Alevi Haber Ajansi

Pir Şanlı: Alevilerin duası, ibadeti kendi hayatıdır, Hakk’a yalvarmak değildir-VİDEO

PİRHA – Dersimli Pir Hasan Hayri Şanlı, bugün uygulanan Aleviliğin Şiilikten farkı olmadığını söyledi. “Eğitim olmadan, dede bilgili olmadan topluma bir şey veremez” diyen Pir Şanlı, “Eksiğimiz Alevi ilkelerini anlatmak. Verdiğimiz ikrar nasıldı, cemde ne yapıyorduk, nasıl musahiplik yapıyorduk, kirvelik, pir, mürşit neydi? Bunları öğretemedik” diye konuştu. 

Alevi Yol erkanını sürdüren ve Dersim’de yaşayan Derweş Cemal Ocağı’na mensup pirlerden Hasan Hayri Şanlı, Alevi köylerine yapılan camiler, kente göç ile birlikte pir-talip buluşmaları, gri dedeler ve Alevi toplumunda inanca yönelik eğitim eksikliği konularına dair PİRHA’nın sorularını yanıtladı.

“BUGÜN UYGULANAN ALEVİLİĞİN ŞİİLİKTEN FARKI YOK”

PİRHA: Alevi köylerine cami yapılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

HAYRİ ŞANLI: Asimilasyon içindir. Bizim köyde de var. Bu camiler zaten asimilasyon içindir. Asimilasyonu zaten yapmışlar, bugün uygulanan Aleviliğin Şiilikten farkı yok. Biz Şii değiliz, biz kızılbaşız. Biz kendimize zor geleni başkasına yapmayız. Bütün insanları hak olarak görürüz. Sabah veya akşam dışarı çıktığım zaman komşumu görürüm ama komşumun Ermeni, Rum, Türk, Kürt, İngiliz olması benim için bir şeyi değiştirmiyor. Biz eşitlik, özgürlük istiyoruz. Kuranda ayet var, biz her millete değişik tapınma biçimleri öğrettik. Herkes bildiği gibi tapınır. Yine Kuranda şöyle bir şey var, ‘biz ahiret isteyene ahiret sevabı, dünyalık isteyene dünyalık sevabı veriyoruz.’ Ahiret isteyene dünyalık haram, dünyalık isteyene de ahiret haram. Biz ne diyoruz? Biz kızılbaşız bize cennette, ahirette haram biz insanca yaşamak istiyoruz.

“ALEVİLERİN DUASI, İBADETİ KENDİ HAYATIDIR”

Köylerden kente göç ile birlikte pir-talip buluşmalarını nasıl yorumluyorsunuz?

Mesela ben 1977 yılında gittim İstanbul’a. Gittiğim vakit kaldığım evin karşısında yaşlı bir kadın vardı. Kadın benden önce burada oturanlara pis kızılbaş diyordu. Kadın tesadüfen bizim eve geldi, sonra namaz vakti geldi, kadın namazını kılıyor. Ben de o an içeri girdim saygımdan arka tarafta durdum. Kadın namazını bitirdikten sonra beni görünce duygulandı. Ondan sonra birisi bize laf söylediği zaman, ‘siz onların ayağının tozu olamazsınız’ dedi. Bizim kente gitmemizde, köyden göçüp giderken, köydeki kültürünü, inancını onu da sırtlayıp beraber götürüyoruz. Bizden başka Yahudiler, Sünniler onlar da öyle yapıyor. Yani her dinden, her inançtan insanlar toplanıyor, o insanlar birbiriyle rahat geçiniyor, birbirleriyle sorunları olmuyor. Birbirinin kültürünü öğreniyor. Ama o kültürlerin bir arada yaşamasını istemeyen yöneticiler var. Birbirine düşmanlaştırıp, böl- yönet politikası. Alevilerin duası, ibadeti kendi hayatıdır, Hakk’a yalvarmak değildir. Çalışmak, öğrenmek ve öğretmektir, bilimdir. Bilimle gidilmeyen yolun sonu karanlıktır. Biz Haktan Hakk’a gidiyoruz.

“DEDE BİLGİLİ OLMADAN TOPLUMA BİR ŞEY VEREMEZ”

Alevi toplumunda inanca yönelik eğitimin eksiklikleri nelerdir?

Eğitim olmadan, dede bilgili olmadan topluma bir şey veremez. Köyden kente giderken örneğin Cem Vakfı kuruldu. Cem Vakfı İslam adı altında, Alevi İslam Din Hizmetleri diye bir sistemle ders vermeye başladı. Dede yetiştirdiler, yetiştirdikleri dedeler hepsi Şia öğretisiyle eğitim aldı. Yani Alevi öğretisi hiç öğretilmedi onlara. Eksiğimiz Alevi ilkelerini anlatmak. Verdiğimiz ikrar nasıldı? Cemde ne yapıyorduk? Nasıl musahiplik yapıyorduk? Kirvelik, pir, mürşit neydi? Bunları öğretemedik. Cem Vakfı meydanı boş buldu ve oradan çıkan dedeler bugün bakıyorum bizim kendi cemevlerimize hakim.

CİHAN BERK/PİRHA

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak