim emekçilerinin iş güvencesi fiilen yok edilmiş, on binlerce öğretmen kendilerini savunma hakkı bile tanınmadan ihraç edilmiş, tamamen idari tasarruflarla okullarından ve öğrencilerinden koparılmıştır.

15 Temmuz sonrasında tüm öğretmen atamaları sözleşmeli, güvencesiz olarak yapılmış, atama iptal kararnameleri adı altında, hukuksuzca yüzlerce sözleşmeli öğretmenin mesleği sonlandırılmıştır. Mülakat uygulamalarına güvenlik soruşturmaları eklenerek, ataması yapılmayan yarım milyona yaklaşan öğretmenin gelecek hayalleri sonlandırılmış, liyakat ortadan kaldırılmıştır.”

“EMEKÇİLER, EZİLENLER MÜCADELERİNİ SÜRDÜRÜYORLAR”

Surkalar, “21 Mart Newroz ile ilgili Yeni başlangıçlar, yeni doğuşların adıdır bayramlar. Halkların kültüründe birliğin, barışın ve mutluluğun sembolüdürler. İnsanlık değerleri adına zulme, zorbalığa ve gericiliğe karşı görkemli direnişlerin sergilendiği Ortadoğu coğrafyası, büyük bayramların da mekânı olmuştur. Direnişlerin zaferlerle sonuçlandığı günler bayram olarak kutlanmıştır” diye konuştu.

“Özünü direnişten alan Newroz bu bayramların başında gelenlerindendir” diyen Surkalar şöyle devam etti:

“2018 Yılı Newroz’una OHAL Gölgesi Altında Giriyoruz! 15 Temmuz darbe girişiminin fırsata çevrilmesiyle muhalif tüm kesimlerin topyekûn susturulması, etkisizleştirilmesi, temel hak ve özgürlüklerin, sendikal hakların OHAL ile askıya alınması katlanarak sürüyor. Aralarında binlerce üyemizin de olduğu on binlerce kamu emekçisi haksız, hukuksuz, sorgusuz, sualsiz ihraç ediliyor, açığa alınıyor.

Tüm demokratik eylem ve etkinlikler yasaklanıyor. Kadına yönelik şiddet meşrulaştırılıyor, çocuk istismarlarına yandaş cemaat yurtlarındaki cinsel istismarlar ekleniyor, çalışma yaşamındaki saldırılara yenileri eklenerek iş güvencemiz de elimizden alınmak isteniyor, iş cinayetleri aramızdan yeni canlar almaya devam ediyor.

21.yüzyılda da zulüm ve zorbalığın yürütücüsü günümüz Dehakları her türlü baskı ve zoru kullanarak emek ve demokrasi güçlerini sindirmeye, baskı altına almaya çalışıyorlar. Şiddet ve savaş politikalarıyla özgürlük, emek ve demokrasi mücadelesini engellemek istiyorlar. Oysa zulme karşı bir kez daha emekçiler ve ezilenler Demirci Kawa ruhuyla mücadelelerini sürdürüyorlar. Alışmayacağız, teslim olmayacağız, direneceğiz.

Cebrail ARSLAN/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak