Alevi Haber Ajansi

TMMOB: Gezi Direnişi Davasında yargılanan tüm arkadaşlarımız, yüz akımızdır!-VİDEO

PİRHA – TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, “Gezi’ye, emeğimize ve mesleğimize sahip çıkıyoruz” diyerek mühendis, mimar ve şehir plancılarının acil taleplerini açıkladı.

Gezi Davasında çıkan tutuklama kararları ardından Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği basın açıklaması yaparak “Gezi’ye, emeğimize ve mesleğimize sahip çıkıyoruz” dedi.

Makine Mühendisleri Odası bahçesinde yapılan basın açıklamasına çok sayıda yurttaş katıldı. “Gezi tutukluları serbest bırakılsın. Gün gelecek, devran dönecek, AKP, halka hesap verecek. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganlarının atıldığı” açıklamada Gezi Davasında tutuklanan isimlerin de resimleri taşındı.

“KARARLARI İKTİDARIN ÇARESİZLİĞİNİN DIŞAVURUMUDUR”

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, yaptığı konuşmada ülkenin ekonomiden siyasete kadar her alanda büyük bir kriz içerisinde olduğunu ifade etti. Koramaz, AKP iktidarının, halkın acil sorunlarına çözüm üretmek yerine toplumsal muhalefeti susturma çabasında olduğunu söyledi.

Emin Koramaz, Gezi Direnişi ve Canan Kaftancıoğlu davalarında verilen mahkumiyet kararlarını “iktidarın çaresizliğinin dışavurumu” olarak yorumlayıp şunları söyledi:

“Aralarında TMMOB Yönetim Kurulu Üyemiz Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odamızın İstanbul Şubesi’nin eski başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odamızın Hukuk Müşaviri Can Atalay’ın da bulunduğu arkadaşlarımıza verilen cezalar, hukukun gereği olarak değil, iktidarın toplumsal muhalefeti cezalandırma ve sindirme siyasetinin sonucu olarak verilmiştir.

İktidar güdümündeki mahkemenin verdiği bu cezaların hiçbir hukuki dayanağı ve toplumsal meşruiyeti bulunmamaktadır. Gezi Direnişi ve bu direnişin parçası olmuş herkes, tarih karşısında ve toplum vicdanında tertemiz ve lekesizdir. Siyasi iktidarın arkadaşlarımız nezdinde cezalandırmak istediği Gezi Direnişi olduğu kadar, parkına, şehrine, doğasına, tarihine sahip çıkan mühendis, mimar ve şehir plancılarıdır.

Siyasi iktidarın cezalandırmak istediği, mesleki bilgisini halktan yanan kullanan kamucu mühendis, mimar, şehir plancılarının mücadelesidir; TMMOB ve bağlı odalarının onurlu mücadele geleneğidir. Buradan iktidara sesleniyoruz: hukuku ve yargı organlarını siyasal çıkarlarınız doğrultusunda kullanmaya çalışmayın. Buradan aynı zamanda yargı organlarına ve yargıçlara sesleniyoruz: kararlarınızı iktidarın ihtiyaçlarına göre değil, hukukun evrensel ilkelerine göre verin.

Hiç kimsenin bu ülkeye, bu halka bu denli kötülük yapmaya, bu denli acı çektirmeye hakkı yok. Ama bilin ki, iktidar zorbalığına bugüne kadar hiç boyun eğmedik, bundan sonra da asla boyun eğmeyeceğiz.

Siyasi iktidarın üzerini örtmek istediği başarısızlık tablosunun altında Büyük bir toplumsal dram yaşanıyor. Hayat pahalılığı, işsizlik ve yoksulluk toplumun tüm kesimlerini tükenme noktasına getirdi. Alın terinin karşılığını alamadan çalışan milyonlarca emekçi ev kirası, ulaşım masrafları ve faturalar nedeniyle ay sonunu getiremez oldu. Milyonlarca kişi geçimini sağlayabilmek için borç batağına sürüklendi. Yoksulluk ve geçim sıkıntısı halkın yaşam tarzı haline geldi.”

“YARGILANAN TÜM ARKADAŞLARIMIZ BİZİM YÜZ AKIMIZ”

Emin Koramaz, mühendis, mimar ve şehir plancılarının, acil taleplerini de şu şekilde sıraladı:

Nitelikli işgücümüzün heba olmasına neden olan işsizlik sorunu derhal çözülmelidir.

Tüm meslektaşlarımıza güvenceli istihdam sağlanmalıdır.

SGK ile TMMOB arasında ücretli çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının “Asgari Ücret Denetim Protokolü” ivedilikle yürürlüğe konulmalıdır.

Kamuda mühendis, mimar ve şehir plancılarının istihdamı artırılmalıdır.

Kamuda çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının ücretleri ve özlük hakları iyileştirilmelidir, ek göstergeler 4800-6400 aralığına yükseltilmelidir.

KHK ile haksız ve hukuksuz biçimde kamu görevinden ihraç edilen meslektaşlarımız tüm haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmelidir

Özelleştirme uygulamalarına son verilmeli, yeniden kamulaştırma yapılmalıdır. Ülkenin yaşanabilir hale gelmesi için tüm alanlarda kamucu politikalar benimsenmelidir.

Ülkemizin doğal kaynaklarını, ormanlarını, tarım alanlarını ve tarihi mirasını yağmalamayı amaçlayan tüm düzenlemeler geri çekilmelidir.

Kamusal ve mesleki denetimler toplum güvenliğinin sağlanması açısından zorunludur, serbestleştirme uygulamalarına son verilmelidir.

Gezi Tutsakları bir an önce serbest bırakılmalıdır. Gezi Direnişi nasıl ki bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçasıysa, Gezi Direnişi Davasında yargılanan tüm arkadaşlarımız da bizim yüz akımız ve onurlu tarihimizin bir parçasıdır.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak