Alevi Haber Ajansi

Reklam

Dede Temiz’den Alevi köylerine cami yapılmasına tepki: Bırakın özgür yaşayalım-VİDEO

PİRHA- HBVAKV Akbük Şubesi/Cemevi dedelerinden Zeynel Abidin Ocağı mensubu Erdoğan Temiz, Alevi yerleşkelerine yapılan camilerin ve yüksek sesle okunan ezanın asimilasyon politikalarının bir aracı olduğunu söyledi. Temiz, “Benim gönlümde yatan Alevi inancı, Alevi sevgisidir. O yola duyduğum saygıyı, sevgiyi hiç kimse sökemez, ben de bir başkasının inancını sökemem. Bırakın özgür yaşayalım” diye konuştu.

Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Akbük Şubesi/Cemevi dedelerinden Zeynel Abidin Ocağı mensubu Erdoğan Temiz, Alevi yerleşkelerine yapılan camilerin ve yüksek sesle okunan ezanların asimilasyon politikalarının bir aracı olduğunu belirterek, yaşanan bu tür durumların insan haklarına aykırı bir tutum olduğunu söyledi. Temiz, tüm inançların özgürce yaşanmasının insanlık açısından büyük bir zenginlik olduğunu da vurguladı.

Reklam

“İNANÇ, ZORLA BAŞKASINI KENDİNE BENZETMEK DEĞİLDİR”

İnancın özünün zorbalık değil sevgi ve saygı olması gerektiğini ifade eden Temiz şunları dile getirdi:

“Biz nasıl ki sinagoga, camiye saygı gösteriyorsak onlar da bize saygı göstererek. Bu tip çalışmalardan vazgeçmelidir. Benim gönlümde yatan Alevi inancı, Alevi sevgisidir. O yola duyduğum saygıyı, sevgiyi hiç kimse sökemez ben de bir başkasının inancını sökemem. İnanç nedir? İnanç yaşadığımız dünyada sevgiyi paylaşmaktır. İçinde bir sevgi varsa onu paylaşmaktır. Zorbalık değildir, baskı değildir, zorla kendisine benzetmek değildir. Zorla hiçbir şeyi değiştiremezsiniz. Zorla yaptığınız bir şey toplumu huzursuz eder, üzer. O zaman saygınız azalır, toplum size saygı göstermez. Gitsem bir caminin veya bir kilisenin yanında yüksek sesle bağırsam hoşlarına gider mi? Ya da bir Sünni köyüne gitsem yüksek sesle bağırsam, cem yapmaya kalksam hoşlarına gider mi? O nedenle bizi de aynı şekilde görmelerini istiyoruz. Bizim de bir düşüncemiz var, inancımız var. Biz de insanız biz de kırılıyoruz, üzülüyoruz. O kadar çok haksızlıklarla karşılaşıyoruz ki, bize yakışmayan sözlerle karşılaşıyoruz üzülüyoruz. Bu doğru değil.”

“İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜNE NEDEN MÜDAHALE EDİYORSUNUZ?”

Uygulanan asimilasyon politikalarının insan haklarına aykırı olduğunu belirten Temiz sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bu yapılanlar insanlık açısından doğru değil. Günümüzde artık insan hakları diye bir şey var. Bugün artık doğa hakları var, hayvan hakları var, çocuk hakları var, yaşadığınız çevrenin hakkı var. İnsan hakkı da bunların başında geliyor. İnsan haklarının başında da inanç özgürlüğü var. O zaman siz inanç özgürlüğüne neden müdahale ediyorsunuz? Bu doğru değil. Bu açıdan yaklaşarak bu tür girişimlerin karşısında durmak gerekiyor. O nedenle kuruluşların, vakıfların, derneklerin bir araya gelerek bu tarz saldırılar karşısında ortak ses çıkarmaları gerekir. Sanıyorum ki o zaman bu tür saldırılardan, çalışmalardan vazgeçerler.

Biz birçok yerde de görüyoruz ki Alevi köyünde cami var, hoca var. Ama bakıyorsun hoca tarlaya gitmiş çalışıyor yeri geliyor ezan bile okumuyor. Yazık değil mi, günah değil mi? O insanları sıkıntıya sokuyorsunuz. İmama da yazık, oradaki camiye de yazık. Orada yaşayan halka yönelik bir acımasızlık oluyor. İnsanların kalpleri kırılıyor, yürekleri yanıyor. Bu toplumu ayrıştırmak oluyor. Onun için bizim amacımız toplumu birleştirmek olmalı, sevgi ekseninde birleştirmek olmalı. Bütün dinlerin temelinde sevgi yatıyorsa, insanlık yatıyorsa o zaman niye birbirimizden ayrılalım. Şöyle düşünelim yüzlerce, binlerce inanç var. Binlerce kır çiçeği olarak düşünelim onları. İçinden birini soldurduğunuzda o güzelliklerden biri yok olup gider. Alevilikte o inançlardan bir tanesi. Niye solduruyorsunuz onu? Bırakın o güzellikler içerisinde oda yeşersin.”

BIRAKIN ÖZGÜR YAŞAYALIM”

“Biz insan olmaya geldim diyoruz” diyen Dede Temiz, “Benim kabem sevgidir diyoruz. O zaman niye sevgiye karşı çıkıyoruz? Gelin sevgide buluşalım. Bütün inançlar için geçerli bu. O inanca inanan insanlar kendi inancıyla yaşasın. Dünyanın neresinde olursa olsun ben katılayım veya katılmayayım, Afrika’da olur, Asya’da olur, Avrupa’da olur, eğer bir inanç, bir dil yok oluyorsa bir güzellik yok oluyordur, bir çiçek soluyordur. Bu nedenle Aleviliğin o insancıl yapısıyla, dünyaya örnek olan barışçıl duruşuyla yaşamasını istiyorum. Bırakın biz özgür yaşayalım. Siz de yaşayın, biz de” şeklinde konuştu.

Cebrail ARSLAN/AKBÜK-AYDIN

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak