Alevi Haber Ajansi

‘Cemevine ‘cümbüş evi’ diyenler bugün Alevilerin sorununu çözmez’- VİDEO

PİRHA-Axucan Ocağı Piri İbrahim Erdoğan ve Baba Mansur Ocağı Piri Mehmet Karabulut, ‘İçişleri Bakanı danışmanı’ sıfatıyla bir ekibin, birçok kentte Alevi kurumlarını ziyaret etmesini eleştirdiler. Pirler, “Şu anda Sultangazi Cemevindeyiz. Burası bir inanç yeri olarak mahkemedeyken diğer cemevlerini gezmek ikiyüzlülüktür. Yoldaş dediklerimize de bakmak durumundayız. Onlar hangi yüzle kapalı kapılar ardında görüşmeler yapıyorlar? Kapalı kapılar ardında neyi çözdünüz konuşarak? Ne elde ettiğiniz?” diyerek tepki gösterdiler. 

Axucan Ocağı Piri İbrahim Erdoğan ve Baba Mansur Ocağı Piri Mehmet Karabulut, Ali Arif Zeybek’in ‘İçişleri Bakanı danışmanı’ sıfatıyla bir süredir cemevlerine yaptığı ziyaretleri yorumladı.

Aleviliğe yasal statü verilmeden yapılan bu ziyaretleri samimi bulmadıklarını belirten Erdoğan ve Karabulut, kapalı kapılar ardında değil herkese açık bir şekilde Alevilerin taleplerinin dinlenilmesi ve koşulsuz bu taleplerin yerine getirilmesi gerektiğini ifade ettiler.

“KİM KAPALI KAPILAR ARDINDA GÖRÜŞMELER YAPIYORSA YEZİD’İN SOFRASINDA KENDİNE PAY ALMAYA ÇALIŞIYORDUR”

Aynı zamanda Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevinde dedelik de yapan Baba Mansur Ocağı Piri Mehmet Karabulut konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Enteresan bir durumla karşı karşıyayız. Bu cemevimiz mahkemeye verilmiş durumda. Bir mağduriyet yaşanıyor. Kendi yoldaşlarımız yani yoldaş dediklerimize de bakmak durumundayız. Onlar hangi yüzle kapalı kapılar ardında böyle durumlar söz konusu iken görüşmeler yapıyorlar? Kapalı kapılar ardında neyi çözdünüz konuşarak? Ne elde ettiğiniz? Bu yobaz insanlarla dirsek temasındasınız. Hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Aleviliğin A’sından bile haberi olmayan bu insanları ben kınıyorum. Sayısız Alevi kurumlarımız var. Federasyonlar bir araya geliyor, bir şeyler görüşüyorlar, konuşuyorlar. Şahsi olarak görüşmeler yapan birisi kendini satmıştır. Ben doğru bulmuyorum. O kişi Yezid’in sofrasında kendine pay almaya çalışan bir anlayıştadır.”

“ASLA BİZİ TANIMAYACAKLAR AMA BİZ DE İNATLA BUNUN ÜZERİNE GİDECEĞİZ”

Öncelikle devletin cemevlerini yasal olarak tanıması gerektiğini vurgulayan Karabulut sözlerine şu şekilde devam etti:

“Cemevleri yasal statüye alınsın. Tamam gelsinler misafir ederiz. Ama bunu kapalı kapılar ardında yapmayız. Gerekirse davamız için bedel de öderiz biz. Bu tür görüşmeler yapmak Alevi toplumuna hakarettir, ihanettir. Madem bizim taleplerimizi soruyorlarsa çıksınlar açıkça sorsunlar. Biz de söyleyelim. Gizli saklı değil bunlar. Aleviler var ve varlıklarını devam ettirme gayreti içerisindeler. Bu süreçte bu tür gezilerin yapılması Alevilik inancının esaslarını ters köşe yapmak içindir. Biz sizi tanıyacağız ama siz de bizim dediklerimizi yapın diyorlar. İçimizde bazı satılmış insanlar var ve bu satılmış insanlar bir şeyler dayatıyorlar. Çakma dedeler var ya Alevilik’te namaz şöyle kılınır gibi çıkışlar yapıyorlar. Bunlara fırsat vermememiz gerekir. Demokrasiden, adaletten, hoşgörüden yana olmalıyız. Ve biz kendimizi zaten ifade ediyoruz ama karşı taraf bunu kabullenmiyor. Ben kabullenmeyeceklerini de düşünüyorum. Asla bunlar bizi tanımayacaklar ama biz de inatla bunların üzerine gideceğiz.”

