PİRHA – Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Yazar Erendiz Atasü, Türkiye’de muhalefetin yeterince görevini yapmadığını belirterek siyasette verilen ödünlerin dönüşünün olumsuz olduğuna dikkat çekti.
Haberin Videosu
Yazar Erendiz Atasü, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yolsuzluklardan eğitim sistemine kadar birçok konuya değinen Atasü, Türkiye’de hakikatin öğrenilmesinin önüne geçildiğini savundu.
Yazar Atasü, “Türkiye’de hiçbir konuda, hiçbir meslek dalında liyakata önem verilmiyor. Arkanız varsa isterseniz bir üniversiteye rektör olabilirsiniz. Eğitimin, kültürün, emeğin değeri bilinmiyor” dedi.
“YOLSUZLUK SALGINI HER TARAFA YAYILIYOR”
Ekonomik düzenin yok olduğunu belirten Atasü, usulsüzlük ve yolsuzluklar hakkında şunları belirtti:
“Çok büyük parasal yolsuzluklar var. ‘İmam hapşırırsa cemaat zatürre’ olur diye bir söz var. Ülkeyi idare eden kimseler her zaman örnek teşkil ederler. Verdikleri kararlarla ülkeyi yönetmezler. Bizzat davranışlarıyla, tutumlarıyla da örnek teşkil ederler. Ülkeyi yönetenler arasında büyük bir yolsuzluk salgını olduğu zaman bu her tarafa yayılıyor. Ekonomik düzen berbat oldukça, insanlar bunaldıkça, insanlar hem para ahlakından hem de her türlü dürüstlükten uzaklaşıyorlar.
Acaba bütün ülkelerde böyle midir; birileri her türlü yolsuzluğu yapar sonra da yolsuzluk yapanların aleyhine konuşulur. Bu çok güzel bir maskedir.”
“MUKTEDİRLER NE İSTERLERSE YAPIYORLAR”
“Müthiş bir baskı dönemi yaşıyoruz. Muktedirler ne isterlerse yapıyorlar” diyerek uygulanan politikalara tepki gösteren Atasü, muhalefetin görevini yerine getirmediğine ilişkin şunları aktardı:
“Türkiye’de muhalefet yeterince görevini yapmadı. Üniversiteler konuşabilecek dönemlerde konuşmadılar. Kendi alanlarını yeterince savunmadılar. Laik kesim kendi alanını yeterince savunmadı. Bugün çok fazla yapılabilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.
2011 yılında Milli Eğitim Yasası’nda değişiklikler yapılırken muhalefetin demokratik anlamda tepkiler göstermesi gerekiyordu. Yasa yürürlüğe gireceği sırada bir miting düzenledi CHP, Ankara’da. O zamanlar CHP’nin daha kuvvetli olduğu illerde çok daha önceden böyle mitingler düzenlenmeliydi. Muhalefet görevini iyi yapmadı. 15 Temmuz’dan sonra da yapmadı. Demokrasi cephesi oluşturuluyor denildiyse muhalefetin bu cephenin laik bir cephe olmasına dikkat etmesi gerekiyordu. Dinci göstergelerin mevcut olduğu toplantılara, mitinglere vs katılmaması gerekirdi. Öyle göstergeler olmazsa ben katılırım diye şart koşması gerekirdi.
Ödün verilir siyasette gördüğümüz kadarıyla ama ödün verirken siz de bir ödün alırsınız. Ödün almadan ödün verirseniz sürekli kaybedersiniz.”
İmam Hatip okullarına değinen Atasü, “Bir çaresizlik bir kuşatılmışlık içerisinde insanlar. Velilerin de yeterince ağırlık koymadığını düşünüyorum. Veliler, bu konuda biraz daha cesaretli olup, birlikte olup yüzlerce dava açmalıydı. Hukuk sistemi kilitlenmeliydi bu konuda. Bugün açılan davaların bir kıymeti yok. Çünkü mahkemeler çalışmıyor” diye konuştu.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.