PİRHA- Kadınlar yaşamın her alanında erkek egemenliğine karşı mücadele yürütüyor. Başarı hikayeleri de azımsanmayacak kadar çok. Bu kadınlardan biri de Öznur Arslan. Arslan, Mersin’de işletme sahibi. Kadınların bir erkeğin egemenliği altında olmaktansa kendi başarısının peşinde koşması gerektiğini vurgulayan Arslan, “Başlamak için bir kıvılcım yeter” dedi.
Haberin videosu
Kadınlar yaşamın her alanında erkek hegemonyasına karşı büyük mücadele yürütüyor. Başarı hikayeleri de azımsanmayacak kadar çok. Bu kadınlardan biri de Öznur Arslan. Arslan, Mersin’de işletme sahibi. Pek çok kadından farklı olarak ailesinden destek aldığını ifade eden Öznur Arslan, Çağ Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler okuyup, bir bakliyat şirketinde tecrübe edindikten sonra iş yaşamına atıldığını söyledi.
“ALGILARI KIRDIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM”
Öznur Arslan, “Bir kadının nasıl iş yapacağına dönük yargılarla karşılaştım. Yan taraftaki esnaftan “Bu kız çocuğu mu burayı işletecek” gibi sözler duydum. Maalesef ki böyle bir toplumda yaşıyoruz. Bu algıları bir nebzede olsa kırdığımı düşünüyorum. “Bu kız çocuğu mu burayı işletecek” diyenler saygı duymaya başladılar. İşletmenin kendisinin çok zorluğu var. Ayrıca krizin bize yansıması da var. Özgüven ve cesaretle bu süreci göğüslemeye çalışıyoruz. Başarabilmek için büyük bir inançla bağlanmak gerekiyor. Ben inandım, olacak dedim ve sürekli çalıştım. Bazı zamanlar günün 12 saati 13 saati çalışarak, ayakta durarak geçiyor” diye konuştu.
İşyerinde kadının rolünün önde olduğunu vurgulayan Arslan, “Patron-işçi ilişkisinden ziyade aile yeri gibi. Çalışma arkadaşlarımı kadınlardan seçiyorum. Bu bir tercih. Kafede hiç erkek çalışmıyor. Kapitalist sistem o kadar kötü ki insanların beynine patron işçi algısını yerleştirmiş durumda. Burada da bir nebze olsa bunun zorluğunu yaşıyorum ve bu algıyı kırmaya çalışıyorum” diyor.
8 MART’TA TATİL YAPACAĞIZ”
Öznur Arslan, “İşletmemizde 8 Mart’ta bizler izinli olacağız, tatil yapacağız ve dışarıda olacağız” diyerek şunları söyledi:
“Devlet politikaları, başta da hukuk olmak üzere yetersiz. Ceren Özdemir’de de görüldüğü üzere okuyup, ileri görüşlü olmak ile ilgili bir durum değil. Bu durumla her an, her kadın karşı karşıya gelebilir. Dolmuşa binerken bile başıma bir şey gelebileceğinin endişesini yaşıyorum. Kadınlar için hem anayasal anlamda hem de eğitim noktasında eksikliklerden kaynaklı güvenli bir ülkede değiliz.”
Kadınların bir erkeğin egemenliği altında olmaktansa kendi başarısının peşinde koşması gerektiğini vurgulayan Arslan, “Başlamak için bir kıvılcım yeter. Özgüven ve ondan sonra da çalışarak bir şeyler elde edilebileceğini düşünüyorum. Cesaretle ve özgüvenle ama kesinlikle durarak değil. Durarak hiçbir şey yapılmaz. Ancak sorgulayarak ve hareket ederek bir şeyler yapabiliriz” ifadelerini kullandı.
Diren KESER/MERSİN
Yoruma kapalı.