Alevi Haber Ajansi

Kadın örgütleri, 6284 sayılı yasanın uygulanması için seferberlik başlatıyor-VİDEO

PİRHA-Kadın örgütleri, artan şiddet ve cinayetlere karşı 6284 sayılı yasanın uygulanması için “Seferberlik başlatıyoruz” duyurusunu yaptı. Basın toplantısında konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Narin’in köyünde de bir kadın ses yükseltti. Umudumuz işte o kadının sesindedir” dedi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri, “Biz Yazdık, Biz Uygulatacağız, 6284 için Seferberliğe!” çağrısı ile basın toplantısı düzenledi. Şişli Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılan basın toplantısına, kadın örgütlerinin yanı sıra, sanatçı, aydın ve siyasetçiler de destek verdi.

AKP Hükümetinin aile odaklı politikaları nedeniyle kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin arttığına vurgu yapılan toplantıda 6284’ü uygulatmak adına yeni yol haritası açıklandı.

“SEFERBERLİK BAŞLATIYORUZ!”

Toplantıda ilk konuşmacı olan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, şiddet vakalarının günden güne yaygınlaştığını vurguladı. Aile odaklı politikalara işaret eden Ataselim şöyle devam etti:

“Aile odaklı politikalar nedeniyle cinayetlerin artacağını söylemiştik. Örneğin bir baba, çocukları ve eşini kurşunlayarak öldürüyor. Sebep, kadının ayrılmak istemesi. Hayatımıza yön vermemize karşılar. En çok kadınlar, ‘işte koruyoruz’ dedikleri yasalarla öldürülüyor.
2011 yılında cinayetlerde bir azalma olmuştu. 6284, ‘etkin soruşturma yürüteceksin, kadınları güçlendireceksin’ der.
Bizi dikkate almayarak, bizi koruyabileceğinizi düşünüyor musunuz? Onların dayattığı ailelerde, erkeklerin reis olduğu bir durum var. Kadınlara, çocuklara ‘itaat et’ deniliyor. Erkekleri cesaretlendiriyorlar.

Narin 19 günün sonunda bulundu, koca bir köyün sessiz kaldığı ifade ediliyor. Yetkililer, sorumluluklarını yerine getirmedikleri için Narin aramızda değil. Şimdi karamsar bir tablo görünse de iyi haberleri hep birlikte yayalım, 6284 seferberliğini başlatıyoruz. Narin’in köyünde de bir kadın ses yükseltti. Umudumuz o kadının sesindedir.

6284 nedir? Ailenin korunması ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair kanun. Yerli bir kanun. Peki neden uygulamıyorlar?
Eğer bir kadın şiddete uğraması taktirde, korunmanıza dair bir kanun… uzaklaştırma verilmesi, elektrikli kelepçe gibi çok kapsamlı kararları barındırıyor. O nedenle 6284, hepimizin o kapalı kilitlerini açacaktır. Bundan sonra eğitimler yapıp, seminerler düzenleyeceğiz. Bir kadın şiddete uğradığında yanında olacağız. Kadına yönelik şiddetin son bulması aile odaklı politikalar değildir, bunu hep vurgulayacağız. Siyah ve beyaz arasında çok net fark vardır. Beyazı grileştirmeyin. Kadınların haklarını muğlaklaştırmayın.”

“AİLENİN KÖKÜNÜ KAZIMAK İÇİN MÜCADELEDEYİZ”

Genç Feministler Federasyonu Başkanı Güneş Akçay da yaptığı konuşmada Narin Güran cinayetinin henüz aydınlatılmadığını söyledi. “Hükümet, suçluları bulmak adına neden profesyonelce davranmıyor?” diye soran Akçay, şöyle devam etti:

“Keşke Narin’in mezarına gelinlik koyup üzüleceğinize, küçük yaşta katledilmesine üzülseydiniz. 6284 uygulanmadığı için kadınlar öldürülüyor. Ağustos ayında 6 kadın, babaları tarafından öldürüldü. İşte AKP’nin kutsal aile anlayışı bu. Onlar için erkek, kutsal olan. Genç kadınlar, babalarının tahakkümü altında yetişsin istiyorlar. Ailelerimizden asla kopmamak, başımıza diktatör dikmek istiyorsunuz ancak o ailenin kökünü kazımak için daha fazla örgütleneceğiz.

Bir yandan da ekonomik kriz de genç kadınların özgürleşmesinin önüne ket koyuyor. Ekonomik olarak aileye bağlıysanız eğer aileye daha bağlı kalınıyor. Burada Erdoğan’a da seslenmek istiyorum; sen de reissin ya hani, bu halk seçimlerde sana tokat attı. Bizler de evlerde erkekleri durdurmasını biliriz. Artık hiçbir kadının canının yanmasına tahammülümüz kalmadı. AKP hükümeti gençleri eğitimden uzaklaştırıyor, evlilik dayatılıyor. Kadınları 2’inci sınıf vatandaş gören anlayışınız yenilecek. Şiddet karşısında kadınlar yalnız değil demek için 6284 seferberliğini başlatıyoruz.”

“AİLE KUTSAL DEĞİLDİR”

Sanatçı Ceylan Ertem de basın toplantısında konuşan isimler arasındaydı. Ertem, “Yaşarken güzel günleri görmeyi umut ediyorum. Aile kutsal değildir. Kutsal olan iyiliktir, sevgidir. O nedenle mücadele etmeyi sonlandıramayız. 6284 mutlaka tekrar gündeme gelmeli. Özgürlük ne yazık ki kolay kazanılamıyor ama çok kolay kaybediliyor. Bütün eylemlerde her zaman en önde kadınlar var. Feminizm sadece kadına özgü bir şey değil. Erkekler de feminist olabilir. Biz artık mezar başlarında ağıtlar yakmak değil, şarkılar söylemek istiyoruz. Özgür ve aydın düşüncenin ters kelepçelenmediği, kadın ve çocuk cinayetlerinin olmadığı adil bir dünya diliyorum” dedi.

“ÖRTBAS EDİLENLERİ ORTAYA KOYACAĞIZ”

Gazeteci Tuluhan Tekelioğlu da 6284 sayılı yasanın önemine değinerek “Bizler, eğer korkuyu arkamıza atıp, omuz omuza verirsek herşeyi yapabiliriz. Günlerce ‘Narin nerede?’ diye sorduk ve en sonunda onu bulduk. Şimdi ise örtbas edilmek istenenleri ortaya koyacağız. Her kadının aynı duyarlılıkla bu konuya eğilmesi şart. Gelin birlikte 6284’ü hayata geçirelim” ifadelerini kullandı.

Yazar Seray Şahin de kadın cinayetlerindeki artışa dikkat çekerek “Öldürdüğü eşinin ütülediği takım elbiseyle mahkemeye çıkanları görmekten yorulduk. Bu zalimler, bizden daha hızlı yasaları öğreniyorlar. Kendi yaşam hakkımızı birilerinin vicdanına bırakamayız. Narin’le ilgili şunu söylemek istiyorum; o beyaz gelinliği gördüğümde aklıma Hatice teyze gelmişti. Köy meydanında eline bir gelinlik alıp yakmıştı!” dedi.

“19 GÜN BOYUNCA NE YAPTINIZ?”

CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez ise “Çok öfkeliyiz. Bu karanlığı birlikte kaldıracağız. Bu yasayı uygulatacağız” diyerek şöyle devam etti:

“Bu süreçte sadece kadın cinayetleri artmıyor, işleniş biçimleri de vahşileşiyor. Şimdi herkesin gözü önünde bu cinayetleri işliyorlar. Bunları sadece ekonomik zorlukla ifade etmeye gerek yok. Eğitim politikasını değiştirerek işe başlıyorlar. Bu ülkenin her bakanının Diyanet İşleri Başkanlığı’nda gözü var görünüyor.
Narin için çok öfkeli ve üzgünüz. Kimse artık timsah gözyaşları dökmesin. Biz gerçekleri biliyoruz. Narin, melek falan olmadı, öldü. Kara toprağın altında şimdi. Bir hukukçu olarak, sosyal medya olmasaydı biz halen Narin’i arayacaktık. Bulunsaydı dahi olayın üstü örtülecekti. Yetkililere 19 gün boyunca ne yaptıklarını soruyoruz. O insanlar korktukları için mi sustular? En kötüsü o sessizlikti. Bu zihniyeti kaldırmak hepimizin görevi. Bırakın idam çığlıkları atmayı, zihniyetin değişimi için bir tuğla da siz koyun. Peki biz şimdi bu iktidardan yasaları uygulamasını mı bekliyoruz? Yanılırız. Anayasayı uygulamayan bir iktidardan bunu bekleyemeyiz. Bu iktidar kadın mücadelesinden korkuyor. Gücümüzden korkuyorlar, o nedenle dayanışmamızı arttırmalıyız.”

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo da “İyi ki kadın mücadelesi var, iyi ki Kürt özgürlük hareketi var” diyerek şu konuşmayı yaptı:

“Jin, jîyan, azadî sloganımıza karşılık ‘Cenk, cihat, şahadet’ sloganı atıyorlar. Narin’in tabutuna o gelinliği örten kimse, karanlığı yaratanlar da onlardır. Bu yapı Narin’in cenaze töreninin en ön safındaydı. Kadın mücadelesi yürütenler, cezaevine konuluyor ama biz bu ulus devlet anlayışına karşı durmaya devam edeceğiz. Özgürlüğümüzden başka kaybedecek hiçbirşeyimiz yok. Jin, jîyan, azadî demeye devam edeceğiz. Yaşasın kadın dayanışması.”

“NARİN, MADIMAK’TA YAKILANLAR GİBİ ÖLDÜRÜLDÜ”

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Kadın Meclisi’nden Sevim Yalıncakoğlu da hükümetin, laiklik karşıtı politikalar yürüttüğünü söyleyerek şöyle devam etti:

“Uzun yıllardır Alevi hak mücadelesi veriyoruz ve daima eşit yurttaşlık ilkesini ön planda tutuyoruz. Özellikle ‘din derslerine hayır’ derken bir kadın mücadelesini de barındırıyoruz. Zorunlu din derslerine, ÇEDES protokolüne karşı çıktığımızda çocuklarımıza, gericiliğe karşı neden, nasıl mücadele edilmesi gerektiğini de öğretiyoruz. Bizler, bu ülkenin laikliği için de mücadele ediyoruz. ‘Narin, cennete gitti’ gibi cümleler, romantizme yönlendiriyor. Bizler, kişilerin, varolma, doğma, zamanı geldiğinde ölme hakkını da savunuyoruz. Narin öldürüldü. Tıpkı Sivas’ta Madımak’ta yakılanlar gibi. Biz bu zihniyete karşı savaşıyoruz.”

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak