PİRHA- Köyün ortak kullanımı içinde yer alan fırın her hafta bir evin yoğurduğu ekmeği pişiriyor. Tokat Karakaya Köyü’ndeki kadınların ellerinde hamuru ile fırının başında yaşamın zorluklarını konuştuk.
HABERİN VİDEOSU
Tokat Karakaya Köyü’nde pişirdiği ekmeğin kokusunu alarak yanlarına varıp PİRHA mikrofonunu uzatıyoruz Gülsüm Polat’a. Ekmek pişirme hazırlıkları yapan Gülsüm Polat, bir taraftan ekmeği yoğururken diğer taraftan sorularımızı cevaplıyor.
Alevi köyü olan Kararkaya’da da kış aylarında nüfusun azalmasıyla birlikte köylerini bırakmayanlar da mevcut. Bunlardan birisi de Gülsüm Polat. Köyde oğlu, gelini ve torunlarıyla yaşıyor.
Köyün her mahallesinde bulunan ve herkesin ortak kullandığı fırında ekmek yoğuruyor Gülsüm Polat. Hamur teknesinde 40 kilo un kullanan Polat, “Hamur yoğurdum, ekmek pişireceğim” diyor. Ekmeği nasıl pişirdiğini ise şöyle anlatıyor Polat: Unlarımızı eliyoruz. Sonra suyunu, tuzunu ve mayasını koyup iyicene yoğuruyoruz. Ekmek mayalandıktan sonra köyün fırınında sırasıyla pişiriyoruz.”
KIŞ AYLARINDA KİMSE KALMIYOR
Komşusunun ekmeklerinin pişmesini beklerken kendi yaptığı hamuru da yoğurmaya devam ediyor. Yaz aylarında 15 günde bir yaktıkları fırını kışın ise ayda bir yakıyorlar. “Zaten kışın kimse kalmıyor buralarda” diyen Polat, “Bizler buranın yerlileriyiz. Kışın köyde ev çok ama insan yok içinde. 30 ev kalıyor. Kışın iki tekne hamur yapıp ayda bir fırını yakıyoruz, bize yetiyor” diyor.
Köyde yaşamanın zorluklarının olmadığını söylüyor Gülsüm Polat. “Kışın yollarımız da açılıyor, suyumuzda var hiçbir sorunumuz yok” diyen Polat, çiftçilik yaparak arazilerini ekip biçerek geçindiklerini belirtiyor.
Polat, göç edenlerin ise buralarda bir şey kazanamayınca gurbete gidip çalıştıklarını belirtiyor.
Kışlıklarını da hazırladığını söyleyen Polat, “Fasulye koyuyoruz. Patlıcan, dolmalık biber, tarhana, peynir, çökelek her bir şeyimizi hazırlıyoruz” diyor.
Semra ACAR-Sevim KAHRAMAN
TOKAT
Yoruma kapalı.