Alevi Haber Ajansi

Demirtaş, CAN TV’de Açık Pencere programının sorularını yanıtladı

PİRHA – CAN TV’de yayınlanan Açık Pencere programının sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, ilk romanı Leylan’ı ‘“Leylan, görmeyi bırakıp, özgür bir yaşamın tadını çıkarmaktır herhalde’ diyerek aktardı. 

CAN TV’de yayınlanan Açık Pencere programının sunucusu Medine Meral‘in sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, “Milyonlarca insanın hayatını, yaşamlarından kesitleri bizzat onlarla tanışarak deneyimlemek, gözlemlemek insana muazzam bir zenginlik katardı. Ama bunu yapmak imkansız. Fakat hayata dair öykülerle bu zenginliği bir nebze de olsa tadabiliriz. Ne kadar çok hayat hikayesi biliyorsak o kadar zengindir hayatımız” dedi.

  • Bir “SEHER” vaktinde “DEVRAN” dönünce yapılacak ilk şey nedir?

“Leylan, görmeyi bırakıp özgür bir yaşamın tadını çıkarmaktır herhalde.

  • İki önemli haftanın ortasındayız. 14 Şubat Dünya Öykü Günü ve 21 Şubat Dünya Anadil günü ;

Öykü Günü hakkında düşüncelerinizi almak ve önereceğiz bir öyküyü bu program içerisinde okumak isteriz.

Milyonlarca insanın hayatını, yaşamlarından kesitleri bizzat onlarla tanışarak deneyimlemek, gözlemlemek insana muazzam bir zenginlik katardı. Ama bunu yapmak imkansız. Fakat hayata dair öykülerle bu zenginliği bir nebze de olsa tadabiliriz. Ne kadar çok hayat hikayesi biliyorsak o kadar zengindir hayatımız. Bu zenginlik, karşılaştığımız sorunlarla baş edebilmek için bize inanılmaz bir destek sağlar. Öyküleri bilmeyenin bir tek öyküsü vardır, o da kendi yaşam öyküsü. Ve bence böyle bir insan, hayat deneyimi anlamında çok fakirdir, ruhu kuraktır, sorunlar karşısında savunmasız ve zayıftır. Dolayısıyla öyküyü hayatımızın içine dahil eden “Dünya Öykü Günü” güzel bir hatırlatmadır bence. Canlı ve cansız tüm varlıkların öyküsünü dinlemek ve anlamak, kendini anlamaktır. İlle de bir öykü önermemi istiyorsanız Direnmek Güzel’i önermiş olayım.

  • Leylan’ da Dekan Celal karakteri kimlerin iç sesi – ya da kimlere dış ses olmuştur?

Zorlu zamanlarda küçük menfaatler uğruna hayallerinden vazgeçenlere, yol arkadaşlarını yolda terk edenleredir bu ses.

  • Siyaset kimliğiniz ile yazar kimliğiniz arasında nasıl bir ilişki var?

İki kimliğim arasında pozitif bir bağ yok bence. Hatta siyasetçi kimliğim, edebiyatçı yönümün RTÜK’ü gibi duruyor tepemde. Fakat mücadele hayatım ve mücadeleci kimliğim, edebiyatçı yönümü hem belirliyor hem de ona yön veriyor.

Siyasetçi kimliği bana çok cazip gelmiyor açıkçası. Mücadele insanı olmayı, böyle anılmayı tercih ediyorum. Siyaset bunun bir aracı sadece. Ama tabii, 15 yıldır aktif siyasetin içinde olunca bu yönünüz ister istemez başat kimliğiniz haline geliyor. Ben bundan çok memnun olmasam da beni böyle görmek isteyenlere saygılı davranarak, elimden geldiğince siyasetçi kimliğimin de hakkını vermeye çalışıyorum.

  • 21 Şubat Dünya Anadil Günü’ nün önemi nedir? Edebiyat ve sanat, anadilin korunmasında nasıl bir role sahiptir?

Yok olma, asimile edilme tehdidiyle karşı karşıya olan diller başta olmak üzere, tüm dillerin korunması, sahiplenilmesi amacıyla bir duyarlılık yaratmak için Dünya Anadil Günü önemli bir fırsat sunuyor.

Bizim özelimizde ise Kürtçe başta olmak üzere, tüm anadillerinin nasıl büyük bir tehditle karşı karşıya olduğunu hatırlama, hatırlatma ve bu konuda kesintisiz kampanyalar düzenleme vesilesi olabiliyor. Sadece 21 Şubat ile sınırlı olmayan bir duyarlılığın gelişebilmesi için Anadil Günü’nü güçlü başlangıçların startı için değerlendirmek gerekir diye düşünüyorum.

Bir dilin korunması ve gelişmesi için hayatın her alanında koşulsuz, yasaksız ve teşvik edici bir şekilde var olması gerekir. Eğitimde, sağlıkta, ekonomide, sporda ve elbette edebiyatta ve sanatta. Yeni hayatın tüm alanlarında varlık göstermeyen bir dil er ya da geç yok olur. Edebiyat ve sanat ise dili korumakla kalmaz, onu zenginleştirir, geliştirir. Dolayısıyla kendi anadilleriyle yazabilen tüm edebiyatçılara ve özellikle Kürtçe edebiyatçılarına büyük saygı duyuyor, onları destekliyorum.

Benim en büyük yaram Kürtçe edebi metin yazamamaktır. Bunu telafi etmeye çalışıyorum ama kolay değil bu koşullarda. Kürtçe yazan edebiyatçıların kitaplarının basımını destekleyerek teşvik etmeye çalışacağım. Çok sayıda Kürtçe eseri bu şekilde desteklemeyi planlamış durumdayım. Bu konuda özellikle Aram Yayınevi ile yakın bir iş birliği içinde çalışacağız.

Röportaj için sizlere çok teşekkür ediyor, tüm CAN TV ailesine iyi çalışmalar, başarılar diliyorum. Sizler aracılığıyla sesimin ulaştığı herkese en içten sıcak selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum.

(HABER MERKEZİ)

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak