PİRHA- Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye başlattığı askeri operasyonu değerlendiren Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek, “Alevi kurumları olarak gerek tezkereye evet diyen, gerekse savaş çığırtkanlığı yapan kim olursa olsun rızalık vermiyoruz” dedi.
TSK ve ÖSO’nun Fırat’ın doğusunda gerçekleştirdiği operasyona dair açıklamada bulunan Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek halkları ayrıştıran, karşı karşıya getiren, düşmanlaştıran ve insanlık vicdanında onarılmaz yaralar açan politikalardan derhal vazgeçilmesi çağrısında bulunarak, sorunların diyalog ve barışçıl yöntemlerle çözümü konusunda ısrarcı olduklarını ifade etti.
Kürtler ve demokrasi güçlerinin iktidara karşı takındığı siyasal tutum ile birlikte Kürt sorununun çözümündeki tıkanmanın operasyonların asıl nedeni olduğunu kaydeden Kırmızıçiçek, Alevi kurumları olarak bu savaşa rızalık vermediklerinin altını çizdi.
“SAVAŞ CİNAYETTİR, REDDEDİYORUZ”
Kırmızıçiçek, Alevi kurumları olarak savaşları reddettiklerini, sorunların diyalog ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi konusunda ısrarcı olduklarını kaydederek, “Harde Dewreş, Raye Haq- Hak yol talip ve pirleri, Alevi kurumları, inanç merkezleri ve Alevi toplumu olarak inancımız gereği insanı merkezine koyan, sevgi, barış, doğaya saygı, hoşgörü ve hakikat yoluna niyaz olup ikrar vermişizdir. İnsanlığın temel evrensel değerleri olan adalet, özgürlük ve eşitlik ilkelerinin temel dayanağı olan barış olmazsa olmazımızdır. Açlık, yoksulluk, kan, gözyaşı yaratan savaşları dün olduğu gibi bu günde reddediyoruz. Savaş cinayettir. Sorunların diyalog ve barışçıl yöntemlerle çözümü konusunda ısrarcıyız. Halkları ayrıştıran, karşı karşıya getiren, düşmanlaştıran, çatıştıran, insanlık hafıza ve vicdanında derin onarılmaz yaralar açan politikalardan derhal vazgeçilmelidir” dedi.
“KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNDE TIKANMIŞLIĞIN SONUCU”
“İŞİD türevi radikal dinci, selefi örgütlerin bu bölgede yaşayan o toprakların asıl sahipleri olan Kürtler ve Alevilerin yerleşim yerlerine malına mülküne canına kastediyor olmaları kabul edilemez” diyen Kırmızıçiçek, bölgede yaşananların insan vicdanını kanatır nitelikte olduğunu dile getirdi. Kırmızıçiçek şunlara dikkat çekti:
“Suriye’nin kuzeyinde ve doğu bölgesinde yaşananlar insanlığın vicdanını kanatır niteliktedir. İki yüz yıllık Kürt sorununa klasik devlet mantığıyla yaklaşma kolaycılığına sarılıp halklar arasında onarılmaz, geri dönüşü olmayan ve tarihte utançla anılacak uygulamalardan vazgeçilmelidir. İŞİD türevi radikal dinci, selefi örgütlerin bu bölgede yaşayan o toprakların asıl sahipleri olan Kürtler ve Alevilerin yerleşim yerlerine malına mülküne canına kast ediyor olmaları kabul edilemez. Bütün dünyayı karşısına alarak Suriye’ye girmesi Türkiye’nin Kürt sorununun çözümünde ve demokratikleşme meselesinde tıkanmışlığının sonucudur.Başlatılan bu operasyonun asıl nedeni iç siyaseti dizayn etmek iktidar karşısındaki siyasi ittifakları dağıtmak, yeni milli ittifaklara kapı aralamaktır.”
“HALKLARIN BİRLİKTE YAŞAMA İRADESİ DİNAMİTLENİYOR”
Kırmızıçiçek, Kürtlerin uzun zamandır iktidara karşı muhalefet partileri ile geliştirdiği ittifak ve son yapılan yerel seçimler de dahil iktidara karşı takındığı siyasal tutumun iktidara kaybetme korkusunu tattırdığını ve dengeleri değiştirdiğinin altını çizdi. Savaşa karşı barışı savunduklarını sözlerine ekleyen Kırmızıçiçek son olarak şunları kaydetti:
“Türkiye’de Kürtlerin ve demokrasi güçlerinin iktidara karşı takındığı siyasal tutum bu operasyonun temel nedenidir. Günü kurtarma ve kısa vadeli iktidar hesapları uğruna halkların birlikte yaşam iradesi adeta dinamitlenmektedir. Alevi kurumları olarak gerek tezkereye evet diyen gerekse savaş çığırtkanlığı yapan kim olursa olsun rızalık vermiyoruz. Ölen çocukların, gençlerin, sivil halkın vebali onların boynundadır.Halkların eşitliğine dayalı onurlu toplumsal bir barış istiyoruz. Egemenlerin iktidarları uğruna başlattıkları savaşlar halklara yoksulluk, yıkım, acı ve gözyaşı olarak döner. İnsanlık tarihi buna tanıktır. Bu nedenle savaşa karşı barışı savunalım. Barış için sesimizi daha güçlü yükseltelim. İnanıyoruz ki Hak ,Xızır, Düzgün Baba zulme uğrayan mazlum halkların yanındadır.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.