Alevi Haber Ajansi

Berivan Aslan: Sol kendi arasında kavga ederken, faşist zihniyet güçlendi

PİRHA- Avusturya’da Yeşillerden milletvekili adayı olan Berivan Aslan, “Yeşiller Partisi tarihinde ilk kez meclis dışı kaldı. Bunu kimse öngörmemişti. Aslına bakarsanız Yeşiller kendi içerisinde de kırılmalar yaşadı. Sol kendi arasında kavga edip yorulurken, faşist zihniyet güçlenip büyüdü” şeklinde konuştu.

Avusturya’da 15 Ekim’de yapılan seçimlerde yine aşırı sağın zaferi konuşuluyor. Hem de uzun bir aradan sonra iktidar ortağı olarak. Geçen yıl Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hatırı sayılır destek bulan aşırı sağcı aday ile tartışmalar alevlenirken, şimdi de 15 Ekim’de oylarını yükselten aşırı sağın iktidar ortağı olması gündemde. Nitekim aldığı 31.5’lik oy oranıyla seçimlerin kazananı genç siyasetçi Sebastian Kurz’un partisi Avusturya Halk Partisi (ÖVP), yüzde 26 oranında oy alan aşırı sağcı Avusturya Özgürlükçü Partisi (FPÖ) ile koalisyon görüşmelerine başladı. Kurz ayrıca, Noel öncesi hükümet kurmayı hedeflediklerini de belirtti. Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) oyların yüzde 26,3’ünü alırken, Yeşiller ise oy kaybına uğrayarak oyların yüzde 4,9’unu aldı. Meclise giremeyen Yeşiller dört yıl önceki seçimlerde oyların yüzde 12,4’ünü almıştı.

Yeşillerden Tirol bölgesinde milletvekili adayı olan ve Ekim 2013 tarihinde yapılan seçimlerden bu yana Federal Parlamento’da yer alan Berivan Aslan PİRHA’ya Avusturya seçimleri sonrası genel tabloyu ve aşırı sağın yükselişini değerlendirdi.

“SOL KENDİ ARASINDA KAVGA EDERKEN, FAŞİST ZİHNİYET GÜÇLENDİ”

Sağ popülist ve neoliberal akımların Avusturya’da sadece siyasi iklimi değiştirmediğini, aynı zamanda tüm endüstri ülkelerinde bir sorun haline geldiğini düşünen Aslan, “Yeşiller Partisi tarihinde ilk kez meclis dışı kaldı. Bunu kimse öngörmemişti. Aslına bakarsanız Yeşiller kendi içerisinde de kırılmalar yaşadı. Bu solun da bir hastalığı haline geldi. Sol kendi arasında kavga edip yorulurken, faşist zihniyet güçlenip büyüdü” diyor.

Yeşilleri gelecek seçimler için yeniden inşa etmeye çalıştıklarını ifade eden Aslan, hala Avrupa Parlamentosu’nda yer aldıklarını ve 9 eyaletin 6’sında yerel meclislerde iktidarda olduklarını belirtiyor.

“AKP’NİN AVRUPA POLİTİKASI GÖÇMENLERİN AİDİYET HİSSİNE ZARAR VERDİ”

Sağın yükselişine neden olan etkenleri de Aslan şöyle sıralıyor:

“Radikal İslamın yaygınlaşması, mülteci krizi, solun güçsüzleşmesi, AKP siyasetinin Avrupa’da giderek etkili bir halde olması.”

Göçmen haklarını savunan sol partilerin Gezi olaylarından bu yana AKP iktidarı tarafından düşman olarak damgalandığına dikkat çeken Aslan, bu durumun göçmenlerin aidiyet hissine de zarar verdiğini söylüyor. Bu durumun ise sağcılar tarafından, “Müslümanlar entegre olmak istemiyor” şeklinde kullanıldığına vurgu yapıyor.

“AŞIRI SAĞCI FPÖ KENDİNİ SİSTEMİN KURTARICISI OLARAK TANITTI”

Diğer taraftan aşırı sağcı FPÖ’nün ise kendisini seçmenlere “kaosu gideren, istikrarı sağlayan, yoksulun yanında duran, sistemin kurtarıcısı” olarak tanıttığına işaret eden Aslan, ”Fakat özünde otoriter devlet zihniyetine sahip olan, aşırı milliyetçi ve emperyalizmi tetikleyen bir görüştür. Geçmişte FPÖ iktidarda olduğu dönemlerde sosyal devlete zarar vermiştir. Ülkeyi borca sürükleyerek, yolsuzluklara bulaşmıştır. Maalesef  Avusturya Halk Partisi’nin (ÖVP), aşırı sağcı FPÖ’den farklı bir siyaset izlediğini söyleyemeyiz. Yeşillerin bir çok seçmeni bu tablodan dolayı ÖVP-FPÖ koalisyonunu önlemek amacıyla oyunu sosyal demokrat SPÖ’ye vermiştir. SPÖ bile ilk kez FPÖ gibi bir zihniyetle beraber koalisyona girmek için kapılarını açmıştır. Fakat uzlaşamadıkları için bu fikirden vazgeçmiştir” diye belirtiyor.

“GENEL BAŞKANIMIZDAN SONRA, EN ÇOK OYU ALDIM”

Milletvekilliği yaptığı süreçte tehditlere de maruz kaldığını kaydeden Aslan, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“ Gezi olaylarından bu yana AKP UETD adlı lobi organizasyonları ile sürekli iç siyaseti etkilemeye çalıştı. Antidemokratik yapılanmaları eleştirenler hedef haline getirildi. Almanya’da mesela Cem Özdemir ve Sevim Dağdelen hedefti. Avusturya’da ise bendim. Her türlü iftira ve karalama politikalarına maruz kaldım. Benim fotoğrafımın yer aldığı pankartlarla yürüyüş düzenlediler. Fakat hedefledikleri gibi beni meclisten çıkaramadılar. Onlara karşı cevabımı kararnamelerle verdim. Şu an meclis dışı kalmam elbette kişisel başarısızlığımdan dolayı değil, partimin meclis dışı kalmasından dolayıdır. Avusturya genelinde genel başkanımızdan sonra en çok tercihli oyu aldım. Seçmenin verdiği bu mesaj açık ve net. Doğru yoldayım ve mücadeleyi sürdürmem isteniyor”

“FAŞİSTLERİN KABUSU OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Gelecek projeler için kollarını sıvadığını belirten Aslan, “demokratik kitle yararına projeler ve öneriler hazırlamaya başladım. Daha güçlü bir şekilde geri döneceğiz. Faşistlerin kabusu olmaya devam edeceğiz” diyor.

Elif SONZAMANCI

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak