PİRHA-Ezilenler Newroz alanlarından nota verdi: Zulüm artık son bulsun. Newroz için on binlerce kişi alanlara çıktı. İstanbul’da Bakırköy Halk Pazarı’nda kutlanan Newroz’da direniş, dayanışma, özgürlük mesajları verildi.
Newroz alanını dolduran binlerce kişi alkışlar, zılgıtlar, türküler, halaylar ve sloganlar eşliğinde Newroz ruhunu coşkulu bir şekilde canlandırdılar.
Kürtçe ve Türkçe sunumun yapıldığı kutlamada demokrasi şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuna duruldu.
“NEWROZ HALKLARIN FAŞİZME KARŞI DİRENİŞİ, İSYANIDIR”
Tertip komitesi adına halkı selamlayan Ali Rıza Bilgin, Kürtçe, Zazaca ve Türkçe sürdürdü konuşmasını. Kürt halkının Orta Doğu’da Dehak’a karşı gösterdiği direnişin bugün Orta Doğu’da sürmekte olduğunu kaydetti. “Çağın direnişini selamlıyoruz” diyen Bilir, “2018 Newroz’u geleceğin yaşamını belirleyecek olan bir Newroz’dur. Özellikle halklarımız açısından. 2018 Newroz’u halklarımızın faşizme karşı direnişidir, isyandır, özgürlüğün direnişidir, gelecek yaşamın inşasının direnişidir” şeklinde konuştu.
Protokolde çok sayıda siyasi parti temsilcisi, sivil toplum örgütü temsilcisi, sendikalar, Barış Anneleri ve Alevi Bektaşi Federasyonu Başkan Yardımcısı Hasan Gülüm yer aldı.
Sanatçı Gülsever Medar söylediği türkülerle halkı coşturdu.
Avustralya İşçi Marşı ile ilgili hazırlanan sinevizyonun gösterilmesinin ardından protokolde bulunan misafirler tarafından Newroz ateşi yakılarak halkların umudu yükseltildi.
“İNSANLIĞIN BİRBİRİNE VERDİĞİ SÖZDÜR”
Kurumlar adına ortak açıklamanın Türkçesini Emep İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros okudu. Newroz’un Ortadoğu halkalrınının, ezilenlerin canı, kanı ile beslenen Dehak’lara dur dediği gün olduğunu hatırlatan Barbaros, Newroz’un bir efsaneden ibaret olmadığını şu sözlerle vurguladı: “Newroz halkların kendi geleceklerini kendi elleriyle kurabileceklerine olan inancın kendisidir. Newroz başkaldırıdır, bütün tiranlıkları sona erdirmek için kavilleşen insanlığın birbirine verdiği sözdür. Dayanışmadır, yoldaşlıktır.
Halkları milliyetlerine, inançlarına ve mezheplerine göre ayırıp yönetenlerin toplumun bir kesimini makbul bir kesimini ise ikinci sınıf ilan edenlerin şoven oyunlarını bozmak için bir araya geldiklerini kaydeden Barbaros, “Çünkü Newroz halkların eşitlik çağrısıdır.” Dedi.
“EDİ BESE DEMEK İÇİN SESLENİYORUZ”
Ortadoğu’da süren paylaşım savaşında halkların kaderine yine ölüm, acı ve sürgünün düştüğüne işaret eden Barbaros, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hemen barış istiyoruz. İnsansız hava araçları, F 16’ların, mayınların ve bombaların; iş birliği yapmış devletlerin ölüm kusan oyuncaklarıyla çocukların geleceği karamasın diye artık yeter, edi bese demek için sesleniyoruz. Bunun için buradayız; el eleyiz. Çünkü Newroz barış demektir. Susmayacağız”
“BURAYA KADAR”
Seçilmiş siyasetçilerin tutuklanmasına, gazetecilerin gözaltına alınmasına rağmen seslerini yükselteceklerini ifade eden Barbaros, OHAL’e, bir gece çıkarılan KHK’lerle on binlerce kişinin işten atılmasına, doğanın talanına, kölelik yasalarına ve hukuksuzluğa, yerli milli kalkınma masallarıyla halkı uyutanlara ‘Buraya kadar’ demek için birlikte olduklarına dikkat çekti.
“Newroz alanlarından ezilenlerin verdiği nota şudur: Zulüm artık son bulsun” diyen Barbaros, “Ve biz defalarca başardık, yine başaracağız. O halde vazgeçmek yok, o halde yılmak yok, o halde geri adım atmak yok. Çünkü Newroz ateşi halkların özgürlüğe adağıdır.” Şeklinde konuşan Barbaros, bütün baskılara rağmen halklar olarak özgürlük, ekmek ve barış taleplerinin peşini bırakmayacaklarını belirtti.
“NEWROZ ALANLARINDAN 1 MAYIS’A”
Tek adam yönetimine sığmayacaklarına dikkat çeken Barbaros, “Taleplerimizi Newroz’dan 1 Mayıs’a hep birlikte taşıyacağız. Pankartlarımızı Newroz alanlarından 1 Mayıs alanlarına dalgalandıracağız. Söz veriyoruz. Bütün mücadele alanları bizim şarkılarımızla coşacak. Çünkü Newroz kardeşlik halayıdır, isyanın ateşidir. Yakın ateşi, kurum özgürlüğün halayını. Demiri örste ezenlerin kardeşlik türküsü çınlasın alanlarda.
HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik de anadili olan Kürtçe seslenerek özgürlüğü, kardeşliği, barışı ve umudu yükselteceklerini haykırdı.
Arkasından Grup Vardiya, seslendirdiği türkülerle halkı coşturdu.
Cezaevinde bulunan HDP eski eş genel başkanlarının ve milletvekillerinin gönderdiği mektup okundu. Ardından HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu’nun ceza evinden gönderdiği mektup okundu.
“BU ZULÜM SONLARINI GETİRECEK”
Kürtçe ve Türkçe halkı selamlayan Koçyiğit, yalanın, iftiranın ve talanın tüm dünyayı, Ortadoğu’yu ve Türkiye’yi kavurduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Çünkü bir avuç iktidar sahibi daha uzun süre o koltukta kalmak istiyor. Kurdukları zulüm düzenini devam ettirmek istiyor. Daha fazlasını istiyorlar. Daha fazla kan, gözyaşı, yıkım bir avuç milyonerin cebini dolduruyor. Bugün bunlara özenenler Ortadoğu’da halkları ve inançları birbirine kırdırmaya çalışanlar birliyorlar ki yaptıklarının sonu gelecek. Onun için her geçen gün daha fazla şiddete saplanıyorlar. Bu zulüm onların sonunu getirecek.”
“AFRİN İŞGAL EDİLDİ AMA ASLA DÜŞMEYECEK”
“Suriye savaşı başladığında ne rejimden ayan ne uluslararası güçlerden yana tavır koymayan eşit, demokratik bir yaşam kurmaya çalışan Afrinliler ne yaptılar bu ülkeye? Bu ülke tarafından işgal ediliyorlar. Bir gün olsun bir çakıl taşı attılar mı?” diyen Koçyiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bize diyorlar ki biz Afrin’i işgal etmiyoruz kurtarıyoruz. Madem kurtarıyordun niye Afrinliler seni bayraklarla karşılamadı. Niye gidip Afrin Belediyesi’ne bayrak astın.
Afrin işgal edildi ama asla ve asla düşmeyecek.
Bugün özelde Afrin’e ama toplamda bütün Kürtlere yönelik politikalara baktığımız zaman temel bir şey olduğunu görüyoruz. Kendi ülkesindeki Kürt sorununu çözememiş bir iktidarın yeryüzünde Kürtler adına ne varsa ona karşı koyması onu yok etme girişimidir.
Kürt, Türk, Alevi, Sünni, Çerkes, Arap bütün inançlar, halklar yan yana gelmek ve demokratik direnişi yükseltmek zorundayız. Gün demokratik direniş günüdür, mücadele günüdür.”
“BU ATEŞ YANMAYA DEVAM EDECEK”
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de binlerce yıl önce zalimlere karşı yakılan Newroz ateşinin ateşin ve güneşin çocukları tarafından yakılmaya devam ettiğine işaret ederek “Zulüm neredeyse mücadele orada yükseliyor. Bugün yaktığımız Newroz ateşi bir direniş ateşi, mücadele ateşi. Bizi yan yana olmaya çağıran bir ateş. Bu ateş yanmaya devam edecek.” Dedi.
“AFRİN AFRİNLİLERİNDİR”
Temelli, Afrin’in kuşatılmasına yönelik şunları söyledi: “Afrin bir barış demokrasi vahasıydı. Orada Kürtler, Araplar, Türkmenler, Ezidiler, Süryaniler buluştu. Ve orada bu 7 yıl içinde barış içinde yaşadılar. Tüm dünyaya radikal demokrasi örneği gösterdiler. Buna tahammül edemeyenler Afrin’i kuşattı. Afrin halkına zulmetmeye, bu demokrasi barış vahasını yok etmeye girdiler. Afrin Afrinlilerindir. Afrinliler bugün oradan çekildiyse bunları teşhir etmek için çekilmiştir. Afrinliler yarın Afrine geri dönecektir. Onurlu bir barış için bütün dünyanın ikiyüzlülüğünü teşhir etmek içindir bu hamle.
Bu savaşı ancak halklar, emekçiler durdurabilir. Bizler mücadeleyi yükselterek bu savaşı durdurabiliriz. Bunu biz başarabiliriz. Nasıl 16 Nisan’da hayır dediysek şimdi de alanlarda, meydanlarda faşizmi yıkacağız bu gidişata dur diyeceğiz.”
Kaldıraç polis engeli nedeniyle alana alınmazken 6 kişinin de gözaltına alındığı bilgileri verildi. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.