Alevi Haber Ajansi

‘Tehlike büyüyor; emekçileri ve halkı koruyan tedbirler derhal hayata geçirilmeli’

PİRHA – KESK, ATO ve SES üyeleri, ‘Tehlike büyüyor; emekçileri ve halkı koruyan tedbirler derhal hayata geçirilmeli’ başlıklı açıklama yaptı. Açıklamada, “Salgın ile mücadelede önemli olan, halk ve sağlık emekçilerine karşı açıklık, bütün işlemlerde şeffaflık, erken ve etkili karar almaktır. Bu nedenle talep ve önerilerimiz, geç kalınmadan ve mecburiyet oluşmadan hayata geçirilmelidir” denildi. 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu  ve Ankara Tabip Odası temsilcileri, koronavirüs salgınında alınması gereken tedbirler ve uygulanan politikalara ilişkin açıklama yaptı.

SES Ankara Şubesi’nde yapılan açıklamada, “Covid-19 salgını hızla yayılmakta, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin acı sonuçları, çok yakıcı bir şekilde ve bütün dünya da yaşanmaktadır. Dünyada hızla yayılan Covid-19 salgını, temel kamusal bir hak olan sağlığın, sağlık hizmetlerinin dolayısı ile sağlık politikalarının bu temel hakkı sağlamada ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Covid-19 salgını ile mücadeleden beklentimiz,  tüm emekçilerin, halkın salgından korunmasına yönelik kararların alınması olmalıdır.  Siyasal iktidarın, “Koronavürüsle Mücadele Eşgüdüm Toplantısında” aldığı kararlar, emekçilerin taleplerini karşılamamıştır. Salgınla etkin mücadele yöntemi belirlenmemiş, iktidar, alınan kararlarla kendi iktidarı ve sermayenin varlığı için ekonomik kararlarını almış, işçilere, emekçilere ise başınızın çaresine bakın demeye getirerek bir bakıma halkımıza da kendi tedbirinizi alın çağrısı yapmıştır. Dünya Sağlık Örgütü’nün ülkelere, “Covid-19 salgını ile mücadelede sağlık emekçileri/temsilcileri ile birlikte hareket edin” önerisi dikkate alınmamıştır. Çin’de 2019 yılında salgın başladığında Sağlık Bakanlığı ‘’Pandemi Ulusal Hazırlık Planını Hazırlama’’ emrini vermemiş, seyirci kalmıştır” ifadeleri yer aldı.

TOPLUM SAĞLIĞININ KORUNMASI VE SALGININ DURDURULARAK GERİLETİLMESİ İÇİN GENEL TALEPLER

Açıklama şöyle devam etti:

“Kamu kurumları, çalışanlarına ve halka yönelik aktardığı bilgi ve işlemlerde şeffaf olmalıdır. Öncelikle siyasi iktidar ve sorumlu bakanlıkları, sağlık alanında örgütlü emek ve meslek örgütleriyle koordineli çalışmayı esas almalı, her gelişmede, her aşamada hiçbir kuşkuya, kaygıya yer bırakmadan, tedbirler alarak toplumu bilgilendirmelidir. Bu bilgilendirme salgın vakasının çevresinde, temas halinde olduğu kişileri ve çalışanları da kapsayacak ve koruyacak şekilde yürütülmelidir.

Devletin sürekli ve asli görevleri dışında hizmet veren kurumlarda iş ve işlemler minimize edilecek şekilde ayarlanmalı, kurumların asli ve süreklilik gerektiren işleri dışındaki birimlerdeki personele idari izin verilmeli, kurumlarda çalışmaya devam edenler için temiz ve sağlıklı ortam sağlanmalı, su ve gıda ihtiyaçları karşılanmalıdır.

Önem ve aciliyet gerektirmeyen kurumların kısmi gün şekilde çalışma günleri (haftanın iki günü açık), ya da çalışma saatleri (Saat 10:00-14:00) yeniden düzenlenmeli,

Özel hastaneler kamu kurumları işleviyle, herhangi bir ücretlendirmeye gitmeden sağlık hizmeti vermeli, tüm sağlık kurumlarında, koronavirüs ile ilgili her türlü muayene, tetkik ve teşhis işlemleri hiçbir koşula bağlı olmadan, ücretsiz ve hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Sağlık kuruluşlarının tüm personel, tıbbi malzeme, alt yapı eksiklikleri, araç-gereç gereksinimi hızla karşılanmalıdır.

Öğrenci yurtları yerine geçici olarak, kamu kurumları sosyal tesisleri, misafirhaneler, turizm işletmeleri ve oteller, sağlık hizmeti sunmaya ve karantinaya geçici sağlık hizmeti vermeye uygun hale getirilmelidir.

Sağlıklı yaşama uygun olmayan konutlarda yaşayanlar ile mültecilerin boş olan TOKİ konutlarına, kullanılmayan boş konutlara hemen yerleştirilmeli, yaşam koşullarına uygun tüm ihtiyaçları ücretsiz karşılanmalıdır.

Yurttaşların su, elektrik, doğal gaz borçları nedeniyle yürütülen takibata son verilmeli, kritik olan bu süreçte ücretsiz kullanım için planlama yapılmalıdır. Ayrıca yine hijyenin önemli olduğu bu süreçte ihtiyaç duyan yurttaşların barınma sorununa çözüm bulunmalıdır. Temizlik ve dezenfekten ürünlerine ücretsiz ve kolay ulaşım sağlanmalıdır.

Okullar, kreşler ve genel eğlence yerleri geçici kapatılsa da hala toplu üretim ve hizmet alanları faaliyettedir. Acil ve zorunlu haller dışında üretim ve hizmetler geçici askıya alınmalı, çalışanlar ücretli izinli sayılmalıdır. Üretim yapmak, hizmet vermek zorunda olan yerler için yedekli çalışma, vardiyalı çalışma planlanmalı, çalışma süreleri düşürülmeli, koruyucu sağlık tedbirleri hiçbir uyarıya ve koşula bağlı olmadan alınmalıdır.

“ÜCRETLİ İZİN UYGULAMASINA GİDİLMELİ”

Acil ve zorunlu haller dışında durdurulacak üretim ve hizmetler nedeniyle ücretli izin uygulamasına gidilmeli, işsizler için herhangi bir koşula bağlı olmadan işsizlik fonundan aylık bağlanmalıdır. Zorunlu üretim hallerinde de herhangi bir ücret kısıntısına gitmeden çalışma süreleri kısaltılmalıdır. İşten atmalar yasaklanmalı, ücretsiz izin uygulamasına son verilmeli, bütün işsizlere yaşayabileceği bir ücret işsizlik fonundan sağlanmalıdır.

Küçük atölye ve esnafın borçlarında ertelemeye gidilmeli bu sürede işsizlik fonundan bütün işsizlerin yararlandığı gibi küçük esnafında yararlanması sağlanmalıdır.

Bu süreçte yurttaşların ödenmeyen banka ve kredi borçları için takibat işlemleri başlatılmamalı, başlatılmış olanlar durdurulmalıdır.

Sınır ötesi operasyonlara son verilmeli, sınır ötesindeki tüm güçler aşamalı ve kontrollü olarak geri çekilmelidir.

Çocuklu veya hamile kadın, hasta ve yaşlı tutuklu ve hükümlülerin durumları öncelikli olmak üzere salgın nedeniyle cezaevlerine ilişkin hızla tedbirler alınmalıdır. Bu tedbirler,  çocuk tacizcilerini salıvermek için fırsata çevirmeden yapılmalıdır.

Sosyal mesafelenme zorunluluğu siyasi iktidarın demokratik tepkileri bastırdığı, talepleri susturduğu bir sosyal kapatmanın vesilesi haline getirilmemeli, bu zorunlu durum baskı ve zor uygulamalarını meşrulaştırmanın aracı olarak değerlendirilmemelidir.

“SALGINLA MÜCADELEDE EYLEM PLANLARI HAZIRLANMALI”

Kamu kurumlarında süre şartı ibaresinin kaldırılması müracaatların olmaması ya da gecikmesi durumunda hak kaybı yaşanmaması için iş ve işlemlerin yapılmış sayılmalı,

Kamu kurumlarında e-Devlet işlemlerinin uygulaması yaygınlaştırılmalı, salgın süresinde herkese ücretsiz internet erişimi sağlanmalı,

Kamu kurumları salgınla mücadelede eylem planları hazırlamalı,

Salgın boyunca kamu kurumlarında uygun olan hizmetlerde evden çalışma uygulamasına geçilmeli,

Kamu kurumlarının reklam ve duyuru imkanları ile sağlık hizmetlerinden nasıl daha etkili ve salgına maruz kalmadan yararlanabileceği halkımıza ilan edilmeli, kamu emekçilerine etkin eğitimler verilmeli,

Dünya Sağlık Örgütü’nün COVID-19 salgını ile mücadele çerçevesinde yayınlamış olduğu sağlık çalışanlarının hakları bültenine paralel talepler yerine getirilmeli,

Acil Afet ve Durum Yönetmeliğinin, pandemi hazırlık planlarının eksiksiz uygulanmalı, sağlık hizmetleri salgın nedeniyle yeniden yapılandırılmalı, uluslararası standartlarda iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri çerçevesinde gerekli önlemler alınmalı,

Özel hastane, Üniversite hastaneleri ve Sağlık Bakanlığı hastaneleri koordineli bir şekilde yönetilmeli,

Tesisler arası yönetimsel farklılıklar kaldırılmalı, iyi uygulama örnekleri hemen yaygınlaştırılmalı,

“SAĞLIK TESİSLERİNDE TEK BÜTÇE UYGULAMASINA GEÇİLMELİ”

