PİRHA-Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Alirıza Özdemir, Alevilerden tepki almaya devam ediyor. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Mamak Şubesi Başkanı Fadime Türkyılmaz, kendisini arayan Özdemir’e sert tepki gösterdiğini söyledi. Türkyılmaz, Özdemir’e “Biz, Pir Sultan yolunda mücadele eden ikrar vermiş Alevileriz. Sizin bulunduğunuz daireyi de, sizi de asla tanımadık, tanımayacağız” dediğini belirtti.
Alevi örgütlerinin ve Alevi toplumunun karşı çıkmasına rağmen, ülkücülüğü ile tanınan Alirıza Özdemir bir süredir başkanı olduğu Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı bünyesine Alevi kurumlarını katmak için çalışmalar yürütmeye devam ediyor.
Alirıza Özdemir’in kendisini de aradığını belirten Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Mamak Şubesi Başkanı Fadime Türkyılmaz, konuya ilişkin PİRHA‘ya konuştu.
“BİZ İKRAR VERMİŞ ALEVİLERİZ”
Fadime Türkyılmaz, ne Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı ne de Alirıza Özdemir’i tanımadıklarını/tanımayacaklarını belirtti.
Tükyılmaz, Alirıza Özdemir ile yaptığı konuşmayı şöyle aktardı:
“Telefon çaldı, ben Alirıza dedi. Soyadını bile hatırlamıyorum şu an. Hatırlamak istemem zaten böyle birinin soyadını. Nereden arıyorsunuz dedim, daireden dedi. Ben de 657’li olduğum için çalıştığım daireden falan diye düşündüm önce. Daha sonra ‘bizim dairede böyle bir isim yoktu’ dedim. Hayır, Alevi Dairesi’nden deyince anladım. ‘Biz sizin gibi satılık mıyız?’ dedim. Aklıma ne geliyorsa söyledim. Anamın o güzel laflarından da saydım. Adamın niye aradığını bile sormadım.
‘Biz hain miyiz? Biz pirlerimizin yolunda ve Pir Sultan yolunda mücadele eden, ikrar vermiş Alevileriz. Biz sizin bulunduğunuz daireyi de sizi de asla ve asla tanımadık, tanımayacağız da. Bir daha beni ve benim gibi Pir Sultan’lıları sakın arama’ deyip yüzüne kapattım.”
“YOL’UMUZUN VE ERKANIMIZIN ASİMİLE EDİLMESİNE İZİN VERMEYİZ”
Dedelerin, Alirıza Özdemir ve Cemevi Başkanlığı ile iletişimde olmasını eleştiren Fadime Türkyılmaz, “Kendi celladına aşık olmuş bir toplum haline geldik. Cellatlarımıza aşık oluyoruz. Daha yeni Antalya’daki bir dede oraya gitti. Şimdi fellik fellik yazılar yazıyor. Benim duruşumu bilmiyor musunuz? diye. Eğer bir duruşun olsaydı, eğer omurgan olsaydı, eğer sen bu yol ve erkanımıza inansaydın, bugün orada adın geçmezdi. Benim gibi söyleyip yüzüne, çok rahat kapatabilirdin. O yüzden biz kadınlar sanki daha dik duruyoruz bu konuda. Niye dik durduğumuza da gelince biz hayatı da dişimizle, tırnağımızla kazanıyoruz. Dişimizle, tırnağımızla kazandığımız bu hayatı da kimselere ne peşkeş çekeriz, ne de Yol’umuzun ve erkanımızın incitilmesine, asimile edilmesine izin veririz” diye konuştu.
“Yeter artık ikinci olduğumuz. Yeter artık yok sayıldığımız” diyen Türkyılmaz, “Sadece inançsal boyutuyla da bakmıyoruz, sınıfsal boyutuyla da bakıyoruz. Ey emekçiler, ey ötekiler birleşin demekten artık dilimizde tüy bitti. Bu halkı ikna etmekte zorlanıyoruz. Biraz önce depremzede bir ailemiz vardı ve aynen şunu söylediler, ‘sesimizi çıkarmaya korkuyoruz.’ Bu toplum ne zaman korkudan korkmamayı öğrenirse, işte biz o zaman özgürleşeceğiz. Dik duracağız, onurumuzla duracağız” diye ekledi.
“DERNEĞE BELEDİYE BAŞKANI MURAT KÖSE’NİN ADININ YAZILMASINI KABUL ETMEDİK”
Mamak Belediyesi’nin de derneğin ihtiyaçlarını karşılamak ve aşureleri birlikte yapmak için kendileri ile iletişime geçtiğini söyleyen Türkyılmaz, devamında şunları söyledi:
“Mamak Belediyesi arabasıyla geldi ve bir de Tümbel Sen’den bir genç gönderdi. Çünkü ben KESK’liyim, BES’liyim aynı zamanda da Büro Emekçileri Sendikasının her bölümünde görev aldım. Baktım Mamak Belediyesi aracı yazıyor. ‘Hayırdır’ dedim, ‘seni Mamak Belediyesi görevli mi gönderdi buraya?’ diye sordum. ‘Evet abla, beni Mamak Belediye Başkanı gönderdi’ dedi. Çatınızı yapalım. Yüz tane masa, şu kadar sandalye, dedi. Kafamı bir kaldırdım ki bıyıkları çenesine ulaşan iki tane de adam bekliyor. Anladım ki bizim çocuğu denetlemek için görevlendirmişler onları da. ‘Bizim satılık olduğumuzu size kim söyledi? Bizim parayla işimiz olmaz. Bunun karşılığı ne olcak?’ diye sordum. ‘Buraya Murat Köse yazılacak’ dedi. ‘Benim cesedimi çiğnemeden buraya ne Murat Köse yazarsınız ne de sizden bir tane sandalye alırım’ dedim.
Yılmadılar aşurede yine aradılar. Dediğim şuydu: ‘Biz aşureye on iki tane malzeme koyarız, siz on üçüncüleri asla ve asla kabul etmiyoruz. Bizim aşuremiz halktan gelen o beş liralarla, altı liralarla, on liralarla kaynatılır. Bizim haramla işimiz olmaz. Bir daha asla ve asla bizi aramayın. Mamak Belediyesi’ni başınıza geçiririm’ dedim.”
“CAN OLALIM, BİR OLALIM, DİRİ OLALIM”
Konuşmasına tüm Alevilere seslenerek devam eden Türkyılmaz, “Türkiye’de yaşasın veya diğer ülkelerde yaşasın, hiç fark etmiyor. Çünkü biz insanların dilinin, dininin, ırkının olmadığına inananlarız. Coğrafi sınırların da bir gün olmayacağına inanan insanlarız. Bizim rıza şehri var. Dili, ırkı ne olursa olsun. Bunlar da uydurmadır, emperyalizmin uydurmasıdır. Karşımızda koskoca kapitalizm varken, koskoca emperyalizm varken biz birbirimizi yemeyelim. Birlikte olalım, can olalım, bir olalım, diri olalım” dedi.
Buse Nehir DEMİR/PİRHA
Yoruma kapalı.