Alevi Haber Ajansi

Dersim’de ‘Edebiyat ve Barış’ konulu panel düzenlendi-VİDEO

PİRHA-Dersim’in Hozat ilçesinde ‘Edebiyat ve Barış’ konulu panel düzenlendi. Barışın insanlığın en büyük değer arayışı ve kavgası olduğunu vurgulayan Yazar Ergin Doğru, “Biz savaşın yıkıcılığını da edebiyat sanat üzerinde gördük. Barışın niteliğinin tartışıldığı bir noktada araya amalar girdiği noktada barışı gerçekleştirebilmek çok mümkün değildir. Barış amasız, fakatsız bir duruş ve mücadele gerçekliği ister” dedi.

Dersim Araştırmaları Merkezi tarafından Dersim’in Hozat ilçesinde Hasan Saltık Kültür Merkezi’nde ‘Edebiyat ve Barış’ konulu panel düzenlendi. Panele Yazar Ergin Doğru, Şair Özgün Enver Bulut ve Şair Şenel Gökçe konuşmacı olarak katıldı. Panele DEM Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu ve çok sayıda yurttaş katıldı.

Panelden önce Dersim Araştırmaları Merkezi Yöneticisi Selman Yeşilgöz, açılış konuşması yaptı.

“BARIŞ, ÖTEKİLEŞTİRMEDEN BİR ARADA YAŞAMA KÜLTÜRÜDÜR”

İlk olarak söz alan Şair Şenel Gökçe, konuşmasında şunları ifade etti:

“Biz edebiyatçılar, savaşın vahşetini durdurmak için barışın, güzelliğin ve insanların bir arada yaşamasını besleyen o hikayeleri çoğaltmamız gerekiyor. Eğer biz insana dokunmazsak, onun hikayesini gelecek kuşaklara aktaramazsak maalesef savaşlar devam edecektir. Barış ötekileştirmeden bir arada yaşama kültürüdür. Onlar yerine biz demediğimiz sürece egemen güçlerin ekmeğine yağ sürmüş olacağız. Biz kavramına alışmak zorundayız ve öteki kavramını reddetmeliyiz. Eğer biz demesek öteki ve düşmanca tavırdan söz etmiş olacağız.”

“ARKAMIZDA ONURSAL BİR ŞEY BIRAKMAK İÇİN SAVAŞA HAYIR DİYORUZ”

Arkamızda vicdani ve onursal bir şey bırakmak için savaşa hayır dediklerini belirten Şair Özgün Enver Bulut, “Selahattin Hilav’ın ‘Entelektüeller ve eylem’ kitabında aydınların nasıl bir eylemsellik halinde olması gerektiğinden bahseder ve Bernard Russell ile Jean-Paul Sartre’yi örnek verir. Bernard Russell Vietnam Savaşına karşı çıktığı için savaşa hayır dediği için  ABD’li yöneticiler kendisini üniversiteden atarlar. Jean-Paul Sartre ise savaşa hayır dediği için kendisine verilen Nobel Edebiyat ödülünü reddeder. Yine Edward W. Said gidip İsrail-Filistin sınırında İsraillilere taş atacak kadar onurlu davranır. Ama bir başka entelektüel John Steinbeck ise Vietnam Savaşı’na bir gazeteci olarak katılır. Vietnam Savaşı’nda helikopterle gezdirilir ve ABD emperyalizmini masum olarak anlatır. John Steinbeck ile Bertrand Russell’ın tavrı birbirine tezat” dedi.

“SAVAŞIN YIKICILIĞINI EDEBİYAT ÜZERİNDE GÖRDÜK”

Barışın insanlığın en büyük değer arayışı ve kavgası olduğunu vurgulayan Yazar Ergin Doğru, “Bu coğrafya çok büyük acılar çekti. Çektiğimiz bu acıların karşılığında eşit, özgür bir geleceği yeniden inşa edebilme noktasında barış sihirli bir sözcük olarak her zaman gündemimizde, yüreğimizde ve dilimizdeydi. Bütün dünyada olduğu gibi bu coğrafyada da barış sonsuza kadar kalıcılaştırılacak bir kavram olarak var edilmeli, yaşatılmalıdır. Çünkü biz savaş gerçekliğini iliklerimize kadar yaşadık. Savaş yıkım, acı, yoksulluk ve sürgün demek. Şimdi bunların olmaması için karşısına koyacağımız şeyse elbette barış oluyor. Ama savaş barış diyalekliği tarih boyunca akan bir gerçeklik olarak yaşamına karşısında yer edinirken edebiyatın da sanatın da en temel konusu olarak hep var ola gelmiştir. Biz savaşın yıkıcılığını da edebiyat sanat üzerinde gördük. En güzel barış şiirlerini, en güzel barış şarkılarını da yine sanatın gücüyle yüreklerimizde hissettik. Elbette bu ülkede barışın bir ihtiyaç olduğunu ve bir gereklilik olduğu noktasında hepimiz hemfikiriz. Barışın niteliğinin tartışıldığı bir noktada araya amalar girdiği noktada barışı gerçekleştirebilmek çok mümkün değildir. Barış amasız, fakatsız bir duruş ve mücadele gerçekliği ister. Barışı gerçekleştirebilmek kesintisiz bir mücadelenin sürdürülebilmesiyle mümkündür” diye konuştu.

“SAVAŞ SÜRECİNDE SANATÇILAR EN FAZLA BEDELİ ÖDEYENLER OLMUŞTUR”

Panelistlerin ardından söz alan DEM Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu da konuşmasında şunları ifade etti:

“Savaş sürecinin topraklarımızda yarattığı çok ciddi tahribatlar var. Coğrafyamızda pek çok yazar ve şair var. Bu çok önemli ama halen sanatımız tamamlanmamış. Çünkü bu inkârcı zihniyetin, faşizmin bizim dilimize de ket vurduğu, edebiyatta daha cesaretli davranmamızın da önüne geçtiği bir şeyi yaşattı bize. Savaş süreçlerinde sanatçılar belki de en fazla bedeli ödeyenler olmuştur. Topraklarımızda barış inşa edilmeye çalışılıyor ancak barış mücadelesi gerçekten zorlu bir mücadeledir. Onun için barış ancak şiddeti doğuran sebeplerin ortadan kalkmasıyla gerçekleşebilecek bir şeydir.”

Konuşmaların ardından sanatçılar Hüseyin Hışım ve Ali İhsan Doğan’ın müzik dinletisiyle sona erdi.

PİRHA/DERSİM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.