Alevi Haber Ajansi

PSAKD’li kadınlar: Kadın kotası şart; iki dönemden fazla başkanlık olmamalı-VİDEO

PİRHA- Pir Sultan Abdal Kültür Derneği üyesi kadınlar, Antalya’da geçen hafta sonu yapılan ve 3 gün süren Kadın Çalıştayı’nı değerlendirdi. Örgütlerde eşit temsiliyet için kadın kotasının şart olduğunu belirten kadınlar, 2 dönemden fazla başkanlık yapılmaması gerektiğini kaydettiler. Alevi kadınların yaşadığı sorunların çalıştayda ele alındığını belirten kadınlar, tüm kadınların örgütlenmesi için çağrı yaptılar. 

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği  (PSAKD) Kadın Meclisi’nin 5-6-7 tarihinde Antalya’da gerçekleştirdiği kadın çalıştayına ilişkin kadınlar PİRHA’ ya değerlendirmede bulundular.

“2 DÖNEMDEN FAZLA BAŞKANLIK VE YÖNETİCİLİK YAPILMAMALI”

PSAKD Mamak Şube Başkanı Fadime Türkyılmaz, “Kamu Emekçileri Sendikaları konfederasyonunda (KESK ) ağalığın önüne geçmek için iki dönem yönetimde olan canlarımız 3. dönem yönetime gelmemesi için tüzük maddesi olarak koymuştuk, bunu  Alevi kurumlarının tüzüğüne de koymak lazım. Başka türlü gençlerin önlerini açamıyoruz. İki dönem yöneticilik yapan başkanlık yapan canlarımız kesinlikle üçüncü dönem aday olmamalılar. Ardıllarımız arkadan bu yolu sürmeli, süreğimiz devam etmeli. Yoksa birileri cemevinin köşesine oturmuş, kesinlikle kalkmıyorlar” dedi.

“Gidip geziyoruz Türkiye’deki cemevlerini. Bu, Aleviliğin devamlılığı ile ardıllarının gelmemesi kadro yetişmemesinin önündeki bir engel” diyen türkyılmaz şöyle devam etti:

“Buradaki Kadın Meclisi’nin amaçlarından bir tanesi altını çize çize söyledik, Kadın Meclisi çalışmalarında özerklik. Ancak Pir Sultan Abdal Derneği’nin felsefesi doğrultusunda hareket eder dedik. Tüzüğü demedik. Neden demedik? Çünkü hakların yasalardan önce geldiğini buradaki her kadın arkadaşımız bilincindedir ve bunu da hayatında uygulamaya çalışanlardır. Altını çizdiğimiz bir nokta daha vardı. Biz kadınlar eşitleninceye kadar eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasından, kadınlar okutulmaz, biz bulaşık yıkarız erkekler televizyon seyreder gibi ev içi emeğinden bahsettik. Erkekler evde patron, kadın işçi, çocuklar çırak olduğundan, kadınların kamusal yaşama atılmasının en büyük engellerinden bir tanesinin yaşlı ve çocuk bakımı olduğundan bahsettik. Ekonomik özgürlüğümüz olsa bile kadın özgürlüğü eşittir ekonomik özgürlüktür.”

“KADIN KOTASI İÇİN İÇİN TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ ŞART”

Yıllarca memur olarak görev yaptığını belirten Fadime Türkyılmaz, “Kadınlarımız kendi banka kartını kullanamazdı, eşlerinde dururdu. Sadece bir etek alacaklarsa kartlarımız aldık derlerdi. Bu yaşanan bir gerçeklik. Bu yüzden biz tüzüğümüze kotayı koymak zorundayız. Kadına pozitif destek başlığı altında en can alıcı noktamız kotadır. Kotada meclisin seçtiği kadınlar seçime tabi tutulmaz otomatikman yönetime yerleştirilir, geri kalan sayı için seçim yapılır. Bu olmazsa olmazımızdır. Bunu da hayata geçireceğimize dair bir kadın olarak söz veriyorum. Eğer kota burada hayata geçmezse ki KESK’te geçirdik. Ben kendi tarihimden utanırım. İyi ki varız iyi ki varsınız. Yaşasın mücadele, yaşasın kadın dayanışması” diye konuştu.

 PSAKD Ankara Şube Üyesi Neşe Ceyhan da, “Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Kadın Meclisi uzunca bir süredir pandemi nedeniyle Zoom üzerinden tartışmalarını yürütüyordu, ilk defa bir Hacıbektaş’ta bir araya geldik, Kadıncık Ana’da bir cemimiz oldu. Sonradan yüz yüze cemal cemale toplanma gereğini de duyduk. Antalya’da birlikte olduk gerçekten iki gün verimli bir çalışma yürüttük. Gerek örgüt içerisindeki kadınların konumu, gerekse dışardaki kadının konumlarıyla, öğretimize yapılan saldırılarla ilgili, örgütlerde neler yapmamız gerektiğiyla, kadınlarla ilgili birçok konuya değindik, çok güzel düşünce alışverişlerinde bulunduk” ifadelerini kullandı.

“KADININ YAŞADIĞI HER TÜRLÜ SORUNLAR ÇALIŞTAYDA ELE ALINDI”

Ceyhan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bundan sonra birlikteliğimizi devam ettirmeye Kadın Meclisimizi yaşatmaya, bir vücut bulması için yola çıktık. Bu daha başlangıç, mücadelemiz katmerli katmerli sürecek. Yürütmeyi belirledik. Türkiye’nin dört bir yanından örgütlü olduğumuz yerlerden kadın arkadaşlarımız geldi, can cana olduk. Alevi öğrenciye yapılan saldırıları, kadınların yaşadığı saldırıları, çocuk istismarı gibi o kadar çok konuya değindik ki, çok verimli bir toplantı oldu. İnanıyorum ki bundan sonraki çalışmalarımız daha verimli bir şekilde devam edecek. Hem örgüte hem de kendi tabanımıza Alevi hareketine kadın hareketine bir ivme kazandıracak buna gönülden inanıyorum. Başaracağız sen yoksan bir eksik şiarıyla yola çıktık.

“SADECE ALEVİ ÖRGÜTLERİNDE DEĞİL TÜM KURUMLARDA KADININ ADI YOK”

Bu çalışmamızın bir bölümünde Alevi örgütlerindeki kadınların durumunu da uzun uzun tartıştık. Son dönemlerde özellikle kadınların örgütlerde yönetimlerde daha az görev almasını enine boyuna tartıştık. Ancak şöyle bir durum var. Sadece bizim Alevi örgütlerimizde değil genel anlamda kurumlarda kadının sesi yok, kadının adı yok. Ne yazık ki mücadele veren kadınlar ama örgütlerde yönetimlerde kadınlar yok. Bunu kendi içimizde uzun uzun tartıştık. Elbette ki bazı şeyleri de mücadele ederek kazanacağız, kazanıyoruz. Yönetimlerin her aşamasında kadın arkadaşlarımız daha çok görev alacaklar, daha çok yönetimsel olarak hep birlikte olacağız mücadele edeceğiz. Dışarıdaki kadın arkadaşlarımızı örgütleyeceğiz. Yoksulluğa, yolsuzluğa, kendi inancımıza olan asimilasyona karşı, kadın cinayetlerine karşı hep birlikte mücadele edeceğiz. Sadece kendi örgütümüzdeki Alevi kadınlarla değil bizim dışımızda da demokrasi ve emek güçleri ile birlikte kadınlarla birlikte daha çok kenetlenmemiz gerektiğini ve hep birlikte gericiliğe karşı laikliği savunmak için hep birlikte mücadelemiz de yükselteceğiz.”

PSAKD Mamak Şube Gençlik ve Kadın komisyon üyesi Ezgi Türkyılmaz ise şunları dile getirdi:

“Öncelikle Pirimiz Pir Sultan’ın inancı bilinci ve direnci ile selamlıyoruz. Burada 5-6-7 Kasım Antalya Pir Sultan Kadın Çalıştayı’nda buluştuk. Burada buluşmamızda cemal cemale bir araya gelmemizde en önemli şey kadın birliğini, kadın mücadelesini bir adım öteye taşırken, Pir Sultan mücadelesinde bir adım öteye taşımak ve Alevi örgütlerindeki mücadeleyi bir adım öteye taşımaktı aslında. Kadınlarımız örgütlerimizde yönetimlerde ya da cemlerde erkanlarımızda postların üzerinde çok fazla yoklar. Bunları daha çok nasıl artırırız, daha çok kadın arkadaşımızı yönetimlere nasıl katarız, şeklinde tartışmalar yürüttük.

“KADINLAR OLARAK ERKEK CANLARI ELEŞTİRİKEN KENDİ ÖZ ELEŞTİRİMİZİ DE YAPTIK

Buradan tabii ki erkek canlarımıza eleştirilerde bulunduk, kadın canlar olarak kendi iç özeleştirilerimizi yaptık. Daha çok mücadelede olmamız gerektiğini konuştuk. Evlerimizde kadınların haklarını nasıl korumamız gerektiğini, siyasal İslam karşısında kadın mücadelesini daha fazla nasıl yürütmemiz gerektiğini ve Alevi kadınların toplumdaki her cana karşı ekstra duyarlı olduğu için olaylara daha nasıl bakması gerektiğini hukukçularımız aracılığıyla, eğitmenlerimiz aracılığıyla, akademisyenlerimiz aracıyla ve bir arada yaptığımız çalışmalarla bir adım öteye götürmeye çalıştık.  Çalıştayımız Türkiye çapında bir ilk, tarihsel bir süreç. Biz kadınlar olarak her zaman zaten her şeyin öznesiydik, fakat bir araya gelip omuz omuza bir mücadele bir adım daha ileri atmak için burada ilk tohumu ektik. Bu tohumun başlangıcını pandemi de yapmıştık ama süreç yasaklarla dolu bir süreç olduğu için bir araya cemal cemale gelememiştik bu bizim için çok önemli.”

Alevi kadınlara seslenen Ezgi Türkyılmaz, “Biz Alevi kadınlar olarak kadın erkek sorulmaz muhabbetin dilinde derken, kadın canlarımızın da erkek canlarımızla eşit değerlere, eşit akla, eşit fikre sahip olduğunu bir şekilde ispatını gerçekleştirmiş olacağız. Ve buradan Alevi kadınlarına sesleniyoruz. Örgütlenmekten başka çaremiz yok. Lütfen örgütlerimize katılın” diye konuştu.

“SİYASAL İSLAM EN ÇOK KADINLARI VURUYOR”

Türkyılmaz, Karşımızdaki siyasal İslam en çok kadınları vuruyor ve en çok Alevi kadınları vuruyor. Çünkü biz onların istemedikleriyiz, biz onların ötekileştirdikleriyiz. Çünkü bizim her yaptığımız onların karşısına bir harekettir. Çünkü biz cana kıymayız, insana değer veririz, bizim kabemiz insandır ve bu siyasal İslam’ın işine gelmeyen bir durumdur. Bu nedenle Alevi gençleri, Alevi kadınlar olarak ötekiler olarak şunu söylüyoruz: Söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz var, diyoruz ve yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın Pir Sultan, yaşasın Aleviler diyoruz” ifadelerini kullandı.

Cebrail ARSLAN/ANTALYA

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak