Emek ve Adalet Platformu’nun düzenlediği sempozyumda konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Kürt sorunu ve demokrasi sorununun birbiriyle ilintili olduğunu belirterek, “Demokrasi sorunu çözülmeden Kürt sorunu çözülemez. Kürt sorunu Türkiye’nin, hepimizin sorunudur” dedi.
Emek ve Adalet Platformu tarafından Şişli Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezinde “Türkiye’de hukuk ve barışı aramak” başlıklı sempozyum düzenledi. Sempozyuma Hakların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Ömer Faruk Gergerlioğlu, Hüda Kaya, Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen, Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu ve CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile çok sayıda kişi katıldı.
“ORTAKLAŞMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Sempozyumun ilk oturumunda söz alan CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 24 Kasım Öğretmenler gününe dikkat çekerek, yarım milyona yakın öğretmenin güvencesiz ve gelecek kaygısı ile çalışmak zorunda kaldığını söyledi. Binlerce öğretmenin işsiz olduğunu ve kendi meslekleri dışında çalıştıklarını sözlerine ekleyen Kaftancıoğlu, “Sözleşmeli düşük ücretle çalıştırılan öğretmenler var. Hepimiz biliyoruz yarım milyon öğretmen şu anda atanamamış durumda biz bu durumda çıkıp Öğretmenler Günü’nü ne yazık ki kutlamıyoruz. Ama bir şey var ki Öğretmenler Günü’nü kutlayacak günlerdeki kararlılığımızı; işte bu adalet arayışıyla, barış arayışıyla ortaklaştırmaya çalışıyoruz” dedi.
“KADIN ŞİDDET BİR ERKEK SORUNUDUR”
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne değinen Kaftancıoğlu, kadına yönelik şiddetin sadece kadın sorunu olarak algılandığını ancak sorunun bir erkek sorunu ve politik bir sorun olduğunu ifade etti. Kadına şiddet konusunda bile insanların ayrıştığı ayrıştırıldığı bir sürecin içinde olduklarını ifade eden Kaftancıoğlu, erkek egemen bakış açısına karşı tüm kadınların yan yana gelerek mücadele etmesi gerektiğinin altını çizdi. Tüm siyasi partilerin Kadın Kolları’na çağrıda bulunduklarını dile getiren Kaftancıoğlu, kadınların bir araya gelmesi için çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.
“BİRLİKTE MÜCADELEYLE SONUÇ ALABİLECEĞİMİZİ GÖRDÜK”
Ortak mücadelenin gerekliliğine işaret eden Kaftancıoğlu, “Biz bunu ne zaman fark ettik, tüm ayrıştırıcı politikalara rağmen son yapılan yerel seçimlerde fark ettik. Bizler hep birlikte adalet duygusu etrafında birleşip mücadele edebileceğimizi gösterdik. Toplum artık ayrıştırmadan illallah etmiş durumda. Devletin her türlü aygıtını fütursuzca ve ahlaksızca kullanarak, baskıyı üzerimizde hissettiren, bir kişinin iki dudağının arasından çıkan her cümlenin kanun sayıldığı, kendisi gibi düşünmeyen herkesin terörist ilan edildiği, hukuku siyasi bir sopa gibi kullanmaktan çekinmeyen saray vesayetine karşı inandığımız ve hep birlikte mücadele ettiğimiz zaman sonuç alabileceğimiz de gördük” diye konuştu.
“KÜRT SORUNU VE DEMOKRASİ SORUNU İLİNTİLİDİR”
Konuşmasının ardından Kaftancıoğlu’na Kürt sorunu ve Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırıları ve CHP mecliste oylanan tezkereye ilişkin sorular yöneltildi. Kaftancıoğlu, “Türkiye’de çok uzun zamandır bir sorunu var. Daha önemli bir sorunu ise demokrasi sorunu vardır. Kürt sorunu ve demokrasi sorunu birbiriyle ilintilidir. Demokrasi sorunu çözülmeden Kürt sorunu çözülemez. Sorunları çözmek için birey ve toplum olarak geçmişle yüzleşilmesi gerekir. Kürt sorununun çözümü konusunda inisiyatif alan her kurum ve irade çözümü zora sokacak, dilden uzak durmalıdır. Bu temelde yaklaşırsa sorun çözülmez değil. Kürt sorunu Türkiye’nin, hepimizin sorunudur” şeklinde yanıtladı.
“DEMOKRASİ KRİZİ YAŞANIYOR”
Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Didem Yılmaz da, demokrasinin sadece seçimlere indirgenemeyeceğini söyledi. Türkiye’de demokrasi krizinin yaşandığını ifade eden Yılmaz, toplumsal dayanışmayı gerçek kılacak bir anayasaya ihtiyacı olduğunu ifade etti.
“OHAL MAĞDURİYETLERİ AĞIR ŞEKİLDE YAŞANIYOR”
HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise, “Yargının yürütmenin emrinde olduğu demokrasinin ayakları altında olduğu bir Türkiye tablosu ile karşı karşıyayız. Burada ne yapmalıyız bunu etraflı bir şekilde konuşmak lazım toplumsal kesimleri oldukça sıkıntılı, sol camia sıkıntılı, Aleviler sıkıntılı, OHAL mağdurları sıkıntılı, hepsinin de birbirine karşı duyarlı olması gerekiyor. Bu duyarlılık olmadan bu sıkıntıların ortadan kalkması mümkün değil. OHAL mağduriyetleri çok ağır bir şekilde yaşanıyor” dedi.
“KÜRTLER KIRILMA YAŞIYOR”
Partisine yönelik baskılara dikkati çeken Gergerlioğlu, baskılarla birlikte Kürt halkında ciddi kırılmaların yaşandığını ifade etti. Gergerlioğlu, “Kürt meselesini batıda Türk’e anlatmaktan başka bir çare görmüyorum. Kürtler hangi partiye oy verirse versin zaten Kürt meselesinin ne olduğunu biliyor farklı çözümler için de bulunabiliyor orası ayrı ama mesele Türkiye’nin batısında maalesef bu meseleyi anlamak istemiyor. Köşeye sıkıştırılmış Kürtlerin ruh halini anlamak istemiyor. Böyle bir Türkiye bir yere varamaz. Kürtlerin kırma uğratıldığı kendini yalnız hissettiği, solcuların hepten kendine tükenmiş bitmiş hissettiği bir dönemden geçiyoruz” diye noktaladı.
Yapılan sunumlar ardından ilk oturumu sona sempozyum, ikinci oturumla devam edecek.(Mezopotamya Ajans)
Yoruma kapalı.