Alevi Haber Ajansi

Üniversite öğrencisi Hakan Uka’dan çağrı: Alevi gençler olarak inancımıza sahip çıkalım-VİDEO

PİRHA-Antalya’da üniversite öğrencisi olan Hakan Uka, İzmir Torbalı’ya bağlı Göllüce Köyü’nün Alevi olmalarına rağmen zaman içerisinde asimile olduklarını söyledi. Alevi kurumları ve Alevi gençlerine de çağrıda bulunan Uka, “Alevi kurumları köydeki Alevileri sormalı. Alevi gençler inancımıza sahip çıkmalı” dedi. 

İzmir’in Torbalı ilçesine bağlı Göllüce köyünden Hakan Uka üniversite eğitimi için Antalya’da bulunuyor. Uka, Alevi inancına ilişkin düşüncelerini, asimile olmaya başlayan köylerindeki son durumu ve taleplerini PİRHA’ya anlattı.

“KÖYÜMÜZÜN TAMAMI ASİMİLE OLMUŞ DURUMDA” 

“Göllüce; büyük bir çoğunluğu hatta tamamı asimile olmuş Alevi vatandaşların bulunduğu bir köy” diyerek sözlerine başlayan Uka, köyün bu durumda olmasında devletin asimilasyon politikalarının etkisine dikkat çekti. 2002 yılında köylerine cami yapıldığını da aktaran Uka, şunları söyledi:

“2002 yılında köyümüze bir cami yapıldı. Camiden sonra köyümüze bir hoca atandı. Bizim açımızdan bunun bir değeri yok ama Alevilik konusunda bilgi sahibi olmayan canlarımız, hocanın iyi niyetine kandılar ve asimile olmaya başladılar.

Ben bir Alevi genci olarak Aleviliğimi doğru düzgün yaşayamadım. Bir inancım yok. Örneğin bir ceme giremedim. Bir cem erkanı göremedim. Gelenek, görenek bilmedim. Köyümüzde dedelerimiz bile asimile olmaya başladılar. Daha önceden cemler dedenin evinde veyahut talibin evinde yapılırmış. Genelde çok az kişi katılırmış ve çocukları ceme almazlarmış. Gidip, okulda “Ben Aleviyim” demesinler diye çocuklara yolu öğretmiyorlar ve bu zamanla gelenek haline gelmiş.

Cemevi yakın zamanda açıldı. Daha önce cemevi olarak açılan yer büyük bir kahvehaneydi sonradan cemevine dönüştürüldü. Cemevi açıldı ama bir anlamı kalmadı. Cem yapmak zor geliyor, insanlar cemimize gelmiyorlar, cemin ne olduğunu bilmiyorlar. Camiye de gitmiyorlar ama arada kaldılar, bir ateist gibi yaşıyorlar. Hangi yoldan gideceklerini, delilin ne olduğunu bilmiyorlar. Musahiplik kurumu kalmadı. Köyün durumu böyle.”

“HANGİ OCAKTAN OLDUĞUMU BİLMİYORUM”

Uka, hangi ocaktan olduklarını dahi bilmediklerini belirtirken, pandemiden önce köyde genellikle yaşlıların katıldığı cem erkanlarının yapıldığını kaydetti. Uka şöyle konuştu:

“İki tane ocağımız iki tane delilimiz var. Ama ben hangi ocaktan olduğumu, adını dahi bilmiyorum. “Hangi ocaktansınız?” diye soruyorlar, bilmiyorum. Köyümüzde pandemiden önce cem erkanları yürütülüyordu. Genelde yaşlılar katılıyordu ve sayısı oldukça azdı. Köyümüz bin kişilik bir nüfusa sahip olmasına rağmen cemlere katılanların sayısı en fazla 50 kişi olmakla birlikte, gençlerde de artık Alevilik aşkı ve inancı kalmadı. Köyümüze cemevimiz açılana kadar dedenin evinde yapılan cemlere sadece musahip olanlar, yola ikrar verenler girebiliyordu ama cemevimiz açıldıktan sonra şimdi herkes girebiliyor. Cemleri ara ara yapıyorlar ama katılım yok. Köy halkında artık o Alevilik bilinci kalmamış. Cem erkanlarına daha çok katılmak istiyorum. Bu aşkı kendimde görüyorum. Etrafımda Aleviliği çok iyi bilen biri yok. Cem erkanı nasıl olur, nasıl yürütülür bilgim var ama tam anlamıyla bilgim yok. Burada öğrendiklerimi köye gittiğimde aileme anlatmayı onların da cem erkanlarına gitmesini isterim.”

“KÖYÜMÜZDE, ÇALTI BABA, EREN BABA ZİYARETLERİMİZ VAR”

Çocukluğundan hatırladığı birkaç anısına da değinen Hakan Uka, “Köyümüzdeki mezarlığın içinde bir ermişimiz vardı. Çaltı dediğimiz dikenli bir çalı, ondan dolayı adını Çaltı Baba koymuşlar. Belediyeden mezarlığımızı temizlemek için gelen işçiler ellerinde benzinli motorlarla ağaçları, yabani otları kesiyorlardı. Çaltı Baba’ya yaklaştıkları zaman ne hikmetse herkesin motoru bozulur, arıza verirdi. Yabani çaltı otlarını kesmiyordu. Bu durum 2-3 sezon yaşandıktan sonra oraya güzel bir türbe yapıldı, türbenin üzeri kapatıldı. Ondan sonra o çaltılar temizlenmeye başladı.
Yine Eren Baba diye bir erenimiz var. Eren Baba köye yakın bir yerde dağın tepesinde bir yer. Köyden herhangi bir canımız oraya gidip, niyaz edip adağını adayamaz. Nedeni ise devlet oraya ne bir yol yapmış ne de herhangi bir şey. Buranın varlığını tanımamış. Tabi yol olmadığı için mecburen yürüyerek gideceksin. Yürüyerek gitmek zor. Böyle olduğu için de kimse gitmiyor yani bir şekilde orası unutulmuş, unutturulmuş. Eren Baba’ya yalvarıyorum; bizi bir hatırla, bizi özümüze döndür, diye” ifadelerini kullandı.

“MUSAHİPLİK NE YAZIK Kİ KÖYÜMÜZDE ARTIK KALKTI”

Köylerinden musahip olanların yok denecek kadar az olduğunu da aktaran Uka, “Yanlış hatırlamıyorsam 2 tane delilimiz var ve bildiğim kadarıyla yıllardır uyaramıyoruz. Yola girmemişsen, yolda ikrar vermemişsen, erkan yürütmemişsen ceme sokmazlardı. Çünkü yolda değilsen, merak için sadece ceme girdiysen o delil sana kara yılan olarak gelir, görünür, boynuna dolanır falan derlerdi. Ondan dolayı çoğu kişi köyde cesaret edip de cemde musahip olmuyor. Eskiden musahiplik anlatılırdı ama musahiplik artık kalktı. Şu an musahip olan yok ya da yok denecek kadar az” dedi.

“DEDELERİMİZ DE ASİMİLE OLMA DURUMUNDA”

Hakan Uka, köylerine ilişkin bilgi vermeye şöyle devam etti:

“Köyümüzde Abdallar, Türkmen Aleviler, Alevi Kızılbaş olanlarımız var. Hepimiz birlikte yaşıyoruz ve herkes birbirine aynı nazarla bakıyor. Bir tane cemevimiz var. Hepimiz aynı cemevine gidiyoruz. Aleviler olarak çok uzun zaman önce bir araya gelmiş topluluklarız. Herkesin birbirine karıştığı herkesin birbiriyle paylaştığı, geleneğimiz göreneğimiz, delilimiz, ocağımız her şeyimiz aynı. Ayrımız gayrımız yok.

Sonra üniversite sınavına girdim. Sınavı kazandım ve Manavgat’a geldim. Aynı benim gibi üniversitede okuyan Alevi canlarla tanıştım burada. Burada gördüğüm cem muhabbetlerinden sonra köydeki dedenin yürüttüğü cem erkanını eksik buluyorum. Daha donanımlı, bilinçli bir şekilde cem erkanları yürütülmeli. Yürütülmediği için köylerde bulunan canlarımız Aleviliği unutmuş vaziyette. Mesela muhabbet cemi oluyor ama ne konuşacağız, ne için yapılıyor, niye yapılıyor; bunun sebebi anlatılmıyor. Sadece bir ibadet yapılır gibi hizmet görülüyor ama neden görüldüğünden bahsedilmiyor. Öyle bir hal aldık ki, 12 hizmetten biri olan Faraş hizmetinin Batini anlamını bilmiyoruz ama Zahiri anlamının ne olduğunu biliyoruz. Bize aktaracak, anlatacak biri yok. Yine cemlerde okunan nefeslerimizin, deyişlerimizin yorumunu, ne anlatmak istediğini bize anlatmıyorlar. Dedelerimiz de asimile olma durumunda.”

“ALEVİ KURUMLARI KÖYLERDEKİ ALEVİLERİ SORMALI”

Alevi kurumlarının metropol dışında yaşayan Alevilere sahip çıkması gerektiğini belirten Hakan Uka, “Artık günümüzdeki Aleviler, Kızılbaşlar sadece metropollerde yaşamıyorlar aynı zamanda köyde, taşrada, dağda, mezrada yaşayan Aleviler de var. Alevi kurumları bunlara sahip çıkmalı, köydeki cemevlerine gidip bakmalı, burada yollarını yürütüyorlar mı? Bir istekleri var mı? Dedelere her şeyi anlatılmalı” diye konuştu.

ALEVİ GENÇLERE ÇAĞRI

Hakan Uka’nın Alevi gençlerine çağrısı var. Uka, “Benim Alevi gençlerine özellikle çağrım şu; gençler olarak inancımıza sahip çıkmalıyız, cemevlerine gelip yol erkanımızı öğrenmeliyiz. Atalarımız baskıya ve asimilasyona uğradılar ama biz gençler inancımızı yaşayabiliriz, geleneğimizi, göreneğimizi devam ettirebiliriz. Gençler niye kaçıyor? Niye susuyorlar? Neden Aleviyim diyemiyorlar? Aleviyim demelerini istiyorum. Korkmasınlar, söylesinler. Yol erkanımızı annemizden, babamızdan öğrenemeyebiliriz ama onu öğretecek birileri vardır. Bir canımız vardır, gitsin yanına otursun, öğrensin. Gençlerimiz Alevilikten kaçmasınlar. Özellikle ben de dahil, bu inancı, bu kültürü öğrenmeli anlamalı özellikle sorgulayıp anlamalıyız. Bizim inancımız kadar başka bir inanç göremiyorum daha güzel, doğayı seven, insanları seven, her şeyi sevebilen. İnancımız, kültürümüz yok olmamalı, inancımıza sahip çıkmalıyız” dedi.

Cebrail ARSLAN/ANTALYA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak