Alevi Haber Ajansi

Koçyiğit: Maraş Katliamı’nın da üstü örtüldü; hesabı sorulmalı-VİDEO

PİRHA – Maraş Katliamı’na ilişkin PİRHA’ya konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bu ülkede aslında birçok katliam gibi Maraş Katliamı da üzeri örtülen, failleri yargılanmayan, cezasız bırakılan katliamlardan biridir. Nefes aldığımız sürece hesabını sormalıyız” dedi. 

Haberin videosu

Maraş Katliamı’nın üzerinden 41 yıl geçti. Bir hafta süren katliamda 100’den fazla insan yaşamını yitirirken 200’den fazla insan yaralanmıştı. 250’nin üzerinde evin yakıldığı Maraş’ta Aleviler, bölgeyi terk etmek zorunda bırakıldı.

Konuya ilişkin PİRHA’ya konuşan Halkların Demokratik Kongresi Eş Sözcüsü ve Halkların Demokratik Partisi Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bu ülkede aslında birçok katliam gibi Maraş Katliamı da üzeri örtülen, failleri yargılanmayan, cezasız bırakılan katliamlardan biridir” dedi.

Özellikle Alevilerin yaşadığı coğrafyayı, Alevilerden arındırmak, Alevilerin elindeki iş yerlerini, topraklarını aslında bir şekilde el değiştirmesini sağlamak açısından tertiplenmiş bir katliam olduğunu söyleyen Koçyiğit, “Bu katliamın aslında birkaç gün öncesinden dışarıdan gelip otellere yerleştirilen özellikle ülkücülerin yaptığı çok açık ve net bir şekilde biliniyor. Ama buna rağmen devlet, bunu bildiği halde bir şekilde önüne geçmediği bir katliamdır” diye konuştu.

“KATLİAMLAR SİSTEMATİK BİR ŞEKİLDE ARALIKLARLA DEVAM ETTİ”

Bu katliamın yarattığı travmaları hatırlatan Koçyiğit, şöyle konuştu:

“Çünkü Maraş katliamı ilk katliam da değildi son katliam olmadı ne yazık ki…Devletin aslında bu coğrafyadaki cezasızlık politikası, Alevileri katliamlarla sindirme politikası sistematik bir şekilde devam ediyor. Maraş’tan kaçıp başka yerlere giden işte İstanbul’da Gazi’ye gelenler örneğin, daha sonra yine benzer bir katliamın hedefi oldular. sonrasında Sivas’ı yaşadık. Bütün bunları düşündüğümüz zaman Koçgiri’den, Dersim’den Çorum, Maraş, Sivas ve en son Gazi Katliamı’nı üst üste koyduğumuz zaman aslında tarihsel bir silsilenin olduğunu ve sistematik bir şekilde, belirli aralıklarla bu katliamcı yaklaşımın devam ettiğini görüyoruz. Bu meselenin üzerine gidilmemiş olması, hala aydınlatılmamış olması aslında devletin Alevilere bakışını da açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor. Eğer o gün Maraş Katliamı engellenmiş olsaydı ya da engellenmemiş olsa bile sonrasında failler gerçekten yargılanıp etkin bir şekilde ceza almış olsalardı bir sonraki katliamları yaşamayacaktık. Peki sonraki katliamlar oldu, onların failleri açığa çıktı mı? İşte Sivas… Gözümüzün önünde getirip vekil yaptılar oradaki faillerin birçoğunu. Faillerin birçoğu terfi etti, önemli mertebelere geldiler, en nihayetinde bunu akladılar.”

“ALEVİLERE DÜŞEN SORUMLULUKLAR VAR”

Son dönemlerde Alevilere yönelik ev işaretlemelerine de değinen Koçyiğit, “İşte bu aklama mantığı yüzünden, cezasızlık mantığı yüzünden bugün Türkiye’de çok rahatlıkla herhangi bir sorun yaşadığınız bir komşunuz gelip kapınıza çarpı işareti koyup “Defol Alevi” yazabiliyor” dedi.

Koçyiğit, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu ülkede bu ülkenin Cumhurbaşkanı kalkıp işte “Alisiz Aleviliği yayıyor Aleviler” diyebiliyor ya da Alevileri “ateist” olarak ifade edebiliyor ya da Alevilerin nasıl yaşaması gerektiğine dair öngörülerde bulunup fetvalar verebiliyorlar ya da işte gidip Dersim’de akademi kurup orada Alevi İnanç önderleri yetiştirmek gibi bir aklı, bu ülkenin Diyaneti öne sürebiliyor. Neden? Bunların her birisi aslında devletin zihninin arkasındaki Alevi bakışı ile ilgili bir şey. Bu ülkede ne yazık ki Aleviler bir asli yurttaş olarak, inançlarıyla var olan yurttaşlar olarak hiçbir zaman kabul edilmediler. Bu çok eskiden beri ta Osmanlı’dan beri böyle. Osmanlı’da nasıl kıyımların, katliamların hedefi olduysa Aleviler, Cumhuriyet tarihi boyunca da benzer kıyımların, katliamların hedefi oldular. Bu anlamıyla bu katliamları, yeni katliamları yaşamamamız için de bizlere de Alevilere de düşen sorumluluklar var.”

“HALKLARA DÖNÜK KATLİAMLAR GERÇEKLEŞTİRİLİYOR”

Yeryüzünde halklara karşı yapılan katliamlardan söz eden Koçyiğit, “Bugün 21. yüzyılda eğer IŞİD çeteleri, barbarları hala örgütlenebiliyorsa bunun tarihsel köklerine iyi bakmamız gerekiyor ve bu barbar, insanlık düşmanı bu zihniyetin karşısına Aleviler olarak siyaset üstü bir şekilde yan yana gelmemiz gerekiyor. Kendi Alevi birlikteliğimizi gerçekleştirmemiz gerekiyor ve bu ülkede örgütlenip sesimizi örgütlü bir şekilde duyurmamız gerekiyor. Yoksa hiç kimse şöyle bir yanılgıya kapılmasın. Yıl 2019/2020 hiç fark etmez yeni Maraşlar, yeni Çorumlar yaşatmak isteyen bir zihniyet şu anda iktidarda” dedi.

 “BU KATLİAMIN HESABINI SORMAK ZORUNDAYIZ”

Koçyiğit, şunları kaydetti:

“Bu zihniyet yeni Çorumları, yeni Maraşları Rojava’da-Kuzey Suriye’de yaşatıyor. Kısa bir süre öncesinde Tel Rıfat da 10 çocuk bombalarla katledildi. 10 çocuktan bahsediyoruz. Demek ki Maraşlar hala yaşanıyor, sadece adı Maraş değil, yeri farklı. Bugün karşısındaki mazlumlar farklı belki sadece Maraştakiler değil, Aleviler değil, bugün bütün yeryüzündeki halklara dönük ciddi Maraş katliamları gerçekleştiriyor. Bütün bunların karşısında yekpare olmamız gerekiyor, yan yana durmamız gerekiyor ve ne olursa olsun unutmadığımızı bin yıl da geçse hesap soracağımızı haykırmamız gerekiyor. Asla ve asla bu dava ahirete kalmaz. Bu davayı yaşarken her birimiz yeryüzündeyken, nefes alırken takipçisi olmak, hesabını sormak durumundayız. Bizim yitip giden canlara en büyük borcumuzun bu olduğunu düşünüyorum.”

PİRHA/İSTANBUL 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak