PİRHA- Diyanet’in 2018 eğitim faaliyet planları kapsamında belediyelere, emniyete, muhtarlıklara, fabrikalara ve apartmanlara vaiz gönderme planı ile yaşamın her alanında söz sahibi olmak istemesine tepkiler gelmeye devam ediyor. Demokratik Alevi Dernekleri ( DAD) İzmir Şube Eşbaşkanı Hüseyin Ozan, konuya dair PİRHA’ya konuştu.
Haberin Videosu gelecek…
Demokratik Alevi Dernekleri ( DAD) İzmir Şube Eşbaşkanı Hüseyin Ozan, Diyanet’in 2018 eğitim faaliyet planları kapsamında belediyelere, emniyete, muhtarlıklara, fabrikalara ve apartmanlara vaiz gönderme planı ile yaşamın her alanında söz sahibi olmak istemesini PİRHA’ya değerlendirdi.
Diyanet’in asıl niyetinin ülkedeki bütün farklılıkların kendi hakikatlerinden koparılmak olduğunu belirten Ozan, “Diyanet’in her tarafa vaizler göndermesi, bütün eğitim alanına el atması bu manipülasyonun derinleştirilmesi yönünde bir faaliyettir ve Diyanet lağvedilmelidir, kapatılmalıdır” dedi.
“DİYANET TÜM FARKLIKLARI HAKİKATİNDEN KOPARIYOR”
“Bilindiği gibi ülkemizde Cumhuriyet’in kuruluşu aşamasında adına Türk-İslam sentezi denen, bu ülkenin kadim halklarını, kültürlerini tekleştirmeye dayanan bir ideoloji ile hareket edildi. Devletin kuruluş felsefesi bunun üzerine inşa edildi” diyen Ozan şöyle devam etti:
“Diyanet’e ciddi bir ağırlık ve yer verildi. Özgürlükçü, demokratik bir ortamda bu ülkenin bütün farklılıklarının kendi hakikatleriyle, özgünlükleriyle yaşaması yerine; hakikatinden koparılmış, araçsallaştırılmış bir İslam ve hakikatinden koparılmış bir Türklük üzerinden tek tip bir iktidar alanı yaratma söz konusu oldu. O günden bugüne de bu faaliyetler aralıksız sürüyor. Bu ülkede insanların eğitime, sağlık hizmetlerine, işe ihtiyacı varken, günlük yaşamda her dinsel cemaatin, yapının kendi imkanları ile yürütmesi gereken din hizmetleri için bu ülkenin halklarından toplanan vergiler, katrilyonlarla ifade edilen rakam buraya devredilmektedir.”
“DİYANET PERSONELLERİ ÜRETİCİ DEĞİLLER, ARTI DEĞER YARATMIYORLAR”
Diyanet’e bağlı yaklaşık yüz bin personelin topluma dair bir üreticiliği ve ekonomiye katkısının bulunmadığını vurgulayan Ozan sözlerine şöyle devam etti:
“Yüz bini aşkın personelden bahsediliyor. Bunlar üretici değillerdir, artı değer yaratmıyorlar. Bu ülkenin ekonomisine bir katkıda bulunmuyorlar. Bu ideolojik manipülasyonu yaratma doğrultusunda araçsallaştırılmış insanlar olarak bu ülkenin ekonomisinden pasta götürüyorlar. Yeni hükümet ile bu ağırlık iyice arttırılmaya başlandı. İdeolojik motivasyonun sağlanması ve toplumun manipüle edilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’na verilen rolün dozu arttırılarak ağırlaştırıldı. Bu konuda Diyanet’in her tarafa vaizler göndermesi, bütün eğitim alanına el atması bu manipülasyonun derinleştirilmesi yönünde bir faaliyettir. Bu ülkenin ve insanların yararına değildir. Bu toprakların hakikatine uygun olan bir davranış biçimi değildir. Diyanet lağvedilmelidir, kapatılmalıdır. Buraya akıtılan katrilyonlarca para bu ülkenin insanlarının iş, sağlık, eğitim ve diğer alanlarına gönderilmelidir. Her yolun inançları da kendi din hizmetlerini kendi yürütmelidir.”
Ersin ÖZGÜL / İZMİR
Yoruma kapalı.