PİRHA-Hollanda Sosyalist Parti Milletvekili Sadet Karabulut’un, Sivas Katliamı’nda yaşamını yitiren Carina Cuanna için Hollanda devletinin davaya müdahil olma taleplerine ilişkin verdiği soru önergesine Hollanda Dışişleri Bakanı Step Blok’tan yanıt geldi. Bakan Blok, Sivas Katliamı’ndan haberi olduğunu, Hollanda Elçiliğinin görülen duruşmayla ilgilendiğini belirtti. Ancak Hollanda Dışişleri Bakanı, Hollanda’nın davaya müdahil olmasına yönelik bir talepte bulunulmadığını iddia etti. Oysa Hüseyin Karababa ve Avukat Coşkun Özgür Piroğlu’nun bu yönde verdiği dilekçe Hollanda Elçiliği tarafından reddedilmişti.
2 Temmuz 1993 yılında Sivas’ta cuma namazından çıkan binlerce gerici grubun, Pir Sultan Abdal’ı Anma Etkinliklerine katılanların kaldığı Madımak otelini yakması sonucu 35 insan hayatını kaybetti. Yakılanlar arasında Hollanda vatandaşı Carina Cuanna da vardı. Ancak Hollanda devleti, Carina Cuanna için herhangi bir girişimde şu ana kadar bulunmadı.
Sivas Katliamı’nda yaşamını yitiren Hollanda Vatandaşı Carina Cuanna’ya Hollanda devletinin sahip çıkması için Sivas’ta katledilen Gülsüm Karababa’nın ağabeyi Hüseyin Karababa, Avukat Coşkun Özgür Piroğlu, tarafından Ankara’da 4 Eylül’de 2020 tarihinde Hollanda Büyükelçiliği’ne dilekçe verilmek istendi ancak dilekçe konsolosluk tarafından reddedilerek alınmamıştı.
Hollanda Sosyalist Parti Milletvekili Sadet Karabulut, Hollanda Büyükelçiliği’ne sunulan Sivas Katliamı ile ilgili dilekçe hakkında Hollanda Dışişleri Bakanı’na 3 ay önce soru önergesi verdi. Hollanda Dışişleri Bakanı soru önergesini yanıtladı.
Milletvekili Sadet Karabulut’un önergesindeki sorular ve Hollanda Dışişleri Bakanı Stef Blok’un yanıtları şöyle:
MİLLETVEKİLİ KARABULUT: Çoğunluğunu Alevilerin oluşturduğu 35 insanın yakılarak katledildiği, aralarında Hollanda vatandaşı ve kültürel antropoloji öğrencisi Doetinchem’li Carina J. Th. Thuijs’un da bulunduğu, 2 Temmuz 1993 Sivas Katliamı’nı hatırlıyor musunuz?
BAKAN BLOK: Evet.
Sanıklara karşı yürütülen ceza davaları hangi aşamada? Hollanda Elçiliği mahkeme duruşmalarını ve davayı takip etti mi? Cevabınız “evet” ise hangi şekilde? Cevabınız “hayır” ise neden takip etmediniz?
BAKAN BLOK: Şu an üç zanlı hakkındaki dava devam ediyor. Son duruşma 3 Eylül 2020’de görüldü. Bir sonraki duruşma tarihi 20 Ocak 2021 olarak belirlendi. Elçilik bu davayla ilgileniyor ve her duruşma öncesi duruşmanın nasıl takip edileceğini belirliyor. O an geçerli olan COVID-19 önlemleri de hesaba katılıyor.
Geçenlerde (4 Eylülde), katliamda öldürülen Gülsüm Karababa’nın ağabeyi ve Demokratik Alevi Dernekleri tarafından Hollanda devletine yönelik dile getirilen 2023’te zaman aşımına uğrama tehlikesi olan üç sanığa karşı yürütülen hukuki sürece katılma talebine karşı tutumunuz nedir? Türkiye Barolar Birliği’nin Sivas Katliamı’nı insanlığa karşı islenmiş bir suç olarak tanımladığını ve bir Hollanda vatandaşının katledildiğini göz önünde bulundurarak bu talebe olumlu bir yanıt verecek misiniz?
BAKAN BLOK: Elçilik geçen yıllarda adı geçen kurum ve kişilerle birkaç defa görüşmeler yaptı. Bu görüşmelerde Hollanda’nın davaya müdahil olmasına yönelik bir talepte bulunulmadı.
Diğer bir Alevi kuruluşu olan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin de katledilenlerin aile yakınlarıyla birlikte geçen yıllarda Hollanda Elçiliği aracılığıyla (9 Eylülde üç firari Sivas katliamı sanığının yargılandığı mahkeme duruşması öncesi 4 Eylülde yapıldığı gibi) Carina Thuijs’e karşı islenmiş suçtan dolayı sizin hukuki sürece katılma talebinde bulundukları doğru mudur? Bu talebe yanıtınız ne oldu?
BAKAN BLOK: 4 Eylül 2020’de birkaç kişi önceden haber vermeden elçilik binasının önüne gelip, çelenk bıraktı ve pankart açtı. Elçiliğe girme arzuları üzerine güvenlik tarafından randevu yapılmasının zorunlu olduğu bildirildi, güvenlik görevlileri grubun elindeki dilekçeyi memnuniyetle teslim alabileceklerini bildirdi. Grup bunun üzerine dilekçeyi vermedi.
Kral Willem-Alexander’la görüşme dilekçesinin 4 Eylül’de Ankara’da bulunan Hollanda Elçiliği tarafından kabul edilmediği doğru mudur?
BAKAN BLOK: Elçilik dilekçenin ve olası bir mektubun içeriğini doğal olarak tasdikliyememekte. Elçilik tabii ki memnuniyetle bir randevu yapmaya ve dilekçe veya mektup teslim almaya hazırdır.
Sivas davasında yargılanan dokuz kişinin Almanya’ya sığındığını doğrulayabilir misiniz? Almanya’yla birlikte bu kişilerin uluslararası hukuk bazında yargılama imkânını araştırmak ister misiniz?
BAKAN BLOK: Bu konu hakkında dikkatinizi Alman hükümetinin Alman Federal Parlamentosu’nda sunulan soru önergesine verdiği cevaba çekmek isterim. Cevaptan Temmuz 2006’da Almanya’da Sivas saldırısıyla ilgisi olduğu söylenen, çeşitli oturum statüleriyle, toplam 11 kişinin ikamet ettiği anlaşılıyor. Aynı cevapta Sivas saldırısıyla ilgisi olduğu söylenen toplam 24 kişinin Almanya’da bulunduğu veya geçmişte bulunmuş olduğu belirtilmişti. 2019’da Alman hükümetine Türkiye’de Sivas davasında hüküm giymiş ve o an Almanya’da yasayan kişi sayısı sorulmuştu. Nisan 2019’da Alman hükümeti sayı hakkında bilgisinin olmadığını ve aynı zamanda meselenin Almanya ve Türkiye arasındaki ikili görüşmelerde dile getirilmediğini bildirdi. Alman hükümeti cevabında – bir iade talebinin dışında – 2013’den bu yana yeni iade talepleriyle ilgili bir bilgisinin olmadığını da belirtti. Alman Federal Parlamento’sunda sunulan soru önergesine Temmuz 2020’de verilen cevaptan söz konusu iade talebiyle ilgili henüz karar verilmediği anlaşılmaktadır.
Alman hükümetinin, Alman Federal Parlamentosu’na verdiği cevapları dikkate alarak kabine su an olarak Almanya’ya yönelik adım atmak için bir gerekçe görmüyor.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.