PİRHA-Almanya’nın NRW Eyaleti’nin desteğiyle Psychology Kurdî Psikoloji Dergisi, 10-14 Kasım 2025 tarihleri arasında Dersim’de eğitim programı düzenlendi. Eğitime ders veren uzmanlar, “Deprem bölgeleri ve afet riski olan bölgelerde ruh sağlığı profesyonellerinin ve alanda çalışacak ruh sağlığı elemanlarının bu bilgilere sahip olması, kişilere, afetzedelere zarar vermeden destek sunabilmesi için çok önemli bir eğitim olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Almanya’nın NRW Eyaleti’nin desteğiyle, Baden-Württemberg Eyaleti Kültürlerarası Sağlık Araştırmaları Enstitüsü, Almanya Baden-Württemberg Eyalet Üniversitesi, Psychology Kurdî Psikoloji Dergisi ve Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Diyarbakır Şubesi işbirliğiyle 2024 yılında Adıyaman, Hatay ve Malatya’da gerçekleştirilen eğitimler 10-14 Kasım 2025 tarihleri arasında Dersim’de düzenlendi.
Verilen eğitim, deprem ve diğer afet durumlarında sahada çalışan ruh sağlığı profesyonellerine yönelik olarak tasarlandı. Amaç, ruh sağlığı uzmanlarının afet anlarında ve sonrasında insanlara profesyonel destek verebilme kapasitelerini artırmak.
Dersim’de düzenlenen seminerde ders veren Dr. Azad Dildar Günderci, Prof. Dr. Tamer Akar, Prof. Dr. Burhanettin Kaya, Dr. Öğretim Üyesi Hozan Sağcıoğlu ve Prof. Dr. Arşaluys Kayır verilen eğitime ilişkin PİRHA’ya konuştu.
“DERSİM, DEPREM BÖLGESİNDE YER ALMASINDAN DOLAYI EĞİTİM ÇALIŞMASINI BAŞLATTIK”
Eğitim çalışmalarına 2024 yılında başladıklarını ifade eden Psychology Kurdî Dergisi editörlerinden ve yazarlarından psikiyatrist Dr. Azad Dildar Günderci, “2024 yılında Adıyaman’da, Hatay’da ve Malatya’da eğitimleri gerçekleştirdik. Bu eğitimler ruh sağlığı profesyonellerine yönelik alanda, afet bölgelerinde saha çalışmaları yaparken donanımlı ve eğitimli bir şekilde bu destekleri sunabilmeleri, psikososyal destek sunabilmeleri için önemli eğitimler. Deprem bölgeleri ve afet riski olan bölgelerde de bu çalışmaların devam edilmesinin faydalı olacağını düşündük. Dersim’de deprem fay hattı üzerinde bulunan ve büyükşehirlere göre biraz daha bu eğitimlerden mahrum kalabilen ya da ulaşma konusunda zorluklar yaşayabilen bir il olduğu için Dersim’de de böyle bir eğitim programı düzenlemeyi uygun gördük. Özellikle bu tür durumlarda ruh sağlığı profesyonellerinin ve alanda çalışacak ruh sağlığı elemanlarının bu bilgilere sahip olması, kişilere, afetzedelere zarar vermeden destek sunabilmesi için çok önemli bir eğitim olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden Dersim’de bu eğitim çalışmalarını başlattık” dedi.
“TEMEL AMACIMIZ KAPASİTEYİ ARTIRMAK”
Deprem bölgelerinde psikososyal destek çalışmalarının sürdüğünü belirten Psikiyatrist Prof. Dr. Tamer Akar, “Travmayı ve afetleri genel olarak ele almaya çalışıyorum. Temel amacımız da aslında kapasiteyi geliştirmek. Bu alanda çalışan nitelikli uzman sayısını artırabilmek ve ülke genelinde bu alanda sık karşılaştığımız özellikle travma ve afet alanında sık karşılaştığımız felaketler sonrası gelişebilecek psikososyal destek çalışmalarına yardımcı olabilecek, destek olabilecek uzmanlar yaratmak ya da üretmek olduğu kadar aynı zamanda bu afetlerin önüne nasıl geçilebilir, insanı nasıl koruyabiliriz, doğayı nasıl koruyabiliriz. Ülke genelinde bu tür yeterliliği geliştirme çalışmalarına çok önem veriyoruz. 1999’dan bu yana bu bizim bir gerçeğimiz ve bu gerçeğin peşinden de hem lisans üstü eğitim programlarıyla hem sertifika programlarıyla hem de alandaki eğitim çalışmalarıyla bu gerçeğin peşinde koşmaya devam ediyoruz” diye ifade etti.
“TRAVMAYLA BAŞA ÇIKMAK, TRAVMA YARATAN BİR DÜNYA ÜRETMEKTEN VAZGEÇEREK MÜMKÜN OLACAKTIR”
‘Travma odaklı bir proje ve deprem, travmanın en önemli nedenlerinden biri’ diyen Psikiyatrist Prof. Dr. Burhanettin Kaya, “Ben daha çok depremden sonraki ilk zamanlarda kullanılabilecek bir yöntemin eğitimini anlatıyorum, travmayla başa çıkmayla ilgili. Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme denen bir terapi yaklaşımı var, bir yöntem var. O yöntemin üzerinden geliştirilmiş daha krize müdahalede, akut evrelerde, erken evrelerde ortaya çıkan o krizi çözmek üzere kullanılmasıyla ilgili bir çalışmayı burada yapıyoruz. Sadece travmaya uğramış olan birinin yaşadığı ruhsal tepkileri ortadan kaldırmak değil, travmasız bir dünya yaratmak için mücadele etmeyi de gerektiriyor açıkçası. Savaşın, şiddetin, sömürünün, baskının, kavganın, felaketlerin, depremlerin, sellerin insanı öldürmediği bir dünya yaratmak da bizim aslında travmayla başa çıkmak için kullanacağımız yollardan biri. Bugün doğal sayılan hiçbir felaket doğal değil. Deprem doğal bir felaket değildir. Afet insanın değdiği yerde oluşur. Travmayla başa çıkmak önce travma yaratan bir dünya üretmekten vazgeçmeyle mümkün olacaktır” şeklinde konuştu.
“AMACIMIZ ÇOCUKLARDA YETERLİ FARKINDALIĞI YARATMAK”
Dr. Öğretim Üyesi Hozan Saatçıoğlu, ise konuşmasında şunları dile getirdi:
“Mardin Artuklu Üniversitesi’nde çocuk ve ergen psikiyatristi olarak çalışıyorum. Burada beş günlük bir deprem, travma ve terapi yöntemleriyle ilgili bir eğitim yapılacağını öğrendiğimde ben de katılmak istedim. Çünkü bununla ilgili yapmamız gereken çok şey var. Ülkemizde her yerde depremler oluyor. Ben de çocukların depremle ilişkisini, depremin çocukluk sağlığına etkisini ve bu konuda neler yapabiliriz, nasıl terapi yöntemleri uygulayabiliriz, bununla ilgili bir günlük eğitim veriyorum. Burada bizim amacımız hem öncesinde çocukların bu konuda yeterli farkındalığını artırmak. Çocukların ruh sağlığıyla ilgili neler yapabiliriz? Hangi müdahalelerde bulunabiliriz?”
“EĞİTİMDE AFETLERDE RUHSAL SIKINTILARI ELE ALDIM”
Verilen eğitimlerin çok önemli çalışmalar olduğunu vurgulayan Psikolog Prof. Dr. Arşaluys Kayır, “Ülkemizde doğal afet yetmiyormuş gibi her evde ayrı bir travma var o yüzden ülkemizde ne kadar çok böyle işler yapılsa o kadar yararlı. Benim verdiğim eğitimde her yaş grubuna dair afetlerde ruhsal sıkıntıları ele aldım. Uygulayacağım psikodrama eylem metodunun afetlerde iyileştirici yanı var” diye konuştu.
PİRHA/DERSİM
İLGİLİ HABERLER:
-Dersim’de deprem sonrası ruh sağlığı eğitimi başlıyor-VİDEO
Yoruma kapalı.