PİRHA- Dersim Belediye Meclisi’nin belediye tabelasına ‘Dersim’ adının eklenmesi kararına ilişkin konuşan Dersimli sanatçı Mikail Aslan, ” Biz nasıl ki bin yıllardır aile içerisinde hangi isim ile doğduk ise Dersim ismi de böyle bir isimdir. Cesaretli olan sanatçılar, aydınlar önce kendi tarihiyle yüzleşir. Kuşlara, böceklere, tabiata ve barajlara karşı duyarlıdır ama benim 1000-2000 yıllık ismimi niye değiştirdiniz dediğinizde en demokratı tepki gösteriyor. Bence bunlar gerçek aydın değildir” dedi.
Dersim Belediyesi meclis üyelerinin “Tunceli” isminin “Dersim” olarak değiştirilmesi kararının yankıları sürüyor. Konuya ilişkin geçen günlerde sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Dersimli sanatçı Mikail Aslan CAN TV mikrofonuna konuştu. Dersim isminin bin yıllık geçmişinin olduğunu hatırlatan Aslan, tüm saldırılara karşı Dersim halkına Dersim’in ruhu, tarihi, kültürü ve dilini yeniden diriltme çağrısında bulundu.
“BİZE VERİLEN İSİM İLE DOĞUYOR, BÜYÜYOR VE ÖLÜYORUZ”
Büyük dayıları olan Gangozade Hasan Hayri Bey’in kendisi ile birlikte 4 kişi ile ‘Dersim Mebusan Grubu’ olarak meclise girdiğinin altını çizen Aslan, “Evimizin içerisinde annemizin, babamızın bizlere verdiği bir isim var. Birde nüfus dairesine gittiğimizde bize verilen bir isim var. Kütükte hangi isim verilirse verilsin evimizin içinde verilen isim ile doğuyoruz, büyüyoruz ve o isimle ölüyoruz. Sadece resmi işlere gittiğimiz zaman ismimiz değişiyor. Ağabeyimin ismi Sermiyan’dır ama nüfus dairesinde Selman oluyor. Cumhuriyetin ilk kuruluş yıllarında 1921-1923 Lozan Antlaşması’na kadar büyük dayımız Gangozade Hasan Hayri 1925 yılında İstiklal Mahkemeleri’nde idam edildi. Kendisin de içerisinde bulunduğu 4 kişilik bir milletvekili grubu ile ‘Dersim Mebusan Grubu’ diye geçiyor. Bugün meclise gittiğiniz zaman Hasan Hayri Bey’in resmi var. Dersim mebusanı Gangozade Hasan Hayri Aslan diye geçiyor” diye konuştu.
“CESARETLİ SANATÇI ÖNCE KENDİ TARİHİYLE YÜZLEŞİR”
Kişisel sosyal medya üzerinden sanatçı Gökhan Özoğuz’un “Tunceli ibaresinin yerine Dersim kullanılması kaosa yol açar” açıklamasına gösterdiği tepkiye de açıklık getiren Aslan,meselenin Dersim olduğunda herkesin farklı bir tavır içerisine girdiğini ifade etti. “Cesaretli olan sanatçılar, aydınlar önce kendi tarihiyle yüzleşir” diye konuşan Aslan şunları vurguladı:
“Sanatçılar ve aydınlar bazı meseleler ile güzel açıklamalar yaptılar. Belli ki bir duyarlılıkları var. Ama mesele bizim kendi ismimize gelince herkes başka bir şey söylüyor. Demek ki bunlar aydın değil, yarı aydındır. Geçmişte kendi hükümetleri tarafından yapılan bazı meselelerle yüzleşecek kadar cesaretleri de yoktur. Cesaretli olan sanatçılar, aydınlar önce kendi tarihiyle yüzleşir. Kuşlara, böceklere, tabiata ve barajlara karşı duyarlıdır ama benim 1000 yıllık ismim niye değiştirdiniz dediğinizde en demokratı tepki gösteriyor. Bence bunlar gerçek aydın değildir. Sosyal şovenizmin etkisindeler. Ya o karanlıktan çıkacak aydınlığı bulamadılar yada o karanlıktan çıkacak cesaretleri yok.”
“DERSİM’DE NE OLDUĞUNU İYİ BİLİYORLAR VE O YÜZDEN KARŞILAR”
Tekrarlanması kararlaştırılan İstanbul seçimlerinin yaklaşması ile birlikte birçok siyasetçinin Dersim ismini çokça zikrettiğinin hatırlatan Aslan, Dersim ismini kendilerinin kullanmasının ise karşılarına sorun olarak çıkarıldığına dikkat çekti. MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taylak’ın, “Sonları geçmişte dedelerinin başına gelenlerden çok farklı olmayacaktır” sözlerine de tepki gösteren Aslan şunları ifade etti:
“Şu an seçimden dolayı her gün Dersim ismini, Kürdistan ismini kullanıyorlar. Kendileri kullanınca sorun değil. Biz kullanınca problem oluyor. Siyasetçilerden birisi çıkıyor, ‘Dersim ismini isterseniz sonunuz dedeleriniz gibi olur’ diye bir açıklama yapıyor. Kendisi ne yaptıklarını aslında iyi biliyor. Egemen sistem ve sağ partiler Dersim’de ne olduğunu çok iyi biliyor. Ondan dolayıdır ki katiyen o ismi istemiyorlar. Bunlar böyle derken bazıları ‘Ha Dersim ha Tunceli ne farkı var’ diyor. Bu kadar bilinçsizlik, ucuz yaklaşım olamaz. Yani sizin kendi çocuğuna verdiğiniz ismi başka birisi getirip nasıl değiştirebilir. Buna karşı söyleyebilecek bir şeyin yoksa vicdanen, siyaseten insanlığın neresindesin? İçeriden yan bir aydınlanmaya ihtiyacımız var. Egemenler bu konuda bizden daha bilinçli. Ama halen toplumumuzda bir duyarsızlık söz konusu.”
“RUHSAL ANLAMDA BİR DİRİLİŞE, DİRENİŞE İHTİYACIMIZ VAR”
“Biz nasıl ki bin yıllardır aile içerisinde hangi isim ile doğduk isek Dersim ismi de böyle bir isimdir. Sonradan gelen bir ismi de kabul edemeyiz” ifadelerini kullanan Aslan, Dersim’in yeniden ruhsal bir diriliş ve direnişi ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı. Aslan, Dersim halkına Dersim’in değerleri etrafında buluşma ve sahip çıkma çağrısında bulunarak sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Bir dönem parlementoda Dersim olmuş, Dersim mebusanları olmuş. Dedemiz Gangozade Hasan Hayri 1925’te idam edildiğinde Dersim ismi yavaş yavaş ortadan kaldırıldı. Zaten o insanları ortadan kaldırmakla o ismi kaldırmak istediler. Fakat biz nasıl ki bin yıllardır aile içerisinde hangi isim ile doğduk isek Dersim ismi de böyle bir isimdir. Sonradan gelen bir ismi de kabul edemeyiz. Böyle geldik böyle gideceğiz. Çok güçlü bir sahiplenme söz konusu. Bu kenetlenmeye devam etsinler. Bunun ruhunu, tarihini, kültürünü, dilini yani o zenginlikleri yeniden yeniden diriltelim. O tabelayı koyalım ama içerisini de dolduralım. Ruhta kaybettiğimiz çok şey var. Ruhsal anlamda bir dirilişe, direnişe ihtiyacımız. Yeniden bir uyanışa ihtiyacımız var.”
Ersin ÖZGÜL – Mennan YILMAZ / İZMİR
Yoruma kapalı.