Emine Bulut’un, eski eşi tarafından katledilmesinin ardından birçok ilde kadın cinayetlerine tepki için yurttaşlar sokağa çıktı.
Kırıkkale’de, Emine Bulut’un 4 yıl önce boşandığı eşi Fedai Baran tarafından 10 yaşındaki çocuğunun gözü önünde bıçaklanarak katledilmesinin ardından kadın cinayetlerine tepkiler artıyor. Sosyal medyada gün boyu tepkilerin dile getirildiği vahşete karşı farklı illerde sokağa çıkıldı.
TEKİRDAĞ – ÇORLU
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde kadınlar cinayetlere tepki için sokaktaydı. Çorlu Kadın Platformu tarafından Heykel Meydanı’nda bir basın açıklaması yapıldı.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Artık bir kişi daha eksilmeyeceğiz. Öfkemizle, hıncımızla kadın düşmanı politikalarına karşı duracağız. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız, nakafa hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz, kadınların can simidi olan Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Yasasından taviz vermeyeceğiz. Kadınların bu ülkede can güvenliği sorunu varken bizler yaşam hakkımız için sokakta, adliye koridorlarında olmaya devam edeceğiz. ‘Asla yalnız yürümeyeceksin’, ‘Ölmek İstemiyoruz’, ‘Bir kişi daha eksilmeyeceğiz’ diyerek kadın dayanışmasını ve mücadelemizi yükselteceğiz.”
İSTANBUL – KADIKÖY
İstanbul Kadıköy’ de cinayetlere tepki için Mehmet Ayvalıtaş Parkı’nda buluşan kadınlar, buradan Moda’ya yürüdü. HDP İzmir Milletvekilleri Serpil Kemalbay ve Oya Ersoy’un da katıldığı yürüyüşte sık sık “Erkek vuruyor, devlet koruyor”, “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” sloganları atıldı.
Moda’ya yapılın yürüyüşün ardından burada bir basın açıklaması yapıldı. Kadınlar Birlikte Güçlü’nün açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Biz kadınlar yaşamak istiyoruz! Şiddetin, tacizin; ölüm tehditlerinin ve baskıların olmadığı eşit ve özgür bir hayatı istiyoruz! Son 3 günde: Ağrı’da Emine Nuyan’ı ayrı yaşadığı kocası Özkan Nuyan ‘gel, boşanmayı kabul ediyorum’ diye kandırarak buluşmaya çağırdı ve öldürdü. Konya’da uzaklaştırma kararı almış olan Tuba Erkol’u çocuklarının önünde 20 kere bıçaklayarak öldüren kocası ‘pişman mısın?’ sorusuna ‘namus için pişman mı olunur?’ dedi. Kırıkkale’de Emine Bulut boşandığı kocası tarafından kızının önünde öldürüldü, geriye Emine’nin ‘ölmek istemiyorum’ sözleri kaldı.
Hiçbir kadın ölmek, şiddete, tacize, tecavüze maruz bırakılmak istemiyor. İşte tam da bu yüzden erkek şiddetini önleyen yasalara, 6284 sayılı kanuna, İstanbul Sözleşmesi’ne, kadınları koruyan mekanizmalara ihtiyacımız var. Ama her gün hayatlarımızı dar eden bu şiddete rağmen bir de haklarımız ellerimizden alınmak isteniyor. Kadınlar boşan(a)masın diye ‘zorunlu arabuluculuk’ getiriliyor, şiddet uygulayan erkek ‘evden uzaklaştırılmasın ki canı sıkılmasın’ deniyor, ‘İstanbul Sözleşmesi feshedilsin’ sesleri yükseliyor. Bu gibi sözler şiddetin, kadın cinayetlerinin ortağı! Üstüne üstlük metrobüsteki tacizci Fatih Özdemir gibileri, cinsel istismarcılar, katiller serbest bırakılırken kendini savunmak zorunda kalan kadınlar cezalandırılıyor… Biz failleri aklayan, şiddeti önleyici mekanizmaları uygulamayan, tam tersine şiddetten yine kadınları ‘suçlu bulan’ düzene isyan ediyoruz! İsyanımız hayatımız için!”
İSTANBUL – AVCILAR
İstanbul’un Avcılar ilçesinde Kent Konseyi çağrısıyla Havuzlar Meydanı’nda bir araya gelen demokratik kitle örgütü temsilcileri, kadın cinayetlerine tepki gösterdi. CHP Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin de katıldığı eylemde bir basın açıklaması okundu.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Sabah saatlerinde sosyal medya hesaplarına bir kadının, bir çocuğun çığlıkları düştü. Çocuğunun gözünün önünde öldürülen Emine Bulut’un görüntüleri ise her yerde… Kimse bu cinayetten kendini aklayamaz: Kadın katillerine indirim uygulayanlar, haklarımıza saldıranlar, Emine’nin cinayetine ortaktır. Boşanmaları engellemeye çalışan, boşanan kadınları ‘ahlaksız hayatlar yaşamakla’ suçlayan, nafakayı kaldırmaya çalışan, 6284 sayılı Koruma Yasası ile alınan koruma kararlarını kadınların suistimal ettiğini söyleyen, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilelim diyen siyasal iktidar ve onların yanındakiler duydunuz mu Emine’nin çığlıklarını?
İktidarın kadınlara çizdiği muhafazakar sınırlar nedeniyle öldürüldü Emine Bulut. Hükümet, ‘Bu ülkede kadınların öldürülmesine izin vermeyiz, yasaları güçlendiririz, bir kadının burnu kanasa devlet onu oradan alır, güvenli bir yere yerleştirir ve asla erkeği haklı görmez’ demediği için, bu ülkede her gün kadınlar öldürülüyor. Siyasi iktidarın 18 yıldır söylediği aile, ailenin kutsallığı, aileleri koruma siyaseti kadınların ölümü demek. Bunu bugün Türkiye bir kez daha gördü.
Emine’nin ölümü ile ilgili haberler sosyal medyada yer aldıktan sonra ‘cani eski koca’, ‘cezasını bulacak’, ‘yargılanacak’, ‘erkeklik bu değil…’ gibi sözler yükselmeye başladı bile… Bunlara bizim karnımız tok. Bu bir cani adam cinayeti değil, sinirlerine hakim olamamış ruh hastası bir adamın yaptığı münferit bir cinayet ise hiç değil. Devletin kadınları ısrarla sıkıştırdığı şiddet cenderesinin sonuçları bunlar.
O yüzden şimdi siyasal iktidarın bütün temsilcileri susun, tek bir kelime bile etmeyin. Söyleyeceklerinizi biliyoruz ve artık o sözleri duymaya tahammülümüz kalmadı. Biz kadınlar, bugün Emine’nin, kız kardeşimizin yasını tutuyoruz. Tıpkı diğer kadın cinayetlerinde olduğu gibi susmayacağız. Emine’nin ‘ölmek istemiyorum’ diyen çığlıkları kulaklarımızda, yaşam hakkımızı savunacağız. Nafaka ile ilgili değişiklik yapmanıza izin vermeyeceğiz, 6284 sayılı yasaya dokunamayacaksınız, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenize engel olacağız. Aile içinde çizdiğiniz o sınırda yaşamayı kabul etmeyeceğiz.
ANKARA
Ankara Kadın Platfromu, yaptığı eylemle kadın cinayetlerine tepki gösterdi. Kuğulu Park’ta bir araya gelen kadınlar, burada bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Öfkeliyiz, kızgınız, üzgünüz. Emine’nin ölümüne neden olanları bildiğimiz için ama en çok. Kadınların şiddete uğradığı, cinayetlerin hiç hız kesmediği bu ülkede, kadınlara ısrarla ‘boşanmayacaksınız’ denildiği için öldürüldü. Dünyanın en normal şeylerinden biri olan boşanmak bu ülkede aile üzerinden inşa edilen politikalar nedeniyle adeta suçmuş gibi konuşuluyor. Boşanan kadınları sapkın hayatlar yaşamakla suçlayan, boşanmaları ne pahasına engellemek için Meclis’te komisyonlar kuran, aileleri parçalatmayacağız diye dört bir yerden açıklamalar yaptıran, nafakayı kaldırmak için yasa hazırlıkları yapan, şiddete ilişkin koruma kararları almamızı sağlayan 6284 sayılı yasayı kaldırmak isteyen, İstanbul Sözleşmesi’nden devletin imzasını çekmesi için uğraşan siyasal iktidar Emine Bulut’un ölümünün sorumlusudur.
MERSİN
Mersin Kadın Platformu da kadın cinayetlerine tepki göstermek için sokağa çıktı. Pozcu İş Bankası önünde toplanan kadınlar, burada “Kadın cinayetleri politiktir”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” ve “Emine Bulut isyanımızdır” sloganı attı.
Yapılan basın açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi:
“Bu ülkede kadın katliamı var. Bu ülkede kadınlar erkekler tarafından her gün, herkesin gözleri önünde sistemli olarak öldürüyor. Ama kadınlar ölmek istemiyor! Bizler yaşamı istiyoruz! Emine Bulut hepimizin gözleri önünde öldü. Son sözü ‘ölmek istemiyorum’du. Bir kadın katledilirken son sözü ‘ölmek istemiyorum’ ise, bugün burada bu saatte Mersin’de yan yana gelmişsek ve dişlerimiz kenetli, yumruklarımız sıkılmışsa bu yan yana geliş bir öfke çığlığı olacak ve Emine Bulut’u öldüren düzen artık yerle bir olacaktır. Sözlerimizi isyanımızla birleştirip, öfkemizi mücadeleye dönüştüreceğiz.
Yoruma kapalı.