PİRHA- 30 yıllık tutukluluğunun ardından memleketi Dersim’e gelen Fikret Ataş; buradaki kültürün, dilin, geleneğin ayrı bir özgünlüğü olduğunu dile getirerek, “Bu özgünlük şu an yok olma tehlikesi ile karşı karşıya fakat yeni süreçte bu tehlikenin giderilmesine dair bir umudum var” dedi.
İzmir Buca’da bulunan Kırıklar 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu olan Fikret Ataş (55), 30 yıl 9 aylık tutsaklığın ardından tahliye oldu. Ataş’ı memleketi Dersim’de ailesi, DEM Parti il yöneticileri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Dersim Şubesi, Dersim Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma Derneği yöneticileri karşıladı.
PİRHA’ya konuşan Fikret Ataş, “Uzun yıllar sonra Dersim’de olmak hem heyecan verici hem de hüzünlü. Her iki duyguyu da bir arada yaşamak kolay olmuyor. Dersim’in inanç, kültür ve dil anlamında ayrı bir önemi var. Yok olmayla karşı karşılayan bir köklü kültür ve inancın, yeni örgütlenme ve yeni demokrasi, özgürlük çalışma döneminde canlılık kazanacağına inanıyorum” dedi.
“YENİ SÜREÇ, KÜLTÜRÜMÜZ İÇİN UMUTTUR”
Dersim’in çeşitli politikalar sebebiyle olumsuz anlamda değişime uğradığını söyleyen Ataş, “Aynı rüzgar aynı his var burada fakat boşaltılan köylerle, doğayı tahrip eden barajlarla viraneye çevrilmiş bir hali de var. Öte yandan burayı koruyan değerler de var. Yeni süreç, varlığını kabul ettirmiştir. Bu sürecin eskiye yeni bir canlılık katacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Dersim’in kültürünün, dilinin, geleneğinin ayrı bir önemi ve özgünlüğü olduğunu dile getiren Ataş, bu özgünlüğün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, “Yeni süreçte bu tehlikenin yok edilmesine dair bir umudum var” diye konuştu.
PİRHA/ DERSİM
Yoruma kapalı.