PİRHA- ÇHD ile ÖHD Ankara şubeleri, İHD, Düşünceye Özgürlük Girişimi ve Ankara 78’liler Girişimi, ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın da aralarında bulunduğu 22 avukatın yargılandığı davanın duruşmasına çağrı yaptılar. Açıklamada, “Mahkemenin umursamaz ve karara giden tavrı ve dosyaya yapılan siyasi müdahaleler göz önüne alındığında kamuoyunun ilgisi ve sahiplenmesi önem kazanıyor” denildi.
Ankara’da bulunan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) şubeleri, İnsan Hakları Derneği (İHD), Düşünceye Özgürlük Girişimi ve Ankara 78’liler Girişimi, yaptıkları basın açıklamasıyla ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve dernek üyesi Barkın Timtik’in de aralarında bulunduğu 22 avukatın yargılandığı davanın duruşmasına çağrı yaptı.
Kurumlar ortak açıklamalarında, duruşmanın 7 Eylül Çarşamba günü Silivri’de görüleceğini, davanın 6 yıldır sürdüğünü belirterek, yaşananların hukuksuz olduğuna vurgu yaptı.
Kurumlar adına açıklamayı ÇHD Ankara Şube Başkanı Murat Yılmaz okudu.
“2013 YILINDAN BU YANA DAVA SÜRÜYOR”
Söz konusu dava sürecinde adil yargılanma talebiyle ölüm orucu yapan ve hayatını kaybeden Ebru Timtik’i anarak sözlerine başlayan Yılmaz, şunları dile getirdi:
“Bu dosya 2013 yılının ocak ayında Çağdaş Hukukçular Derneği’ne, Halkın Hukuk Bürosu’na ve yargılanan avukatların büro ve evlerine yapılan baskınlarla başladı. O süreçte 9 avukat arkadaşımız tutuklandı. Avukat arkadaşlarımızın tahliyelerinden sonra dosya olağan seyrinde ilerlemekteydi. Daha sonra 2017 yılında yapılan yeni bir operasyon neticesinde görülen ikinci davanın hükmü Barkın Timtik ve Selçuk Kozağaçlı yönünden bozuldu. Bozulan dosya Selçuk Kozağaçlı, Barkın Timtik ve Oya Aslan yönünden şu an derdest olan ve İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan dava ile birleştirildi.
Bu birleştirmeden sonra yıllardır kendi seyrinde ilerleyen, henüz iddia makamının tanıklarının bile dinlenilmediği, pek çok eksiklik olan dosya İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yeni atanan heyet tarafından hızla bitirilmek isteniyor. Söz konusu dosya kapsamında, Selçuk Kozağaçlı’nın toplam tutukluluğu 6 yılı, Barkın Timtik’in toplam tutukluluğu 5 yılı bulmuştur. Oya Aslan ise 2 yıl 9 aydır tutuklu bulunmaktadır.”
“AVUKATLIK FAALİYETLERİ SUÇ SAYILDI”
Görülmekte olan dosyada 22 avukatın takip ettikleri davaların, müvekkillerinin, mesleki faaliyetlerinin, hapishane ziyaretlerinin suç olarak gösterilerek yargılanmaya çalışıldıklarını belirten Yılmaz, “9. yılına varmış olan yargılama sürecinde savcılık tarafından sunulan ve delil kabul edilen gizli tanık ve itirafçılardan mahkeme huzurunda dinlenen olmamıştır. Öyle ki savcılık makamının tanıkları olmasına rağmen yargılanan avukatlar ve savunmanları tarafından celselerdir bu tanıkların mahkeme huzurunda dinlenmesi ve haklarındaki beyanlarının alınması istenmektedir. Ancak buna karşılık görülen sayısız celseye rağmen savcılık tarafından iddianameye de yazılan tanıklar dinlenmediği gibi bu tanıkların dinlenmesi için de bir işlem yapılmamış, sanık avukatlar ve savunma tarafının tanık dinlenme talepleri ise ya gerekçesiz şekilde yok sayılmış ya da reddedilmiştir.
Yine dosyanın en önemli delili olduğu söylenen bir kısım belgelerin delil akıbeti de benzer şekilde belirsiz durumdadır. İddiaya konu belgelerin savcılık önüne geldiği söylenen tarihten bu yana 18 yıl geçmiş durum olmasına rağmen sanık avukatlar ve müdafilerinin ısrarlı taleplerine rağmen bu belgelerin gerçekte var olup olmadığı ve delil niteliğinin bulunup bulunmadığı henüz tespit edilememiş durumdadır” dedi.
Açıklamaya şöyle devam edildi:
“Son olarak ısrarlı talepler üzerine mahkemece yapılan araştırmada 5 Ocak 2022 tarihli duruşmada mahkemece bu belgelerin bulunduğu iddia edilerek inceleme için Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Ne var ki halen içeriğinde anılan belgelerin olduğu söylenen dijitallerde tam olarak ne olduğuna dair sağlıklı bir inceleme yapılmamış ve bu belgelerin örnekleri incelenmesi için savunma makamına da verilmemiştir.
Dosyaya giren sınırlı incelemelerde analize gönderilen verilerin dosyada bulunan belgelerle çoğunlukla tutmadığı anlaşılmış durumdadır. Bu durum özellikle delili ülkeye getiren, inceleyen ve raporlayan polis ekibi ile soruşturan savcıların kimlikleri düşünüldüğünde delili güvenilmez kılmaktadır. Zira delilin ülkeye gelişi ve ilk analizine dair tutanaklarda imzası bulunan polislerin tamamının FETÖ/PDY üyesi olduğu ve sahte deliller üreterek kişiler aleyhlerine komplolar kurdukları yargı kararlarıyla sabit durumdadır.
“TUTUKLULUK VE DELİLLER ÜZERİNE İTİRAZLARIMIZI SUNACAĞIZ”
7 Eylül 2022 Çarşamba günü görülecek duruşmada da söz konusu raporun akıbeti ve dijitallerin delil niteliğine dair tartışma yapılacağı gibi artık Selçuk KOZAĞAÇLI yönünden 6 ve Barkın TİMTİK yönünden 5 yıl süren, neredeyse olası cezanın infaz süresine ulaşmış olan tutukluluk üzerine de itirazlar da sunulacaktır.
Mahkemenin umursamaz ve karara giden tavrı ve dosyaya yapılan siyasi müdahaleler göz önüne alındığında kamuoyunun ilgisi ve sahiplenmesi önem kazanıyor. Bu nedenle, imzacı kurumlar olarak bizler 7 Eylül 2022 Çarşamba günü Silivri Hapishane Kampüsü Duruşma Salonunda olacağımızı duyuruyoruz. Tüm demokratik kamuoyunu duruşmada bulunmaya ve tutsak avukat arkadaşlarımızı sahiplenmeye davet ediyoruz!”
“SIKI YÖNETİM ZAMANLARINDA BİLE BÖYLE YARGILAMALAR GÖRMEDİK”
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da söz alarak, “Ezilenlerin avukatlarını cezalandırmak istiyorlar. Yıllardır aynı varsayımlar üzerinden yargılama yapılıyor. Bu durum tamamen hukuksuzdur. Gizli tanık gibi bir garabet var. Kimdir bunlar belli değil. Gerçekler mi belli değil. Kurmaca yargılamalar yapılıyor. Türkiye’nin yargı düzeni bu hale geçmemeliydi. Sıkıyönetim zamanlarında bile böyle yargılamalar görmedik. Biz bu yargılamalarla ilgili çok raporlarda yazdık. Muhalifler olarak birlik olmalı ve birlikte mücadele etmeliyiz. Bu iktidar artık değişmeli. Tüm siyasi davalardaki arkadaşlarımızı mücadelemizle içeriden çıkaracağız” dedi.
“MUHALİF HERKES REHİN ALINIYOR”
78’liler Derneği Ankara Şube Başkanı Ramazan Gezgin de söz alarak, “Cumhuriyetin temeli hukuksuzluk üzerine kurulmuş. Muhalif herkes rehin alınıyor. Tamamen keyfi bir yönetim söz konusu. 5-6 yıl yargılama olmaz. Tüm siyasi tutukluların serbest bırakılmasını istiyoruz” diye konuştu.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.