PİRHA-Dede Nurettin Aksoy, İçişleri Bakanı danışmanı sıfatıyla cemevlerini gezip talep listesi toplayanlara işaret ederek, bir ziyaretin de Çorum Alevi Kültür Merkezi Derneği ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’na yapıldığını söyledi. Aksoy, “Alevilerin, sürekli mezhep ve meşreb üzerinden hakaret eden bu hükümetten bir beklentisi yok. Gelenlere ‘Biz eşit yurttaşlık istiyoruz, başka da bir şey istemiyoruz’ dedik” diye konuştu.
İçişleri Bakanı danışmanı sıfatıyla cemevlerini ziyaret edip “Bir ihtiyacınız var mı?” gibi sorular yönlendiren kişilerin faaliyetleri devam ediyor.
Hacı Bektaş Veli Ocağı’na bağlı Dede Nurettin Aksoy, İl Kültür Turizm Müdürlüğü’nden görevli kişilerin, Çorum Alevi Kültür Merkezi Derneği ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nı da ziyaret ettiklerini söyledi.
Aksoy, “Çorum’da kaç cemevi var?” sorusu üzerinden taleplerin olup olmadığının sorulduğunu belirterek “Çorum bölgesindeki cemevlerinin listesini toparladılar. Bölgelere ayırıp tek tek kontrol ettiler. Şimdi bir İçişleri Bakanı yardımcısının gelip cemevlerinin başkanlarını dinlemesinin hiç kimseye ne getirisi var ne de götürüsü… Çorum, Sivas ya da Tokat’ta kaç cemevi var ne fark eder?” dedi.
“BİZ EŞİT YURTTAŞLIK İSTİYORUZ”
Dede Nurettin Aksoy, yapılan ziyaretlerin niyetini bildiklerini ifade ederek, gelen görevlilere sadece “Eşit yurttaşlık” taleplerinin dile getirildiğini belirtti. Aksoy, “Ziyaret bizimle olmasaydı belki hakimiyet farklı olacaktı. Yönetici arkadaşlarımızla karar verdik ve diğer cemevleri ile ilgili de tasarrufta bulunarak onların istemlerinin de ne olduğunu dile getirdik” dedi.
Dede Nurettin Aksoy, Alevi toplumunun öncelikle adalet talebinde bulunduğunun altını çizerek şunları söyledi:
“Danışman, ‘Cemevlerinin tuğlası mı camı mı mutfağa mı eksik?’ diye geliyor. Durumu şöyle anlatabilirim: Diyelim ki bir kısım cemevi fayans, badana boya, çatı yapımı istedi. Bunlar normalde İçişleri Bakanı danışmanından değil mülki amirlerden talep edilen durumlar. Ama biz Çorum Hacı Bektaş Veli Vakfı olarak oraya not düşürdük. Dedik ki; ‘biz eşit yurttaşlık istiyoruz’ başka da bir şey istemiyoruz. Biz, Alevilere yönelik hakaretlerin kanun önünde bir karşılığı olsun istiyoruz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmasını istiyoruz. Bunları yapmadıkları sürece cemevlerini dolaşmalarının bir katkı sunmayacağını, kabul görmeyeceğini dile getirdik, bir bardak da çayımızı içip gittiler.”
“ALEVİLERİN BU HÜKÜMETTEN BEKLENTİSİ YOK”
Dede Nurettin Aksoy, “Yapılan ziyaretlerin arkasında her türlü niyet çıkabilir” diyerek şöyle devam etti:
“Alevilerin, şu andaki hükümetten bir beklentisi yok. Sürekli Aleviler üzerinden, mezhep ve meşreb üzerinden hakaret eden birinden bir beklentimiz yok. Daha önce bir araştırma şirketi aynı yöntemi Ahmet Davutoğlu’nun ilk başbakan olduğu dönemde Amasya bölgesinde yaptı. Bizler o dönem katılmama kararı almıştık. Ama bölgedeki bir şube başkanımız, biz katılmayınca boşluğumuzu birilerinin dolduracağını söyledi ve gidip dahil olduk.
Davutoğlu’nun acil 5 eylem planından birisi de Alevi açılımıydı ve Amasya’da bitti. Yani biz bitirdik. Samimi ve doğru olmadıklarını, bu yönde bir çalışma yapamayacaklarını bilip, önce dillerini düzeltmesi gerektiğini, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararların hayata geçirilmesi ya da ‘cemevleri yasal olmalı’ demenin çok zor olmadığını söylemiştik. Ama biz, bu hükümetin yapmayacağını biliyoruz. Ve Amasya’daki o araştırma şirketi ‘Elim kolum bağlandı’ diyerek sözü kalmadı. Son sözü de biz söyleyerek bitirdik. Sözde 7 bölgede toplantı olacaktı. Hangi köylerde kaç cemevi olduğunun herkes farkında. Devlet yetkililerinin cemevlerimize gelip gelmemesinden öte bizim ne söylediklerimiz, talebimiz önemli. Biz de bunları hiç kimsenin dile getiremeyeceğini biliyoruz. Ama birkaç cemevi başkanımız ile istişare ettik ve söylemlerimizi bu şekilde dile getirdik.”
Eren GÜVEN-Melis CİDDİOĞLU/ÇORUM
Yoruma kapalı.