Alevi Haber Ajansi

Danıştay Savcısı’nın İstanbul Sözleşmesi mütalaası: Fesih kararı iptal edilmeli

PİRHA-Kadın örgütlerinin, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptaline ilişkin Danıştay’a açtıkları davanın duruşması görüldü. Danıştay savcısı mütalaasını açıkladı. Savcı, kararın iptali yönünde karar verilmesini istedi. Mahkeme başkanı ise davaya dair kararını daha sonra yazılı olarak tebliğ edeceğini söyledi.

AKP hükümetinin İstanbul Sözleşmesi’nden 20 Mart 2021’de Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile çekilmesinin ardından çok sayıda siyasi parti, dernek ve sendika karara itiraz ederek Danıştay’a başvurdu. Danıştay, bu itirazlara dair tüm davalarda yürütmenin durdurulması istemlerini reddetti. Danıştay, kararın iptali istemiyle açılan en az dört davada ise kararı hukuka uygun buldu.

Antalya Kadın Dayanışma Derneği, Kadın Dayanışma Vakfı, Kadının İnsan Hakları Derneği ve Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı tarafından İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptaline ilişkin dava açılmıştı.

Bugün görülen duruşmada İstanbul dışındaki şehirlerden gelen çok sayıda avukat hazır bulunurken, kadınların da duruşmaya katılımı yoğun oldu.

Av. Ece Güner, 2 buçuk yıldır dilekçeler sunduklarını belirterek, “Cumhurbaşkanı kararı ile yarın uyandığımızda tüm sözleşmelerden çıkabiliriz. Anayasamızda bu tür bir öngörülemezlik kabul edilemez. İstanbul Sözleşmesi, Anayasamızın 15. ve 17. maddesi ile ilişkilidir. Kararnamenin kapsamını anayasamıza göre yorumlamalıyız. Temel haklara dayanan sözleşmeler, kanunlarımızdan da güçlüdür anayasamıza göre. Şiddet gören kadınlarımız için buradayız. Her gün kadınlarımızın hakları yok edilecek. Buna dur demeliyiz. Hukuk devleti için buna bugün dur demezsek, hukuk devletinden tamamen uzaklaşacağız” dedi.

“HEPİNİZE TARİHİ BİR SORUMLULUK DÜŞÜYOR”

Adıyaman Barosu adına konuşan Av. Gülsen Taner ise, “İstanbul Sözleşmesi’nin insan hakları bağlamında bize kazandırdığı şeyler çok açıktır.
İstanbul Sözleşmesi’nin bir hak ihlali yaratacağının düşünülmesi bize göre kabul edilemez. Hukuken bu kararın iptal edilmesi gerekir. Heyetinize tarihi bir sorumluluk düştüğüne inanıyorum” diye konuştu.

Şanlıurfa Barosu‘ndan Av. Şirin Cemile Kızılkaya da, “İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması ile yaşadığımız bir çok boşluk söz konusu. Cumhurbaşkanlığı kararı, yankı odasında ve sadece kendi propagandası için sözleşmenin kaldırılması büyük bir açıklık yaratıyor” diye ekledi.

Kadının İnsan Hakları Derneği’nden avukat Hülya Gülbahar, “Sözleşme iç hukuka dahil oldu, 6284 sayılı Kanun’da İstanbul Sözleşmesi’ne atıf var ve ona da saldırı var ama ondan dahi söz etmiyorsunuz. Biz burada bu sözleşmenin şiddeti önlemesi ve temel haklara ilişkin bir sözleşme olduğunu anlatmak zorunda kalıyoruz” ifadelerini kullandı.

Av. Ezel Buse Sönmezocak, “Şimdiye kadar dava dilekçemize dair değerlendirmelerde ortaya sunduğumuz argümanlar değerlendirmeye alınmamıştır. Çok açık bir hukuk problemi olduğunu düşünüyoruz. İstanbul Sözleşmesi bir ticari sözleşme değildir, bir insan hakları sözleşmesidir. LGBT-i yurttaşlar nefret söylemlerine maruz kalıyor, bunun nedeni İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasıdır. Bir insan hakları sözleşmesinin bu şekilde kaldırılmasının dünyada örneği yok” dedi.

Savunmaların ardından Danıştay savcısı mütalaasını açıkladı. Savcı, kararın iptali yönünde karar verilmesini istedi.

Mütalaaya karşı söz alan avukatlar da savcılık görüşüne katıldıklarını belirterek kararın iptalini istedi.

Davalı avukatları ise savcılığın görüşüne katılmadıklarını ve davanın reddedilmesini istedi.

Mahkeme başkanı ise davaya dair kararını daha sonra yazılı olarak tebliğ edeceğini söyledi.

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak