PİRHA- Toplumun aydınlatılmasında ve haberin doğru temelde aktarılmasında medyanın bir ayna görevi gördüğünü belirten Gazeteci Yazar Hüseyin Aykol, “Savaşın sonlanması ile birlikte savaştan nemalanan bazı kesimlerin işlerini kaybetme telaşına düştüklerinden, savaşın devam etmesi için basın yoluyla barış masasını devirmeye çalışıyorlar” dedi.
Gazeteci Yazar Hüseyin Aykol , Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nde barış gazeteciliği, medyanın dili ve sürece dair nasıl bir dil kurulmalı konusu üzerine PİRHA’ya değerlendirmelerde bulundu.
“BARIŞ SÜRECİNDE HABERLERİN DOĞRU AKTARILMASI ÇOK ÖNEMLİ”
Toplumun aydınlatılmasında haberin doğru temelde aktarılmasında medyanın bir ayna olduğunu belirten Gazeteci Yazar Hüseyin Aykol, “Düşünün Türkiye’de şu anda yüzyılı geçen bir cumhuriyet var ve bu cumhuriyette iki tane düşman vardır. Birisi komünistler, solcular, ikincisi ise bölücüler yani Kürtler” dedi.
“KIRK YILDIR ÇOK ACILAR ÇEKİLDİ ÇOK BEDELLER ÖDENDİ”
40 yıldır yok edilememiş bir örgütün gelinen noktada kendisini fesih etmesinin çok önemli bir gelişme dolduğunu söyleyen Aykol, “PKK, ‘Ben artık savaşmak istemiyorum ve bu olayı barışçı şekilde bitirelim. Gelin birlikte bundan sonra Kürtler ve Türkler olarak birlikte bu ülkeyi kalkındıralım’ diyor” diye belirtti.
“SAVAŞIN BİTMESİNİ İSTEMEYEN SAVAŞTAN BESLENENLER İŞLERİNİN BİTMESİ TELAŞINA DÜŞTÜLER”
Savaştan nemalanan kesimlerin olduğunu vurgulayan Aykol, “PKK’ye küfrederek, ona karşı her türlü ideolojik saldırıda bulunan insanlar kendilerini belli bir medyada uzman olarak görüyorlar ve iş buluyorlar. Televizyonlarda görüş sunan insanlar haline gelmişler. Böyle bir pazar var. Savaşın sonlanması ile birlikte savaştan nemalanan bu kesimler, işlerini kaybetme telaşına düştüler. Bu insanlar öncelikle işlerini kaybedeceklerini, kendilerini tırnak içinde önemli insan olarak görenler, savaşın sonlanması ile birlikte artık kendisine başvurulmayacağını düşünüp bu savaşın devam etmesini istiyorlar” dedi.
“SAVAŞIN BİTMESİNE EN ÇOK ULUSALCI KESİMLER KARŞI ÇIKIYOR”
Görüşüne başvurulan bu tür kesimlerin içerisinde çoğunlukla ulusalcı kesimlerin olduğuna işaret eden Aykol, “Şu anda en güçlü ses onlardan çıkıyor. Sözcü televizyondakiler, Halk TV’dekiler, Sözcü Gazetesi, yeni yayına başlayan Nefes Gazetesi, Cumhuriyet Gazetesi, Tele1’deki bazı arkadaşlar bunun bororzanlığını yapıyorlar. Esasen şu andaki mevcut AKP, MHP iktidarından mustaripler ve bu iktidarın düşüp yerine altılı masa gibi bir iktidar olmasını istiyorlar” diye konuştu.
” SAVAŞTAN YANA OLAN KESİMLER AŞAĞILAYICI DİL KULLANARAK SÜRECİ SABOTE ETMEK İSTİYORLAR”
Bu kesimlerin ısrarla başta Abdullah Öcalan’ı kışkırtan ve aşağılayan sıfatlarla barış masasını devirmeye çalıştıklarını belirten Aykol, şunları dile getirdi:
“O bakımdan yapılan şey yanlış. Kendileri ne diyorlar? İşte tamam biz PKK’nin silah bırakmasından hoşnutuz. Bu savaşın bitiyor olmasına kim hayır diyebilir? Hayır demiyorsun ama televizyonlarda yaptığınız yorumlarla, kullandığınız sıfatlarla hem AKP’yi kışkırtıyorsunuz. İşte PKK ile masaya oturulmaz. PKK’ye taviz mi vereceksiniz? PKK zaten işte yenilmişti. Siz işte şunu yapacaksınız, bunu yapacaksınız şeklinde hem AKP’nin tabanını kışkırtıyorlar hem de Kürt halkına hakaretlerini sürdürüyorlar. Aslında Öcalan’na hakaretlerini sürdürerek bu savaşın devam etmesini istiyorlar ama sorduğumuzda da hayır diyorlar.”
“SOSYALİST VE KÜRT MEDYASI HER ZAMAN SIFATSIZ HABER YAPMAYA ÖZEN GÖSTERDİLER”
Solcular, sosyalistler, Kürt halkının haber kaynakları, gazeteleri ve medyası bu anlamda mümkün oldukça sıfatsız olarak haber yapmaya özen gösterdiğinin altını çizen Aykol, “Biz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önüne özellikle yayın organlarımızda herhangi sıfat eklemeyiz. Özellikle bu savaşı devam etmesini isteyen kesimler bunu bu şekilde devam ettiriyorlar ama bu çok kötüdür. Gerçekten bir barış masası kurulmuştur. Bu süreç ilk çözüm sürecinden başka bir şekilde gelişiyor ve ilk defa açık bir şekilde Meclis’te kurulan komisyon tarafından bunlar tartışılacak. Ama karşınızdaki insanları rencide edecek şekilde sıfatlarla haberler yapılmasının barış masasını devirmek istediğiniz anlamına gelir. Yazıktır, günahtır” şeklinde ifade etti.
“MEDYA HALKLARIN BİRBİRLERİNE YAKLAŞIMINDA SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE GÖREV ÜSTLENMELİ”
Gazeteci Yazar Hüseyin Aykol, konuşmasının devamında şunları belirtti:
“Aslında halkın, halkların birbirine yaklaşımında ve sorunların ortaklaşılmasında haberler yapmak, haberlerde öyle sıfatlar kullanmak. Şimdi biz bunu yapmaya çalışıyoruz. Mesela Kürt tarafı batıda bir yangın olduğunda bu yangının söndürülmesi ve yapanların cezalandırılması konusunda haberler yaparken Kürdistan’da yanan ormanlar, kesilen ağaçlar konusunda, hala batı tarafında böyle samimi anlamda bunun yanlış olduğunu söyleme, o yönde haber yapma konusunda bir şey yok.
MECİS’TE KURULAN KOMİSYONUN YÜRÜTECEĞİ ÇALIŞMALAR ÇOK ÖNEMLİ
Bu birdenbire olmayacak. Komisyon belli bir sonuç çıkarıp bazı yasaların çıkarılmasına vesile olsa bile bugünden yarına bu halkların birlikte bir arada birbirini severek, birbirine saygı duyarak yaşama olayına bizim ulaşmamız gerçekten on yıllar alacak.”
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.