PİRHA – HDP Eğitim Politikaları Komisyonu Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) kuruluş yıldönümü sebebiyle açıklama yaptı. Koçyiğit, darbe ürünü olan YÖK’ün, “günümüzde aynı zihniyetle varlığını sürdürmektedir” eleştirisini yaptı.
Halkların Demokratik Partisi Muş Milletvekili ve Eğitim Politikaları Komisyonu Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, 1981 Askeri Darbe sonrasında kurulan YÖK sebebiyle açıklama yaptı. Koçyiğit, yazılı açıklamasında “Darbe kurumu YÖK kaldırılmalı, üniversiteler özgürleştirilmelidir” vurgusunu yaptı.
“UTANÇ VESİKASI YÖK”
Milletvekili Koçyiğit, 12 Eylül askeri darbesinin ardından cunta rejiminin, üniversiteleri dizayn etmek ve baskı mekanizmasını hayata geçirmek amacıyla YÖK’ü kurduğunu ifade etti. Koçyiğit, YÖK’ün günümüzde aynı zihniyetle varlığını sürdürdüğünü belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Üniversitelerin özerk, özgür, demokratik olmasının önünde en büyük engel olma niteliği taşıyan bu YÖK, iktidarın politikalarının bir yansıması olarak niteliksiz eğitimi büyüten bir yerde durmaktadır. YÖK, OHAL KHK’leri ile başlatılan akademik tasfiyenin, hukuksuz disiplin soruşturmalarının, cezalandırmaların, üniversitelerin akademik ve bilimsel üretim dahi yapılamaz hale gelmesinin en büyük nedenidir. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL sonrası YÖK eliyle uygulamaya geçirilen KHK rejimi, üniversitelerde yaşanan bilimsel çoraklaşmayı daha da zirveye çıkartmıştır. Özgür ve bilimsel düşüncenin üniversiteler içerisinde yayılmasını istemeyen iktidar, öğrencilerin örgütlenme özgürlüğünü YÖK eliyle gasp etmeye devam etmektedir. Bütün üniversite öğrencilerinin sağlıklı ve nitelikli beslenme ile barınma imkânına sahip olmamasının temel nedeni YÖK’tür.
Yükseköğretim alanında demokratik, özerk, bilimsel ve anadilinde eğitimin sağlanması için zaman kaybetmeksizin bir utanç vesikası olan YÖK kaldırılmalı, üniversiteler arasında koordinasyonu sağlayacak, demokratik, katılımcı ve çoğulcu modeller hayata geçirilmeli, üniversitelerin yönetim mekanizmaları hızlıca demokratik ve katılımcı yapıya kavuşturulmalıdır. Üniversiteler, tek bir kişi tarafından atanan rektörlerle değil, üniversite bileşenlerinin ortak iradesiyle seçilen kurullar tarafından yönetilmelidir.
Halkların Demokratik Partisi olarak bu yapının kurulması, eğitimin her kademesinde olduğu gibi yükseköğretim alanında da demokratik, özerk, bilimsel ve anadilinde eğitimin sağlanması için mücadele etmeye devam edeceğiz.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.