PİRHA – DAD’lı kadınlar, Üsküdar İlçesinde Kadın buluşmasında biraraya geldi. 25 Kasım’a yönelik yapılan buluşmada, barış sürecine dair de sunum gerçekleştirildi.
Video eklenecek.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İstanbul Şubesindeki kadınlar, Üsküdar İlçesine bağlı Bulgurlu Mahallesi’ndeki yurttaşlarla bir araya geldi.
DAD Eş Başkanı Kadriye Doğan’ın da katıldığı programa ilgi birhayli yüksek oldu.
Sohbetin açılışında Pir İbrahim Erdoğan’ın okuduğu gülbeng ile çerağ uyandırıldı.
DAD İstanbul Şube Eş başkanı Mevhibe Akdeniz, katılımcıları selamlayarak 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücedele Günü’nün tarihçesine dair kısa bir konuşma yaptı
“MÜCADELE VERMEK ZORUNDAYIZ”
DAD Eş Başkanı Kadriye Doğan da konuşmasında kadın cinayetlerine vurgu yaptı. Dünyada kadın hakları yönünde geriye gidişin olduğunu söyleyen Doğan, şunları aktardı:
“Kadın, yaşam demektir. Kadının olmadığı yerde yaşamdan söz etmek mümkün değildir. Türkiye’de her ay 100 kadın katlediliyor! Ortaçağda da kadınlar ‘cadı’ görülüp fırınlara atılıyordu. Ancak 21. yüzyılda Kürt kadınların öncülüğünde özgür eş yaşamın yükseldiğine tanıklık ediyoruz. Bizler de kendimizi ve inancımızı özgürce yaşamak için mücadele vermek zorundayız. Derdimiz tek değil. Örneğin Alevi çocukları okula gittiğinde çocuklara ‘Deşifre olmayalım’ nasihatı veriliyor. Bu bir eziyettir ve biz bu zulme halen maruz kalıyoruz.”
“İNANCIMIZI DEVLET DESTEĞİ OLMADAN BUGÜNE GETİRDİK”
Kadriye Doğan, konuşmasına DAD hakkında bilgi vererek devam etti. Doğan, “Alevilik, devletin himayesine girmemeli. Ve şimdi bütün cemevleri Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığına bağlanıyor. Bizler buna karşıyız. Çünkü düne kadar inancımızı devlet desteği olmadan getirebildik. Zorunlu din derslerinin artık kaldırılmasını isteyen, devletin artık tüm inançlara eşit yaklaşmasını ve AİHM kararlarının Türkiye’de uygulanmasının mücadelesini veren bir derneğiz” dedi.
“BARIŞ, EN ÖNEMLİ MESELEMİZ”
Doğan, Barış ve Demokratik Toplum Sürecine dair konuşarak şunları aktardı:
“Demokratik toplum ve barış çağrısının yapıldığı bu günlerde bir de mecliste bir komisyon kuruldu. Bugün itibariyle de Sayın Öcalan ile görüşmek üzere İmralı adasına gitme kararı alındığını biliyoruz. Barış, biz Aleviler için en önemli meselemiz olmak zorunda. Çünkü en örgütsüz, belki de öz sevunması en zayıf olan topluluk olarak Suriye’de Alevileri gördük.
Çağrımız şudur, gelin bir olalım, örgütlenelim. Aleviler genel olarak sol-sosyalist tüm hareketlerde varlar ancak inanca gelince biraz mesafeli bakıyoruz. İnancımızdan uzaklaşıyoruz! Aslında toplumun tüm ihtiyaçlarını sağlayan, komünal bir değer sağlayan bir inançtır Alevilik. Sorumluluk duyalım. Bu ülkede binlerce insan yaşamını yitirdi ve bugün barış için bir çağrı var. Bir can daha toprağa dökülmeyecekse, bu çağrı nereden gelirse gelsin elimizi taşın altına koymalıyız. Evladını kaybeden bir kadın ‘ben barış istiyorum’ diyorsa biz de bunu desteklemeliyiz. Savaş ortamı, mevcut ceberrut iktidarlara yarıyor.”
Yapılan konuşmalar sonrasında lokmalar dağıtıldı.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.