PİRHA- MEB’in yaz tatili döneminde öğrencilere “Telafide Ben de Varım” Programı kapsamında dini eğitime yönlendirmesine tepki gösteren Mersin Eğitim- Sen Şube Başkanı Mahmut Sümbül, öğrencilerin dini eğitime yönlendirilmesini seçmeli derslerde de gördüğünü dile getirdi. Sümbül, “Başta Alevi öğrencilerin kabul etmeyeceği bir program. Sessiz kalmayıp hem şube olarak hem de genel merkez düzeyinde gerekli girişimlerde bulunacağız ve bilimsel, laik, anadilde eğitimi savunmaya devam edeceğiz” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) seyreltilmiş ve uzaktan eğitim faaliyetlerinin sona erdiği yaz tatili döneminde öğrencilere “Telafide Ben de Varım” Programı hazırladı.
Okul Müdürlüklerine gönderilen yazıda öğrencilere dini içerikli eğitimin ağırlıklı olarak verileceği ortaya çıktı.
5 Temmuz – 31 Ağustos 2021 tarihleri arasında okul, ilçe ve il genelinde “Telafide Ben de Varım” Programı kapsamında il genelinde düzenlenecek eğitim faaliyetlerinde salgın dönemince uygulanan “40 Hadis, 40 Ayet, 40 Şair, 40 Şiir etkinlikleri” gibi çalışmaların öğrencilerle yürütülmesi isteniyor.
Konuya dair PİRHA’ya konuşan Mersin Eğitim- Sen Şube Başkanı Mahmut Sümbül, MEB’in telefi programının geniş bir çerçevede hazırladığını ancak gönderilen genelgelerin esas düşünceyi ortaya koyduğunu ifade etti.
“YAZ PROGRAMI LAİK EĞİTİME DENK DÜŞEN BİR YAKLAŞIM DEĞİL”
Sümbül, öğrencilerin dini eğitime yönlendirilmesini seçmeli derslerde de gördüğünü dile getirerek, “bu ne kamusal, ne bilimsel, ne laik eğitime denk düşen bir yaklaşım değil. Hem dernek, cemaat, vakıflar ve diyanetle yapılan protokollerle hem de MEB’in din işleri öğretimiyle ilgili birimlerinin yaptığı programlarla öğrenciler idareciler üzerinden bu derslere yönlendirilmeye çalışılıyor” dedi.
“ÖĞRENCİLERİN KENDİ İHTİYAÇLARI ÜZERİNDEN PROGRAMLAR HAZIRLANMALI”
Eğitim ve bilim emekçileri olarak bu duruma sessiz kalmayacaklarının altını çizen Sümbül, “Çünkü öğrencilerin kendi ihtiyaçları üzerinden bilimsel bir tarzda velilerin, öğrencilerin ve eğitimcilerin ortak değerlendirmesiyle yapacakları ve öğrencilerin inançlarına yaşam tarzlarına aykırı düşmeyecek bir hazırlık olması gerekiyor” diye belirtti.
“ALEVİ ÖĞRENCİLERİN KABUL ETMEYECEĞİ BİR PROGRAM”
Sümbül, sözlerini şöyle sürdürdü:
“MEB pandemi sürecinde okulları kapatırken, kuran kursları ve benzeri faaliyetlerin kesintisiz devam etmesini sağladı. Bu pratikte MEB’in temel amacının ne olduğunu bize gösteriyor. AKP hükümetinin ‘kindar ve dindar’ nesil yetiştirme programının bir devamıdır. Özellikle bu program çerçevesinde Alevi öğrencilerin kabul etmeyeceği bir program. Buna velilerimiz de, öğrencilerimizde tepkilerini dile getiriyorlar. Bizlerde bu tepkileri dikkate alarak sessiz kalmayıp hem şube olarak hem de genel merkez düzeyinde gerekli girişimlerde bulunacağız ve bilimsel, laik, anadilde eğitimi savunmaya devam edeceğiz.”
Diren KESER/MERSİN
Yoruma kapalı.