PİRHA- DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Adalet Kaya, PKK’nin aldığı 12. Kongre kararı ilgili olarak, “Çok kıymetli, bunu ilmek ilmek örmek hepimizin boynunun borcu” diye konuştu. DEM Parti Urfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan ise, bu kararla birlikte herkese bir iş düşüyor diyerek, “Türkiye’nin demokratikleşebilmesi için, Kürt sorunun demokratik yollarla çözülebilmesi için herkesin kendi bulunduğu yerden buna dair mücadelesini sürdürmesi, sözünü kurması gerekiyor” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla toplanan PKK’nin 12. Kongresi’nin ardından ‘çalışmaları sonlandırdık’ kararıyla birlikte sürecek olan gelişmelere dair Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır Milletvekili Adalet Kaya ve DEM Parti Milletvekili Urfa Dilan Kunt Ayan PİRHA’ya konuştu.
“TOPLUMUN BEKLENTİLERİNE CEVAP VERECEK BİR SİYASET AÇIĞA ÇIKARMANIN ZAMANI GELDİ”
DEM Parti Milletvekili Adalet Kaya, kongre kararıyla birlikte sürecin farklı bir boyuta taşındığını ifade etti. Kaya, PKK’nin açıklamış olduğu kararla ilgili olarak şunları söyledi:
“Tabii 50 yıllık bir mücadele tarihi söz konusu. Aslında her şey şimdi başlıyor diyebiliriz, başka bir boyutta ve başka alanlar açısından. Tabii ki tam da şimdi siyaset yapmaya başlayacağız hep beraber. Çatışmanın olduğu dönemlerde siyaset her zaman ne yazık ki çatışmanın, savaşın gölgesinde ilerler ama şimdi hem demokrasi açısından hem de siyaset açısından tam da toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak toplumun beklentilerine cevap verecek bir siyaset açığa çıkarmanın zamanının geldiğini gösteriyor. Bunun için de tabii ki demokratikleşmeyi, demokratik toplumu inşa edecek bir çalışma yürütmek gerekiyor. Hepimizin üzerine çok görev düşüyor.“
“DEVLET KANADINA DÜŞEN BİRTAKIM GÖREVLER VAR”
Toplumun bütün ihtiyaçlarını karşılayacak siyasi adımların atılmasının önemine dikkat çeken Kaya, “Hepimizin daha çok emek ver vermesi, çabalaması gerekiyor. Siyasi ve hukuki zeminin oluşması açısından da tabii ki devlet kanadına düşen birtakım görevler var. Bunların da gerçekleşmesi gerekiyor, bu zeminin daha güçlü ilerleyebilmesi için. Kürdistan’daki her ailenin, her bireyin hayatına değmiş bir mücadeleden bahsediyoruz. O nedenle çok önemli ve bu mücadeleyi barışla taçlandırmak toplumun bütün beklentilerini karşılayarak yıllardır uğradığı haksızlığı onaracak bir şekilde yürütmek çok önemli. Hepimizin çok çalışması gerekiyor” diye ifade etti.
“SAYIN ÖCALAN’IN SİRAYET ETTİRDİĞİ GÜCÜ BİR KEZ DAHA GÖRMÜŞ OLDUK”
27 Şubat’taki çağrıyla birlikte PKK Önderi Öcalan’ın soruna yaklaşımındaki ciddiyetini bir kez daha görülebildiğini söyleyen DEM Parti Urfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, “PKK’nin Sayın Öcalan’ın bu yönlü çağrısının kudretini, Sayın Öcalan’ın bu alandaki gücünü, Sayın Öcalan’ın aslında sirayet ettirdiği gücünü bir kez daha görmüş olduk. Çünkü 50 yıllık bir örgütün böylesi bir süreçte böyle kolay kolay toplanamayacak böylesi bir süreçte, kongreye dair, Sayın Öcalan’ın çağrısına dair hamleler yapabilmesi kolay değildi ama gördük ki çok kısa bir süre içerisinde, devam eden saldırılara rağmen bu çağrıya karşılık vermesi bir kere muazzam bir güçle karşılanması gerekiyor. Muazzam bir bakışla buna bakmak gerekiyor. Neden diyoruz? Eğer bir barış konuşulacaksa, eğer bir demokratik toplum konuşulacaksa bunun asli muhatabı Sayın Öcalan’dır diyorduk” ifadesinde bulundu.
ORTAK BİR YAŞAMDAN BAHSEDİLECEKSE YASALARIN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR
Türkiye’de yeni bir demokrasiyi kurmak için birçok kişiye görevler düştüğünü, mevcut yasaların, antidemokratik kararların değişmesi gerektiğine dikkat çeken Kunt Ayan, “Şuna çok inanıyoruz ki biz yeni bir değişim dönüşümle aslında 100 yıldır Kürt halkının, barış ve demokratik toplum çağrısının karşılık bulması gerektiğine çok inanıyoruz. Yani bu çağrının aslında amacı da buydu, kongrenin de belki almış olduğu kararlarla buna dair bir noktaya evrileceğini de görebiliyoruz. Bu saatten sonra bu çağrının gerekliliğini ve PKK’nin vermiş olduğu alacağı kararlarla birlikte aslında her bir bireye iş ve yük düşüyor. Nedir bu? Türkiye’nin demokratikleşebilmesi için, Kürt sorunun demokratik yollarla çözülebilmesi için herkesin kendi bulunduğu yerden buna dair mücadelesini sürdürmek buna dair sözünü kurması gerekiyor. En büyük iş de kime düşüyor? Elbette ki siyasi alana, parlamentoya, meclise ve sivil topluma düşüyor. Çünkü eğer biz bir demokrasiden bahsedeceksek, eğer biz ortak bir yaşamdan bahsedeceksek elbette ki bunun önünde engel olan tüm yasaların değişmesi gerekiyor. Türkiye’de bulunan mevcut uygulanmayan yasaların uygulanması antidemokratik olan yasaların ise meclis zemininde değiştirilmesi gerekiyor” diye ifade etti.
“MECLİSİN MİSYONUNU YERİNE GETİRMESİ GEREKİYOR”
Kunt Ayan, yaptığı açıklamada Meclis’in görev ve misyonunu hatırlatarak şunları kaydetti:
“Elbette ki biz DEM Parti olarak bulunduğumuz her yerde bu çağrıyı sahiplendiğimizi, bu çağrıya denk düşecek eylem, etkinlik ve hamleleri yapacağımıza dair saha pratiğimizde bunu ortaya koyduk. Bu saatten sonra da daha güçlü bir şekilde daha ilkesel ve aslında ortaya konmuş olan paradigmanın değişim dönüşüm paradigmasına uygun düşecek şekilde çalışmalarımızı yürüteceğiz. Bunların en başında ne geliyor? Elbette ki meclisin kendi görevi misyonunu yerine getirmesi gerekiyor ve Meclis’te de bir an önce antidemokratik uygulamalarla birlikte Türkiye’de yer alan antidemokratik kanunların değiştirilmesi için mücadele edeceğiz.”
Kamber YILDIZ/ADIYAMAN
Yoruma kapalı.