PİRHA- Ankara Emek ve Demokrasi Platformu, Kürtçe şarkı söyleyip halay çeken yurttaşların tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Sürekli olarak ‘Türk Kürt kardeştir’ edebiyatı yapan iktidar, Kürdün diline, kültürüne, halayına saldırmakta, tabelaların ve uyarı yazılarının Kürtçe olmasına dahi tahammül edememektedir” denildi.
Ankara Emek ve Demokrasi Platformu, Kürtçeye yönelik saldırılara karşı, “Irkçı ve asimilasyoncu politikalara geçit yok” diyerek basın açıklaması yaptı.
Sakarya Caddesi’nde yapılan açıklamada, ” Irkçı ve asimilasyoncu politikalara geçit yok” yazılı pankart açılırken “Faşizme karşı omuz omuza”, “ ana dilimiz onurumuzdur” sloganı atıldı.
Platform adına açıklama metnini, Ankara İl Eş Başkanı Fatin Kanat okudu.
“KÜRTÇE ‘ÖNCE YAYA/PEŞİ PEYA’ YAZILARININ SİLİNMESİ İÇİN VALİLİKLERE TALİMAT YAĞDIRIYORLAR”
Son haftalarda Kürtçe müzik dinlediği ve halay çektiği için, birçok kentte yüze yakın kişi gözaltına alındı, yirmiden fazla kişi ise tutuklandığını hatırlatan Fatin Kanat, “Son olarak bugün sabah saatlerinde, Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde, aynı gerekçelerle 7 kişi gözaltına alınmıştır. Sürekli olarak ‘Türk Kürt kardeştir’ edebiyatı yapan iktidar, Kürdün diline, kültürüne, halayına saldırmakta, tabelaların ve uyarı yazılarının Kürtçe olmasına dahi tahammül edememektedir.
Lafa gelince ‘Kürtler bizim eşit yurttaşlarımızdır’ demekten geri durmayanlar, Kürdün türküsüne, halayına dönük saldırılara ve peş peşe yapılan gözaltılara ses çıkarmak şöyle dursun, el birliğiyle yaya geçitlerindeki Kürtçe ‘Önce Yaya/Peşi Peya’ yazılarının silinmesi için valiliklere talimat yağdırıyorlar” dedi.
“BU TUTUM, ZATEN SANCILI OLAN COĞRAFYAMIZA YENİ NEFRET TOHUMLARI EKMEK DEMEKTİR”
“Halaya durun ki, birlikte horona durmanın, birlikte zeybek oynamanın kıymeti olsun” diyen Kanat şunları ekledi:
“Eşit yurttaş deyin, kardeş deyin ama kardeşinizin dili olmasın, rengi olmasın, türküsü olmasın, biz ne dersek papağan gibi onu tekrar etsin istiyorsunuz. İktidarı kalın çizgilerle uyarıyoruz. Aklınızı başınıza alın. Bu tutum, zaten sancılı olan coğrafyamıza yeni nefret tohumları ekmek demektir. Düşmanlıkları ortadan kaldırmak yerine daha da büyütmek ve içinden çıkılmaz hale getirmek demektir.
Dört bir yanı ateşlerle sarılı olan bu coğrafyada, olası bir barışın, huzurun önemi büyük. Bununu yolu da gerçek kardeşliğin ve gerçek eşit yurttaşlığın önündeki engelleri bir bir kaldırmak, kendinde hak gördüğün her şeyin yurttaş olan herkesin hakkı olduğunu bilince çıkarmaktır.
“HALAYDAN KORKMAYIN, BİRLİKTE HALAYA DURUN”
“Halaydan korkmayın, birlikte halaya durun. Halaya durun ki, birlikte horona durmanın, birlikte zeybek oynamanın kıymeti olsun.
Ama ne yazık ki mevcut hal her şeyin daha da kötüleştiği bir gidişata denk düşmektedir. Mevcut iktidar pratiği, adeta her gün yeni kötülükler saçan bir şekle bürünmüştür. Bu yüzden hızla tükenmekte, gitgide erimekte, tüm toplumu içine çektiği kriz derinleştirmektedir. Her geçen gün hukukun ve insan haklarının daha fazla yok sayıldığı, bir gün öncesine göre daha fazla kadının öldürüldüğü, işkencenin normalleştiği, çetelerin ve mafyaların cirit attığı, gençlerin, işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin geçinmekte daha da zorlandığı bir ülke hali, içler acısı bir haldir.”
“TUTUKLANANLARIN DERHAL SERBEST BIRAKILMASINI TALEP EDİYORUZ”
Ana dilde konuşma hakkının suç teşkil etmeyeceğini belirten Kanat “Bu halden çıkış, Kürtlerin diline ve kültürüne saldırmakla olmaz. İnanç düşmanlığı yapmakla ve savaşı daha da körüklemekle olmaz. Yoksulu, emekliyi, dar gelirliyi inim inim inleten politikalarla olmaz. Tüm türler ve canlılar için ses çıkaran herkese şiddet göstermekle, katliam yasaları çıkarmakla olmaz.
Biz buradan, en basit insan hakkı olan ‘anadilde konuşma hakkı’nın suç teşkil etmeyeceğini belirtiyor, Kürtçe müzik ve halay gerekçesiyle tutuklananların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Dilimize de kültürümüze de halaylarımıza da dokunamazsınız!” diye ekledi.
Polis, açıklamanın ardından kitlenin halay çekerek gözaltıları protesto etmesine izin vermedi.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.