“DAHA DÜN ‘CÜMBÜŞ EVİ’ DİYENLER BUGÜN KALKIP ALEVİLERİN SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ DİYOR”

Demokratik Alevi Dernekleri’nde ve Ayazağa Cemevinde cem yürüten Axucan Ocağı Piri İbrahim Erdoğan da, “Devletin görevlilerinin cemevlerini ziyaret etmesi konusunu ben çok samimi bulmuyorum. Cemevlerindeki görevlilerimizin de bu samimiyetsizliğe ortak olmasını doğru bulmuyorum” dedi.

Erdoğan şöyle devam etti:

“Tüm Alevi kurumlarımız neden ziyaret ettiklerini sormalıdır. Bizim Alevi anlayışında, ikrarında bir sorun varsa bu bütün canlıların karşısında, pirin huzurunda görüşülür, tartışılır. Sorun varsa halledilir, barış sağlanır. Ondan sonra cemimizi yaparız. Biz kapalı kapılar ardında görüşülen hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. Asla da kabul etmeyeceğiz. Çünkü bizim ne inancımıza ne kültürümüze ne de davranışımıza uymuyor ve yakışmıyor. Alevi toplumunun kafasında soru işareti yaratan o cemevinde görevli olan ve yahut da yönetici olan kişi hangi sıfatla ceme girecek? Ben devletin yaptığı çalışmalar konusunda devleti hiç samimi bulmuyorum. Çünkü asırlardır çeşitli devletler, imparatorluklar kuruldu. Bu zamana kadar samimiyetle Alevi inancına değinen ve Alevi inancının sorunlarını çözmek için uğraşan olmadı. Çözmek istiyorlarsa Alevi kültürünü bilmeleri gerekiyor. Daha dün ‘cümbüş evi’ diyenler bugün kalkıp Alevilerin sorununu çözeceğiz diyor.”

“BU ÜLKEDE ALEVİLERİN HAK VE HUKUKLARI VAR”

Devletin Alevilerin taleplerini koşulsuz olarak kabul etmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan son olarak şunları aktardı:

“Hükümet ve devlet şunu söylemeli; bütün Alevi kurumları bir araya gelsin, bir program hazırlasın, pirlerin huzurunda olsun. Bir görüş birliği olarak bize sunsunlar taleplerini, isteklerini. Biz bunları aynen kabul edeceğiz demeleri gerekiyor. Bunu demediği sürece ve ‘Ben seninle Alevi sorununu tartışacağım’ dediği zaman bu samimiyetsizliğe girer. Bu yüzden ben devletin samimi olduğuna inanmıyorum. Şu anda Sultangazi Cemevinde bulunuyoruz. Burası bir inanç yeri olarak mahkemedeyken diğer cemevlerini gezmek ikiyüzlülüktür. Her yere cami ve mescit yapılıyor. Bunların hepsi yasal olarak yapılmıyor, sonradan yasal oluyor. Bu ülkede Alevilerin de hak ve hukukları var. Aleviler de kendi inançlarını yaşayabilmek için bir yer tayin etmek istiyorlar ve bu hakka sahipler. Kimseye sormanıza gerek yok, uygun olan yeri kendi inancımıza uygun bir yere çevirmek hakkımızdır. Aleviler bu devlete vergi veriyor, askerlik yapıyor, çalışıyor… Bütün görevleri yerine getiriyor. Kendi inancına uygun olan yeri de cemevine çevirmek hakkıdır.”

PİRHA/İSTANBUL

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak