Alevi Haber Ajansi

HDP’li Turan’dan AKP’ye cemevi tepkisi: İktidarda inanılmaz bir hadsizlik, bir cüret var!

PİRHA – Milletvekili Rıdvan Turan, Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçe görüşmesinde yaptığı konuşmada Cemevi Başkanlığı kurulması kararını eleştirdi. Turan, konuşmasında “Yüzlerce Alevi köyü gezdik. Hiçbir köyde Allah’ın bir kulu çıkıp da ‘Şu bizim cemevine bir güzellik yapın, şurasına bir su ile elektrik bağlatın da bunlar bedava olsun’ demedi” dedi. 

HDP Mersin Milletvekili, Ekonomi ve Tarım Politikalarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Turan, Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçe görüşmesinde konuştu.

“İNANILMAZ BİR HADSİZLİK VE İNANILMAZ BİR CÜRET!”

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile cemevlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlanması kararını eleştiren Turan, Yörük kültürüne ilişkin de “kültür kırım politikası” uygulandığını vurguladı. HDP’li Rıdvan Turan, Alevilerin eşit yurttaşlık haricinde elektrik ve su giderlerinin karşılanması gibi bir talepte bulunmadığını söyleyerek şu konuşmayı yaptı:

“Yani iktidara dair milletvekilleri bu ayrımcılık meselesine ilişkin çok laf ettiler “Ya Kürtler, Aleviler hangi ayrımcılığı yaşıyor?” diye. Kürtlere, Alevilere gitmeye gerek yok, bu ülkede mensup olduğum Türkmenlere ve Yörüklere ilişkin bir kültür kırım politikası izleniyor. Bunu da nereden biliyorum? Seçim bölgem Mersin’de Yörük köylerinde inanılmaz bir taş ocağı faaliyeti, kara yolu faaliyeti, ormansızlaştırma, merasızlaştırma faaliyeti var. Yani bir halkın üretim biçiminin ortadan kaldırıyorsanız Sayın Bakan -Yörükler bu konuda son derece muzdaripler- bir halkın üretim biçimini, malını, davarını, yoğurdunu, peynirini üretme biçimini ortadan kaldırıyorsanız ki taş ocakları Toros Dağları’nda bu işe yarıyor ne yazık ki. Aslında orada bir kültür kırım politikası uygulanıyor. Çok açıkça ifade ediyorum, Yörük köylerine ve Yörük kültürüne ilişkin bu ülkede çok köklü bir kültür kırım politikası uzunca bir zamandan beri uygulanıyor. Bu insanlar davarlarının peşine gidemiyorlar, köylerine açılan taş ocakları onların su kaynaklarını kurutuyor, her gün o köylerden geçen yüzlerce kamyon oradaki üretim biçimini kökten tehdit ediyor. O sebeple yalnızca mesele Alevilere ve Kürtlere ilişkin bir mesele değil, işin bir de böyle bir tarafı var ama iktidara mensup milletvekilleri… İşte, muktedir olmak böyle bir şeydir. Muktedir olan aşağıda olanın, ezildiğini söyleyenin feryadını duymaz, bunu kale almaz, bunu önemsemez çünkü o muktedirdir; birinin ezilip ezilmediğine, muzdarip olup olmadığına karar verme mercisi odur. Aynı Beyaz Adam’ın Kızılderilileri ya da Afrikalıları anlayamaması gibi bir travmadır bu bizim ülkemizde. Oysa bu kadar çok kültürel farklılıkların olduğu yerde birileri ‘Ya, biz bu biçimde yaşamaktan hoşnut değiliz, şöylesi de olması gerekir.’ diyorsa demokrasi buna kulak vermeyi gerektirir. En somut örnek işte: Ya, Alevilerin sizin Bakanlığınıza bağlanması; su parasının, işte elektrik parasının devlet tarafından karşılanması. Bakın, yüzlerce Alevi köyü gezdik -bir Alevi Milletvekili olarak söylüyorum- hiçbir köyde Allah’ın bir kulu çıkıp da ‘Şu bizim cemevine bir güzellik yapın, şurasına bir su ile elektrik bağlatın da bunlar bedava olsun.’ demedi. Herkesin ortak talebi eşit vatandaşlık, inancına saygı gösterilmesi, cemevlerinin ibadethane olarak görülmesi. Şimdi, milyonlarca insan böyle söylüyorken bu nasıl bir hadsizliktir ki ‘Ya, hangi eşit olmayan vatandaşlıktan bahsediyorsunuz?’ demek! Ne kadar ayıp bir şey ya! Ben böyle düşünsem bile bunu söylemem biliyor musunuz? İnanılmaz bir hadsizlik ve inanılmaz bir cüret! Bu, böyle olmaz yani barış içerisinde beraber yaşamanın ön koşulu, insanların kendi geleceklerinde söz sahibi olma hakkını demokrasinin en olmazsa olmaz, en elementer unsurlarından bir tanesi olarak görmekten geçer.

“BU MEMLEKETTE DEMOKRASİ YOK”

Yani bir ülkede bu kadar çok konser yasaklanıyorsa, bu kadar çok muhalif olma ihtimali olan etkinlik yasaklanıyorsa gerçekten bir insanın çıkıp da “Ya, bu memlekette demokrasi var.” diyebilmesi için bir hayli cesaretli olması gerekiyor Sayın Bakan. Bu memlekette demokrasi falan yok. Bu kadar çok sanatçının, bu kadar çok konserin iptal edildiği bir yerde ne yazık ki insanların kendilerini ifade etme imkânları zaten elinden alınmıştır. Dolayısıyla eğer Bakanlık herkesin Bakanlığı olacaksa, herkese eşit mesafede olacaksa bu eksiklerinin mutlaka tahsil edilmesi gerekir, yoksa böyle bir Bakanlık faaliyetinin bu memlekete hiçbir faydasının olmayacağını ifade etmek lazım.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak