PİRHA – Civrak Derneği kurucularından Makbule Çerimli, Suriye’deki Alevilere yönelik katliam girişimine dair konuştu. Çerimli, yaşananlara karşı Alevi ocaklarının harekete geçmesi gerektiğini vurgulayarak, “Eğer bu kurumlarımız sessiz kalırlarsa halk da ne yapacağını bilmiyor” diye konuştu.
Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün, Suriye’de yönetime getirilmesiyle birlikte Arap Alevileri katlediliyor. Alevi nüfusunun yoğun olduğu Lazkiye ve çevresindeki kentlerde yaşayan Aleviler, HTŞ baskısı sebebiyle yaşadıkları şehirleri terk ediyor.
Arap Alevilere ait kutsal mekanların da tahrip edilmesiyle birlikte HTŞ, adeta bir soykırım girişiminde bulunuyor.
Suriye’de oluşan bu tabloya karşılık dünya kamuoyundan yeteri tepki oluşmasa da Türkiye’deki Alevi kurumları ve yurttaşlar, itirazlarını dile getirmeye devam ediyor.
“KOMŞUDA YANGIN VARSA SİZE DE SIÇRAYACAKTIR”
Dersim merkezli Çivrak Derneği kurucularından Makbule Çerimli de, Suriye’deki Alevilere yönelik katliam girişimlerini kınadı. Çerimli, Türkiye’deki Alevilerin, Suriye’de yaşananlara karşı fikirlerini özgürce söyleyemediklerini ifade ederek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bir insan, bir vatandaş olarak üzgünüz. Hangi ırk hangi din hangi mezhep; bunların önemi yok. Böylesi ayrıcalıklı bir katliam, soykırım olduğu zaman insan olarak hepimizin içi acıyor. Özelinde basından duyduğumuz, izlediğimiz kadarıyla bir Alevi katliamının özellikle söz konusu olduğunu öğreniyoruz. Uzaktan izlemek bazen insanı duyarsız yapıyor. Sanki bana hiç dokunmayacak, o ateş orada yanıp sönecek gibi. Halbuki bu ‘sarı öküz’ misali, komşuda yangın varsa illaki size de sıçrayacaktır. Yaşananlar çok üzücü. Bireysel olarak kimsenin, özellikle de memleketimizde bu ortamda bir şeyler yapması çok zor. Halk zorlanıyor artık, düşüncelerini özgürce, içten geldiği gibi insanca ifade etmeye korkar oldu. Toplumun tamamen korku altında kendini hissetmesinin bir sonucu bu.”
“ALEVİ OCAKLARI BU İŞİN BAŞINI ÇEKMELİ”
Makbule Çerimli, Alevi kurumları ve ocaklar üzerinden toplumsal bir tepkinin oluşturulması gerektiğini belirterek şöyle devam etti:
“Yaşananlar için ne yapılabilir? Alevi ocakları var. Özellikle bunun üzerine basa basa söylüyorum, çünkü geçmişte Alevileri idare eden, sorunlarıyla ilgilenen, kendi iç sorunlarını çözen Alevi ocaklarıydı. Alevi ocakları bence bu işin başını çekmeli. Daha sonra cemevleri, daha sonra da tabii ki bu durum halka yayılır. Eğer bu kurumlarımız sessiz kalırlarsa halk da ne yapacağını bilmiyor. Halk nasıl tepki vereceğini, hangi vasıta ile nasıl sesini duyuracağını bilmiyor. Şimdi ben, sizinle konuşuyorum ancak bu bireysel bir açıklama, herhangi bir kurum adına da konuşamam. Herhangi bir siyasi argümanım da yok ama insan olarak duyduğumuzda hiçbir halk; bu Ezidi olabilir, Alevi olabilir, Süryani olabilir; her kimse eğer gerçek, bilinçli bir katliama uğruyorsa demek ki zalimane bir yönetimden bahsediliyordur.”
Eren GÜVEN/İSTANBUL
Yoruma kapalı.