PİRHA- “Yenidoğan Çetesi”nin sağlıkta dönüşüm politikalarının sonucu olduğuna işaret İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, “Sağlıkta Dönüşüm Programı doğrultusunda uygulanan politikaların halkın yararına olmadığı ve sağlık sisteminde yıkıcı sonuçları olduğu gerçeğini inkar edilemeyecek şekilde ortaya koymuştur” dedi.
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden olan ve haksız kazanç elde eden “Yenidoğan Çetesi”ne dair Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde protesto etti.
‘Sağlıkta özelleştirmenin son kurbanı bebekler, kamu sağlık sistemi hemen şimdi’ pankartının açıldığı protesto açıklamasında, “Yenidoğan çetesi AKP’nin eseri’, “Sağlıkta özelleştirme ölüm getirir”, “Kar olanın derdi can derdi olmaz hastaneleri kamulaştıracağız” dövizleri taşındı.
Açıklamada, “Sağlıkta ticaret ölüm demektir”, “Yenidoğan çetesi AKP’nin eseri”, “AKP elini çocuklardan çek”, “Sağlık haktır satılamaz”, “Katillerden hesabı halk soracak”, “Sağlığa bakan aranıyor”, “Sermayeye değil sağlığa bütçe”, “Sağlık bakanı istifa” sloganları atıldı.
“KAMU YÖNETİCİLERİ SUÇU ÜSTÜNDEN ATMA ÇABASINDA”
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklamayı okuyan Doktor Seha Yüksel, dehşet verici durumun hekimlik değerleri bir yana insanlık değerleri ile bağdaşmadığını ifade ederek, “Meslek etik kurallarını ihlal ederek hekimlik mesleğinin saygınlığına, onuruna, kutsallığına leke sürenler ve sağlık çalışanlarına ilişkin güven duygusunu zedeleyenler, bebeklerin ölümüne neden olan ve halkın sağlığını riske atanlar hak ettikleri cezaları almalıdır. Kamu yöneticilerinin sistemin yarattığı bu kara tabloyu, işini hakkıyla yapan hekim ve sağlık çalışanlarına yükleyerek, suçu üstlerinden atma çabaları gerçeğin üstünü örtme gayretinden öte değildir” dedi.
‘SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI’NA ELEŞTİRİ
Sağlık alanındaki çeteleşmenin iktidarın “Sağlıkta Dönüşüm Programı”ndan bağımsız olmadığına dikkat çeken Yüksel, “Gerçek, sağlıkta dönüşüm programının halk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkisidir. Gerçek, koruyucu sağlık hizmetlerinin yok sayılmasıdır. Gerçek, çöken bir sağlık sistemidir ve bunun sorumluları bellidir. Sağlıkta Dönüşüm Programı doğrultusunda uygulanan politikaların halkın yararına olmadığı ve sağlık sisteminde yıkıcı sonuçları olduğu gerçeğini inkar edilemeyecek şekilde ortaya koymuştur. Sağlık hizmetini sıradanlaştıran, niteliğe değil niceliğe önem veren, hastaneleri ticarethane ve hastaları müşteri haline getiren, sağlığı piyasa kurallarına teslim eden Sağlıkta Dönüşüm Programı sağlık sistemimizi çökertmiştir” diye belirtti.
“SAĞLIKTA TİCARET ÖLÜM GETİRMİŞTİR”
Yüksel, sağlıkta tekelleşmeyi getiren politikalardan vazgeçilmesi çağrısında bulunarak, “Halk sağlığına, hekimlik değerlerine ve sağlık çalışanlarına zarar veren, ülke kaynaklarının bir avuç insanın çıkarına boşa harcanmasına yol açan ve bu son olayda gördüğümüz gibi insanlık değerlerinin ayaklar altına alınmasına neden olan politikalar bir an önce terk edilmelidir. En büyük hayal olarak ifade edilen devasa hastanelere aktarılan bütçenin, diğer alanda duyulan ihtiyaçlar için harcanmaması tercihi, aslında sayısını tam olarak bilemediğimiz kaybettiğimiz bebeklerin ailelerinin hayallerini yıkmış, hayatlarını cehenneme çevirmiştir. Bir bebeğimizin daha bu nedenlerle ölümüne tahammülümüz yoktur. Yıllardır bıkmadan usanmadan söylediğimiz gibi sağlıkta ticaret ölüm getirmiştir. Kar odaklı bu yönetim anlayışı canımızı yakmaktadır ve yakmaya da devam edecektir. Herkese eşit ulaşılabilir, nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetinin kamu eliyle sunulması sağlanmalıdır” diye konuştu.
PİRHA/İZMİR
Yoruma kapalı.