Alevi Haber Ajansi

Musa Eroğlu: Amacım hakaret değildi, Alevilerin kutuplaştırılması beni üzdü

PİRHA- Sanatçı Musa Eroğlu, özel bir sohbette çekilen ve bir kısmı kesilerek yayınlanan ifadelerinin çarpıtılarak hedef gösterilmesi sonrasında yaşaşanlara dair açıklama yaptı. Eroğlu, “Ne kadar özensiz bir üslupla söylemiş de olsam, amacım yol ulularına hakaret etmek değil, aksine kadim kültürümüzün, ilimle ve bilimle barışık değerlendirilerek yaşatılması gerektiğini ifade etmektir” dedi. 

Sanatçı Musa Eroğlu’nun özel bir sohbette çekilen ve bir kısmı kesilerek yayınlanan videosunda, Hz. Ali hakkında söylediği ifadeler sosyal medyada belli kesimler tarafından hedef gösterilmiş ve kendisine yönelik linç kampanyası başlatılmıştı.

Eroğlu, kendisine yönelik hedef göstermeler ve linç kampanyasına ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yayınladı. Alevilik tartışmaları eksenindeki sohbetin geldiği noktanın kendisini üzdüğünü kaydeden Eroğlu, cümlelerinin özensiz bir üslupla söylenmiş olsa da amacının yol ulularına hakaret etmek olmadığını belirterek, Alevi camiasının bu tartışma üzerinden kutuplaştırılmasına, düşmanlaştırılmasına düşülmemesi çağrısında bulundu.

Sanatçı Eroğlu’nun konu hakkında ‘ilk’ ve ‘son’ başlıklı açıklaması şöyle:

“ÖZENSİZ BİR ÜSLUPLA SÖYLENSE DE AMACIM HAKARET DEĞİLDİ”

Bir süredir sosyal medyada dönen ve tartışmalara sebep olan konu hakkında ilk ve son defa sizi bilgilendirmek istiyorum. Bu açıklamanın şimdi yapılmasının sebebi, tartışmaların, dost ortamında edilen sohbet kaydının içeriğini aşarak Alevilik, yol ve sürek tartışması eksenine çevrilerek politize edildiğini, hatta farklı düşünene hakaret etme fırsatı olarak değerlendirildiğini görmekten duyduğum üzüntüdür. Alevilik inancı, hoşgörüyü aşıladığı gibi ilim ve irfanın da yaşamın temeli olduğunu öğretir. Nitekim yolumuzun ulularından Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin, “İlimle gidilmeyen yolu sonu karanlıktır” sözü bu kapsamda benim rehberim olmuştur. Ne kadar özensiz bir üslupla söylemiş de olsam, amacım yol ulularına hakaret etmek değil, aksine kadim kültürümüzün, ilimle ve bilimle barışık değerlendirilerek yaşatılması gerektiğini ifade etmektir.

“ALEVİ CAMİASININ KUTUPLAŞTIRILMASI BENİ ÜZMÜŞTÜR”

Bu noktada beni üzen, sadece insanların inançlarını savunmak adına ilmi hiçe sayma ve hurafelere sığınma eğilimlerinden bahsettiğim bir dost muhabbetinin bilgim ve rızam haricinde dışarı sızdırılması değil, inancın kendisine de saygısızlık etme amacı güttüğümün düşünülmesidir. Bunun yanı sıra demek istediğimi anlayıp beni savunan insanların da hedef gösterilerek Alevi camiasındaki kutuplaşmanın desteklenmesi beni içten yaralamıştır. Bizim inancımız hoşgörünün, insan sevgisinin, düşünce özgürlüğü ve çeşitliliğinin kutlandığı bir inançtır; bu bağlamda, özellikle içinde bulunduğumuz hassas dönemde, aramızda düşmanlık yaratacak girişimlerin gerekliliğini sorgulamaktayım. İnancın akıldan bağımsız olamayacağına inanıyorum ve bunu her fırsatta ifade etmeye çalışıyorum .

Mesajıma İbreti’nin şu sözleriyle son vermek istiyorum:

‘Gerçekler fark eder ilmi manayı,

Samandan seçerler hemen taneyi,

Kulağına koymaz hiç efsaneyi,

Ariflerin ilmi irfanda imiş…’

Birbirimizi daha iyi anladığımız sevgi dolu günlerde tekrar görüşmek üzere. Saygılarımla..

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak