PİRHA Suriye’de Alevilere yönelik yapılan katliama ilişkin Azime Ak ve Remziye Bilir, kadınların topyekûn sesini yükseltmesi gerektiğini söyledi. Kadın yurttaşlar, “Yaşananlardan dolay uykusuz kalmamız hiçbir derde çare olmuyor, elimizden geleni yapmalıyız. Sokaklara çıkmalıyız” diye konuştu.
Suriye’nin batısındaki Lazkiye, Dera, Humus ve Tartus kentlerinde HTŞ’ye bağlı gruplar, SMO ve IŞİD tarafından yapılan katliamlarda binlerce Alevileri yurttaş katledildi. Çok sayıda Arap Alevi de alıkonuldu veya yerlerinden edildi. Bu saldırılardan en çok etkilenen kesim ise kadınlar ve çocuklar oldu. Soykırım saldırıları devam ederken son bir ayda çok sayıda kadın da çeteler tarafından kaçırıldı.
Dersimli bir anne olarak Suriye’de devam eden Alevi katliamına çok üzüldüğünü belirten Azime Ak, “Colani’nin bütün dünya ülkeleri tarafından terörist diye aranırken birdenbire Cumhurbaşkanı olmasına üzüldük” diye belirtti.
“SURİYEDE YAŞANANLARA DÜNYA NEDEN SESSİZ KALIYOR?”
Suriye’de yeni rejimin göreve gelmesinden sonra çocukların, gençlerin, kadınların da katledildiğini belirten Ak, “Geçen gün bir genci öldürmüşler, cansız bedenini silahlarla hem dövüyorlar hem potinleriyle çiğniyorlar hem de küfür ediyorlar. İnanın bir anne olarak ağlıyorum. Bu yaşanalar karşısında bütün dünya neden susuyor?” diyerek tepki gösterdi. Azime Ak, “Bir anne olarak dayanamıyorum. Orada Kürdü, Alevi’si, Sünni’si, Arap’ı, Türkmenleri hep beraber bir arada güzel bir şekilde yaşıyorlardı. Şimdi ise anneler, çocuklar öldürülüyor, Böyle bir durumu Aleviler olarak kesinlikle kabul etmiyoruz. Yaşananlara karşı kadılar olarak mutlaka örgütlenmemiz gerekir. Türkiye’de ve her yerde kadınlar olarak sokaklara çıkılsın ne olur. Alevi kadınları, Sünni kadınları, sonuçta biz anneyiz. Hükümetlere seslenelim. Bu kadar suskunluk olur mu? Günah değil mi?” diye belirtti.
“KENDİ ÜLKELERİNDE SOYKIRIM OLSAYDI NE YAPARLARDI?”
Uluslararası kamuoyuna da seslenen Azime Ak, konuşmasının devamında şunları belirtti:
“Onların yüreklerinde bir kalp, bir vicdan varsa onlar da bunlara bir ses çıkarır. Niye susmuşlar, insanlar ölüyor, çoluk çocuk ölüyor, anneler ölüyor. Bu kamuoyu, bu dünya neden susuyor? İngiltere ve diğer ülkeler neden susuyor hayret ediyorum. Bu nasıl bir suskunluktur? Herhangi bir ülkede; Almanya’da olsun İngiltere’de olsun Amerika’da olsun kendi ülkelerinde böylesi bir soykırım olsa acaba ne yaparlar onu çok merak ediyorum. Acaba böyle susarlar mıydı?”
“KENDİ ÇOCUKLARIMA YAPILMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM”
Suriye’de çocuklara yapılanları kendi çocuklarına ve torunlarına yapılmış gibi hissettiğini beliren Raziye Bilir ise “Dersimli bir anneyim, torunlarım var. Suriye’deki olayları düşündüğüm zaman, orada zulüm gören kadınları gördükçe bana ve tüm kadınlara yapılmış gibi hissediyorum. Sadece ben böyle değilim. Bu ülkede bu duyguları yaşayan milyonlar var, bu duygularla uyuyamayan milyonlar var” diye konuştu.
“KADINLAR OLARAK ELİMİZDEN NE GELİYORSA YAPMALIYIZ”
Alevi kadınlar olarak işimizi gücümüzü bırakmalı elimizden her ne geliyorsa elimizden onu yapmalıyız diye belirten Bilir, “Çünkü yavrusu gözünün önünde öldürülen bir annenin acısını biz tahmin edemeyiz. Çünkü biz konforlu hayatlarımızdan bazen protestolarla kendimizi rahatlatıyoruz ama işin aslı o değil. İşin aslı orada bir katliam, orada bir zulüm ve bir Alevi soykırımı var”dedi.
“HİÇ KİMSE SURİYE’DE YAŞANANLARI GÖRMÜYOR”
Herkes kendi alanında bir kitle oluşturmuş ve Suriye’yi kimsenin gözleri görmüyor. Şundan eminim ki Türkiye bunu dert etmedi ama biz halk olarak dert ediyoruz. Sistemin üstündekiler etmedi, partiler etmedi, büyüklerimiz etmedi. Çünkü hiçbir şey yapılmıyor. Yapılıyor olsaydı hala katliamlar devam etmezdi, hala kadınlara tecavüz edilmezdi, hala o çocuklar, bebekler, ayaklar altında ezilmiş olmazdı.
Biz kadınlar istersek dünyayı değiştirebiliriz. Bu bizim yüreğimizde, cesaretimizde de var. Biz erkeklerden daha cesuruz ama o kadar bizi sindirmişler o kadar bizi mutfaklarımıza tıkamışlar ki hala kendimizi bile keşfedememişken dünyayı nasıl keşfedeceğiz? Mutfaklarımızdan çıkmalıyız. Bırakmalıyız bazı alışkanlıklarımızı. Çünkü dünyada çocuklar öldürülüyor, tecavüze uğrayan çocuklar kadınlar, kafası ezilen gencecik delikanlılar var.
Eminim ki bu toplumda milyonlarca insan aynı sahneleri izlemiştir. Biliyorum ki onlar da uykusuz geceler geçirmişlerdir ama bu yetmiyor. Bizim uykusuz kalmamız hiçbir derde çare olmuyor, elimizden geleni yapmalıyız. Şahsen ben kendim için de söylüyorum hep, üzülüyorum, yıpranıyorum, uyuyamıyorum ama bir şey yapmıyorum.”
“SURİYENİN ACISINI HİSSEDECEK ÖNDERLERE İHTİYACIMIZ VAR”
Suriye’de yaşananlara dair girişimde bulunmaları için bir önderliğe ihtiyaçları olduğunu belirten Raziye Bilir, konuşmasının devamında şunları ifade etti:
“Bizi gerçekten dinleyen, Suriye’nin acısını hisseden önderlerin olması gerekiyor. Biz onlara seslenmeliyiz. Hükümete falan seslenmeyelim, bunun bir tarafı da o. Biz kendi içimizde yapabileceğimiz şeyleri yapabilmeliyiz. Bunun için de önümüzde yürüyebilecek insanlara ihtiyacımız var. Çünkü kitleler böyle oluşur. Elimizden, yüreğimizden geleni yapalım ve bunu güya yanımızda olan siyasi partilerden de talep edelim. Sadece oy zamanı geldiği zaman bizi hatırlamasınlar.”
Cebrail ARSLAN / ANTALYA
Yoruma kapalı.