PİRHA- Kureyşan Ocağı pirlerinden Hamza Takmaz, AKP hükümetinin ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ projesinin Alevilerin tahakküm ilişkileriyle denetim altına alınmasının adımları olduğunu söyledi. Takmaz yarıca, “Tüm bu olumsuzluklara iktidardan bir şey beklemek bizim yolumuzda düşkünlüktür” dedi.
AKP’nin ‘Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Alevi Bektaşi Kültürü ve Cemevi Başkanlığı’ kurmak istemesine Alevi kamuoyundan tepkiler gelmeye devam ediyor.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ projesinin, Alevileri eritme hamlesi olarak değerlendiren Kureyşan Ocağı pirlerinden Hamza Takmaz, “Bu son derece tehlikelidir ve Alevilerin ileri süreçteki yaşanacaklara dahil mahkum edilmesidir” diyerek buna karşı mücadele edilmesi çağrısında bulundu.
HÜSEYİN GAZİ CEMEVİNE GİDİŞ VE ALEVİLERE MESAJ
Takmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hüseyin Gazi Cemevine gidişinde Alevi yol önderlerinin fotoğraflarının kaldırılmasının ve kendisine özel olarak salonun yeniden dizayn edilmesinin Alevilere mesaj olduğunu kaydederek, “Devletin, başka inançların tanımını yapması etik değil. Kanunlarla bir düzenleme yapılarak inananların, inanmayanlar ve farklı inançların hakları güvence altına alınarak eşit düzeyde yaklaşılır. Herkes inancını özgür yaşamalı. Hüseyin Gazi Türbesindeki ziyarette fotoğraflar indirilerek yerine farklı şeyler asıldı. Bu bizim gibi düşünmek, yorumlamak zorundasınız demektir. Bu Alevilere zarar getirir” dedi.
“ALEVİLERİN TALEPLERİ KARŞILIK BULMADI”
AKP hükümetinin Alevilerin ibadethanesi olan cemevlerini tanımayarak, kamusal haklardan faydalanmasının önüne geçtiğini hatırlatan Takmaz, “2009’dan itibaren birçok açılım ve çalıştaylar oldu. Şimdi ise cemevlerini Kültür Bakanlığına bağlamayı kendilerine hak görüyorlar. Hatta 1585 cemevini dolaşarak, yeni cemevleri inşa ediyorlar. Bugüne kadar hiçbir açılımları Alevilerin taleplerine cevap vermedi. Çocuklarımıza zorunlu din dersini dayatan, AİHM kararlarına rağmen bu hakkını yok sayan zihniyet şimdilerde ise bizlere müjde verir gibi düzenlemeler yapıyor. Fikrinden dolayı insanlar hala cezaevinde, özgürlükler yok. Tüm bu olumsuzluklara rağmen buradan bir şey beklemek bizim yolumuzda düşkünlüktür” diye konuştu.
ISPARTA CEMEVİ ÖRNEĞİ
Takmaz, Isparta Cemevinin açılışında, belediye başkanının “Bu cemevini ben yaptım” diyerek Alevi kurumları üzerinde tahakküm kurmaya çalıştığından örnek vererek şöyle konuştu:
“Avrupa’da Aleviler kendi eğitimlerini yapıyor. Herkes kendi inancını öğrenmekte, bunu okullardaki müfredatta görmekte. Bu dersi de öğrencilere Alevilerin kendisi veriyor. Kilisedeki rahip bir başka inancın mensuplarına giderek ders vermiyor. Türkiye’de ise Aleviliğin tarifi yapılıyor, kendisine benzetilmek isteniyor. Bu tehlikeyi görmemek Aleviliğe en büyük zarardır.
Dedelerin maaş alması bu hukuksuzluğa suç ortağı olmaktır. Bu konuda kendimize çeki düzen vermeliyiz. Isparta’da olanları gördük. Devlet temsilcilerinin Isparta Cemevinde boy göstererek, ‘Buranın camını biz taktık, çimentosunu biz verdik’ diyerek kurum başkanlarını kürsüden indirmeye çalışmıştı. Cemevlerinin Kültür Bakanlığına bağlanması da aynı noktadadır. Bu son derece tehlikelidir ve Alevilerin ileri süreçteki yaşanacaklara dahil mahkum edilmesidir. Cemevlerine her el attıklarında bizden bir parça, kişiliğimizden, onurumuzdan bir parça götürüyorlar.”
“DEVLETLE, ALEVİ KURUMLARI MERKEZİ OLARAK GÖRÜŞMELİ”
“Alevi kurumlarının genel merkezleri iktidarın 1585 cemevini ziyaret etmesinin önünü kesemediler” eleştirisinde bulunan Takmaz, “Elbette Alevi kurumları ve devlet görüşür. Yıllardır yapılan çalışmalar, talepler masaya yatırılır ve sorunun çözümü konuşulur. Ama Alevi kurumlarının genel merkezleri iktidarın 1585 cemevini ziyaret etmesinin önünü kesemediler. Bu ziyaretlere fırsat verilmemeliydi. Tüm şubelerine muhatabın genel merkezler olduğu kavratılmalıydı. Devlet ile merkezi düzeyde Alevilerin hak ve taleplerine dair görüşmeler gerçekleşir. Ama masaya oturuş şeklimiz kendimizin tarif ettiği inancımızın talepleri doğrultusunda olmalıdır” ifadelerini kullandı.
PİRHA/İZMİR
Yoruma kapalı.