PİRHA- “Ölürsem kanserden değil adaletsizlikten öldü deyin” diye vasiyet eden Kiraz Şahin’in ömrü adaleti görmeye yetmedi. 19 yıl boyunca eşi İsmail Şahin’in akıbetini arayan ölümünün 3. yılında Kiraz Şahin bugün Galatasaray Meydanı’nda anıldı.
HABERİN VİDEOSU
Hanife Yıldız, eylemde yaptığı konuşmada “Bunları söylemekle sizi üzmek istemiyorum ama insanlığını kaybetmişler, vicdanını kiraya verenler duysun diye söylüyorum. Burada bizi kimse susturamaz bizi susturmaları için bizim acımızı hissetsinler. Sizler rahat olun, emanetlerinize sahip çıkıyoruz. Burada olmak benim için çok zor sizler belki toprak altında kayıplarınıza kavuştunuz, hasretinizi giderdiniz. Bizler hala mücadele ediyoruz… Bunları anlatmak gerçekten çok zor. Hem arkadaşım, hem oğlum, hem kızım Kirazcığım, acıların dindi mi? İsmail’e kavuştun mu? Başka bir şey söyleyemeyeceğim” ifadelerini kullandı.
“ANNELERİN GÖZYAŞI OLACAĞIZ”
Gözaltında Kayıplar kitabını hazırlayan AFSAD Toplumcu Gerçekçi Belgesel Atölyesi’nden Mehmet Özer Cumartesi Anneleri’nin mücadelesini selamlarken, “Ne yapacağız biliyor musunuz? Kayıplarımızın fotoğraflarını taşıyacağız göğsümüzde, annelerin gözyaşı olacağız, kayıpların mezarlarında uyuyacağız. Cumartesi Anneleri bir gökyüzü karanfilidir” dedi. Kiraz Şahin şahsında nöbet tuttuklarını dile getiren Özer, “Aklımız, kalbimizle size dokunduk ve bütün hakikati hissettik. Bu hakikate sadık kalacağımıza söz veriyoruz” ifadelerini kullandı.
“BİLİRİM SENİ ÖLDÜRENİN KANSER DEĞİL ACI OLDUĞUNU…”
Belgesel çekimleri sırasında Kiraz Şahin ile sürekli yan yana olan atölyeden Özlem Eser’in Ankara’dan yazdığı mektup okundu.
Mektupta, “Ah Kirazım… Ne derindi acın. Ölüm o kadar acıtmazdı seni bilirim. Bilirim nasıl beklediğini İsmail’i, bilirim iki çocuğunu da alıp karda kışta nasıl yollara düştüğünü, bilirim geçen yıllara rağmen kesmediğin umudunu ve aynı zamanda umutsuzluğunu… ve sesini duyurma çabanı. O sabah evden çıkarken akşama hamur yoğur gelince ben pişiririm diyen İsmail’in ardından 20 yıl nasıl bakakaldığını. Onu yolculadığın merdivenlerin her basamağının canını ne kadar çok yaktığını. Bilirim meydandaki büyük ailenin sana nasıl güç verdiğini. Kendi halinde bir ev kadınından nasıl bir hakikat arayıcısına dönüştüğünü. Bilirim seni öldürenin kanser değil acı olduğunu, haksızlık olduğunu… Kiraz, sen de gittin ama bilmelisin ki meydandaki yerin hiç boş kalmayacak. Sesin hiç susmayacak, ta ki son kaybımızın akıbeti belli olana kadar, ta ki aranılan hak bulunana kadar. Ta ki cezasızlık son bulana, tüm failler adalete teslim edilene kadar” ifadelerine yer verildi.
“ADALETSİZLİKTEN ÖLDÜ DEYİN”
İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına basın açıklamasını ise Aylin Hacaloğlu okudu. 2018’in ilk buluşması olduğunu hatırlatan Hacaloğlu, baskı ve saldırı politikalarına boyun edilmediğini söyledi.
Hacaloğlu, 18 Ocak 1996 yılında Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanı olduğu dönemde çalışırken gözaltına alınarak kaybedilen İsmail Şahin hakkında bilgi verdi.
DİSK Genel-İş üyesi olan Şahin’in Beyoğlu’nda temizlik işinde çalışırken kaybedildiğini belirten Hacaloğlu, aynı gün kızının Şahin’i televizyonda polislerle birlikte gördüğü ve Kiraz Şahin’in eşinin akıbetini öğrenmek için her kapıyı aşındırdığı ancak bir sonuç alamadığını ifade etti. Hacaloğlu, Erdoğan’ın da Kiraz Şahin’le görüşmesine rağmen hiçbir adım atmadığı belirterek, eşini ararken yaşamını yitiren Şahin’in “Ölürsem benim için kanserden öldü demeyin, adaletsizlikten öldü deyin” sözlerini hatırlattı. Hacaloğlu, onun mücadelesinin sürdürüleceklerini söyledi.
Açıklamanın ardından 8 Ocak Cumartesi Metin Göktepe için Esenler’de bulunan mezar başındaki anmanın duyurusu ile eylem sona erdi. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.