PİRHA- KESK Ankara ve Mersin Şubeler Platformu bileşenleri, “OHAL kaldırılsın, KHK’ler iptal edilsin” başlıklı basın açıklaması düzenledi. Yapılan açıklamalarda kamu emekçileri olarak savaş değil barış istediklerini vurgulanarak, “İşini, ekmeğini istemek suç olmadığı gibi, yoksulların çocuklarının ölmesine itiraz etmek de suç değildir’ denildi.
Haberin videosu
ANKARA
KESK Ankara Şubeler Platformu, 52 haftadır gerçekleştirdiği “OHAL’e Hayır KHK iptal edilsin” başlıklı basın açıklamasını Sağlık ve Hizmet Emekçiler Sendikası (SES ) Ankara şubesinde gerçekleştirdi. Platform adına basın açıklaması yapan Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Kadın Sekreteri Canan Çalağan, herhangi bir koşul yokken OHAL’in 19 Ocak tarihinde yeniden uzatıldığın bir gün sonra da Afrin operasyonuna başlandığına dikkat çekerek şunları belirtti:
“Sınırımızın dibinde kendi başlattığımız ama ne zaman biteceğini bilmediğimiz bir savaş halinin içerisindeyiz. Birçok kişi ve kurumun değerlendirmesinde halkla paylaştığı gibi biz de bu savaşın Türkiye halkları için değil Sarayın içeride ve dışarıda sarsılan itibar ve imajını tahkim etmek amacıyla başlatıldığını düşünüyoruz. OHAL’i, OHAL’in uzatılmasını, ülkenin adeta yangın yerine dönmesine neden olabilecek son Afrin müdahalesini halka yönelik hukuk dışı faaliyetler olduğunu ifade ediyoruz. OHAL ve savaş durumu emekçilerin ve genel olarak halkın yoksullaşması ile sonuçlanmaktadır. İşsizlik, enflasyon, faizler, bütçe açıkları artarken emekçilerin zam talepleri kısıtlanmaktadır. Mesleki etikleri gereği yaşamın safında duran hekimlere yönelik başta AKP Genel başkanının tutumu ve açıklamaları olmak üzere yandaş örgütlerinin açıklamaları da ciddi tehdit ve tedhiş içermektedir. Buradan bir kere daha duyurmak isteriz. Savaş tüm toplumun başta sağlığını riske atmaktadır ve sadece sağlığını değil bir bütün olarak tüm toplumsal boyutlarını olumsuz etkileyecektir. Türkiye halklarının savaşa değil barış ve refaha ihtiyacı vardır. Bir kez daha tüm gücümüzle Savaşa Hayır Diyoruz.”
OHAl Komisyonu’nun hukuksuzca kurulduğuna ve en son Nuriye Gülmen ve Semih Özakça kararlarında da olduğu gibi yanlış kararlar verdiğine dikkat çeken Çalağan, “Ayrıca ihraçların içerisinde ‘yüzde bir bile hata yok’ diyen AKP, yine yanılmıştır. 116.000 kişiyi işten atan AKP şu ana kadar 3 binden fazla kamu emekçisine ‘pardon’, ‘ihracınızda haksızlık yapılmış’, ’10 gün içerisinde işbaşı yapabilirsiniz’ demiştir. Yine bylock kullanıcısı olduğu iddiasıyla gözaltına alınan, tutuklanan ve ihraç edilen binlerce kişinin de aslında ‘mor beyin’ adlı bir program kullandıkları ortaya çıkmıştır” dedi.
Son olarak metal grevinin yasaklanmasına dikkat çeken Çalağan, “En temel haklardan olan barış savunuculuğu cezalandırmaya başlamıştır. Biz emekçiler metal grevinin bugünden selamlıyoruz. Başta Ankara olmak üzere Türkiye genelinde barış savunucularına ve OHAL’de hakkını arayanlara yönelik kısıtlama ve hukuksuz saldırıları kınıyoruz” dedi.
MERSİN
Özgür Çocuk Parkı’nda KESK Mersin Şubeler Platformu bileşenleri de bir araya gelerek, OHAL’de çıkarılan KHK’lerle işten çıkarılan kamu emekçilerinin işlerine geri iade edilmeleri çağrısında bulundu. Açıklama öncesi konuşan Eğitim Sen Mersin Şubesi Başkanı Sinan Muşlu, TSK tarafından Afrin’e yönelik başlatılan operasyonuna ilişkin yükselen “Savaşa hayır” seslerinin suç sayılmasına tepki göstererek, sosyal medya operasyonlarına değindi. Muşlu, geçtiğimiz günlerde Mersin’de gözaltına alınan SES üyesi Dr. Zeki Sinan Doğan’ın serbest bırakılmasını talep etti.
Açıklamayı okuyan KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Mersin Şube Eş Başkanı Özge Göncü, “KESK üyesi olarak verdikleri onurlu mücadelenin bahane edilmesi ile işinden ekmeğinden olanlar bu süreçte hem sosyal hem de ekonomik ölüme mahkum edilmeye çalışıldı” diyerek şunları söyledi;
“KESK üyeleri olarak, her daim ölüme karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz. 400’ü aşkın gündür direnen üyelerimizin direnişini buradan selamlıyor, mücadeleyi birlikte ve kararlılıkla yürüteceğimizi buradan tüm kamuoyu ile paylaşıyoruz. İhraç üyelerimizle ilk günden bu yana KESK olarak dayanışma kültürünü geliştirdik ve destek mekanizmaları ile bu sosyal ve ekonomik yaptırımların karşısında durduk. Bugün de tekrarlıyoruz daha onurlu ve güzel bir dünya için mücadele eden tüm KESK’li ihraç arkadaşlarımızın dosyalarının OHAL komisyonunda dosyalarının ivedilikle incelenerek işlerine iade edilmesini istiyoruz.”
Metal işçilerinin başlatacaklarını duyurduğu grev ve Dr. Zeki Sinan Doğan’ın gözaltına alınmasına da değinen Göncü, “Tüm engellemelere rağmen, önümüzdeki hafta, 2 Şubat’ta greve çıkacak olan Metal İşçilerini ve onların sendikası Birleşik-Metal İş’in direnişini buradan selamlıyoruz. İşçilerin insanca yaşama isteği yasaklanamaz. Metal İşçilerinin haklı mücadelesinin yanındayız. OHAL hukuksuzluğunun bir başka yüzünü ise, geçtiğimiz hafta Türkiye’de düşüncelerini sosyal medya ve yasal/ anayasal hakları çerçevesinde dile getiren 200’ü aşan kişinin gözaltına alınması ve tutuklama tehdidi altında olması ile bir kez daha gördük. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ve Mersin Tabip odası üyesi ve eski yönetim kurulu üyesi Zeki Sinan Doğan’ın hafta içinde gözaltına alınması bu hukuksuzluklardan biridir. İşini, ekmeğini istemek suç olmadığı gibi, yoksulların çocuklarının ölmesine itiraz etmek de suç değildir” ifadelerini kullandı.
Cebrail ARSLAN- Diren KESER/ANKARA-MERSİN
Yoruma kapalı.