Tüm sağlık tesislerinde tek bütçe uygulamasına geçilmeli,

Yönetim ve çalışanlar ve/veya temsilcileri arasında işbirliği sağlanmalı,

Bu dönemde toplum sağlığını korumak için ön saflarda tüm özverileri ile çalışan sağlık emekçilerinin kişisel koruyucu ekipmanları eksiksiz olarak karşılanmalı. Bunun için biyomedikal üretim yapan şirketler kamulaştırılmalı. Sağlık çalışanlarına güncel eğitimler verilmeli ve şeffaf olunmalı, tüm personelin belirli periyotlar dahilinde kontrolleri ve tanı testleri yapılmalı,

Risk grubundaki sağlık personelinin (kronik hastalık, hamile, engelli, organ nakli ve kanser hastaları, 60 yaş üstü, süt izinde olanlar gb) amirlerinin inisiyatifine bırakılmadan idari izinli sayılmalı,

COVID–19 bulaşıcılığı durumunda meslek hastalığı olarak kabul edilmeli, bildirimleri yapılmalı,

Çalışanlar ruhsal, sosyal, yönetsel ve ekonomik anlamda desteklenmeli, sağlık emekçileri diğer kamu imkanlarından yararlanabilmeli (ücretsiz ulaşım, beslenme, barınma vb). Sağlık çalışanlarının bulundukları ortam daha güvenli hale getirilmeli,

Sağlık kurumlarında iş yükünü azaltıcı idari kararlar uygulanmalı, fazla mesai dayatmasından vazgeçilerek sık molalarla çalışma saatleri kısa tutulmalıdır.

Dünya örneklerinde de görüldüğü gibi sağlık çalışanlarına ihtiyaç artacaktır, hukuksuz şekilde KHK ile ihraç edilen sağlık emekçileri ve güvenlik soruşturması nedeniyle atanamayan sağlık emekçileri ivedilikle görevlerine başlatılmalıdır.

Semptom ve belirtilerin görülmesi durumunda çalışanlar 14 gün süre ile idari izinli sayılmalı, kısıt gün rapor verilmesi uygulamasından vazgeçilmeli,

Diğer kamu kurumlarının imkanlarından sağlık hizmetleri kapsamında yararlanılmalı,

Salgının görüldüğü yerler ve tesislerde tam karantina uygulamasına geçilmeli,

Sağlık hizmetleri sunumunda piyasa yaklaşımından vazgeçilmeli, gelir getirici hizmetlere yönelik hastanelerin uygulamaları yasaklanmalı,

Salgın kapsamında sağlık hizmetlerinde taşeronlaşma kaldırılmalı, çalışanların hakları korunmalı.

Öncelikli olarak kronik hastalıkları olanlardan başlamak üzere sağlık taramaları yapılmalı.

Yatılı bakım kuruluşlarındaki sağlık birimleri güçlendirilmeli, koruyucu ekipman desteği sunulmalı.

“ÇALIŞMA KOŞULLARI İYİLEŞTİRİLMELİ”

Sosyal hizmet çalışanlarının çalışma koşulları iyileştirilmeli, sosyal hizmet çalışmaları kapsamında ev ziyaretleri askıya alınmalı, bu nedenle salgın sonuçlanıncaya kadar sosyal ekonomik desteği kesilmemeli, süre kısıtlamasının kaldırılmalı, hastanelerin evde sağlık birimleri sosyal hizmet birimlerine daha yaygın hizmet sunmalı,

Tüm hizmet alanında çalışan personelin (itfaye, kargo, ptt, depo, temizlik hizmeti vb) koruyucu ekipmanlara ulaşımı sağlanmalı. Tüm sağlık çalışanları için talep edilen tedbirler zorunlu çalışmalarına devam edenler için de geçerli olmalıdır.

Bulaşıcı tüm hastalıklarda olduğu gibi koronavirüs de bir halk sağlığı sorunudur, ayrıca bir işçi sağlığı ve güvenliği konusu olarak ele alınmalıdır. Sağlık hizmetine hiçbir koşula bağlı olmadan her yurttaş engelsizce ulaşabilmelidir. Kişisel tedbirler önemlidir ancak toplumsal tedbirler olmadan bir anlamı yoktur. Bu nedenle iş yerlerinden, toplu taşımaya kadar her alanda halkın sağlığını koruyacak önlemler alınmalı, vaka teşhisi yapıldığında çalışanlar ücretli izne ayrılmalıdır. Salgını gerekçe göstererek çalışanlara ücretsiz izin verilmesinin gündeme geldiği görülmekte olup, hak gaspları için halk sağlığını tehdit eden bu virüs salgınının fırsat olarak değerlendirilmesine olanak verilmemelidir.

Salgın ile mücadelede önemli olan, halk ve sağlık emekçilerine karşı açıklık, bütün işlemlerde şeffaflık,  erken ve etkili karar almaktır. Bu nedenle talep ve önerilerimiz, geç kalınmadan ve mecburiyet oluşmadan hayata geçirilmelidir.”

PİRHA/ANKARA

 

 

 

 

 

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak