Alevi Haber Ajansi

Beser Şahin: Kimliğimiz ve dilimiz ancak tanındığında korunabilir- VİDEO

PİRHA- Almanya’da geçen 30 yıllık sürgün hayatının ardından Dersim’de sahne alan Beser Şahin, “Kimlik ancak tanındığında korunabilir” dedi. Kültürel miras ve dilin yaşatılması için herkesin aktif rol alması gerektiğini belirtti.

1990 yılında yayımladığı ilk albümü Berivanê ile Alevi deyişlerini ve Kürt halk ezgilerini özgün sesiyle yorumlayan Beser Şahin, Mezopotamya Kültür Merkezi’nin kuruluş sürecinde aktif rol alarak Koma Çiya ve Koma Berxwedan gibi gruplarda önemli çalışmalara imza attı. Müzikal duruşu yalnızca folklorik değil; aynı zamanda politik, tarihsel ve toplumsal belleğe yaslanan güçlü bir çizgiye dönüştü.1993 yılında maruz kaldığı politik baskılar sonucu Türkiye’yi terk eden Şahin, Almanya’ya yerleşerek burada sürgün hayatına başladı. Ancak doğup büyüdüğü topraklardan uzak geçirdiği 30 yıl boyunca üretiminden hiç kopmadı. Nurheq, Mara, Rojbaş ve son dönem albümlerinden Rozerîn ile hem diasporadaki Kürt topluluklara hem de geniş bir uluslararası dinleyici kitlesine ulaştı.

Yıllar sonra, Munzur Doğa ve Kültür Festivali kapsamında ilk kez Dersim’de sahneye çıkan Beser Şahin, on binlerce kişinin eşlik ettiği konserinde duygusal anlar yaşadı. Bu yalnızca bir konser değil, aynı zamanda sürgünün bitmeyen şarkısına yazılmış bir dönüş melodisiydi.

Müziğiyle halkların hafızasına dokunan Beser Şahin yıllar süren sürgünü, üretim süreci, politik tavrı ve kültürel miras hakkındaki düşüncelerini PİRHA’ya anlattı.

“GENÇLİĞİMİZ KİMLİK MÜCADELESİ İLE GEÇTİ”

Şahin, 1990’lı yıllarda politik bir pencereden müzik yapmanın zorlayıcı olduğunu belirterek o yılları şöyle anlattı:

“Ben henüz çocukluğumda Kırmancki ve Kırdaski şarkıları çok seviyordum. Babam Erivan Radyosu’nda Kırdaski programlar dinlerdi, bu beni oldukça etkilerdi. 1990’lı yıllarda şartlar oldukça zordu. Birçok kişinin Kürt olduğunu söylemesi ve kendi dilinde konuşması pek mümkün değildi. Bu zor şartlarda Mezopotamya Kültür Merkezi’ni kurduk. Henüz ilk yılında önemli çalışmalara imza attık. Devlet dahi bu çalışmalar karşısında şaşkındı. Yaptığımız çalışmaların halk üzerinde çok etkili olduğunu görüyordu, bu yüzden bize karşı baskı kuruyordu. Gençliğimiz kimlik mücadelesi içinde geçti. Zahmetli ama içi dolu bir mücadeleydi.”

“DERSİM’DE OLMAK TARİFSİZ BİR MUTLULUK”

Aradan geçen 30 yılın ardından Dersim topraklarında olmanın kendisi için büyük anlam taşıdığını ifade eden Şahin, “Dersim’de, derviş toprağında, ziyaretler diyarındayım. Burada olmanın duygusu çok farklı. Kelimeler bu duyguyu dile getirmede kifayetsiz kalıyor. Bir tarafım aşırı derece duygu yüklü, diğer tarafımda tarifsiz bir mutluluk var. Yıllardır yürüttüğümüz bir dava var. Bu davanın içinde dil, kültür ve kimlik olgusu var. Kimliğimiz yasal anlamda tanındıkça ancak kendini koruyabilir. Bunun bilinmesini istiyorum” diye konuştu.

“DİLİMİZİ KORUMAK İÇİN DAHA ÇOK ÇABA SARFEDİLMELİ”

“Gurbette olmama rağmen hiçbir zaman kendi dil, kültür ve kimliğimden taviz vermedim” diyen Beser Şahin, ana dilini şarkılarında yaşatmayı bir boyun borcu olarak gördüğünü dile getirdi.

Kırmancki dilinin yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan Şahin, “Festival yapmak, dile ve kültüre sahip çıkmak kuşkusuz çok önemli. Ancak dil ve kültürü yalnız bir günde korumak veya kurtarmak mümkün değil. Her ailenin kendi çocuğuyla aktif şekilde dilini konuşması gerekiyor. Ayda veya yılda bir Kırmancki şarkı söyleyerek dili korumamız imkansız. Çalışmalarımızın arşivde kalmaması, tüm materyallerin aktif şekilde kullanılması gerekiyor” dedi.

“DEVLET HUKUKİ ADIMLAR ATMALI”

Son olarak ‘Barış ve Demokratik Toplum’ sürecine de değinen Şahin, “Devlet hukuki olarak adım atmalı, dilimizi resmi olarak tanımalıdır. Ama devlet kadar bize de çok iş düşmektedir. Bizim kendi dil ve kültürümüze sahip çıkmamız lazım. Bu konuda Avrupa’da daha yüksek bir hassasiyet olduğunu söyleyebilirim. Oradaki insanlar dil ve kültürlerine oldukça sahip çıkıyorlar. Bu hassasiyetin burada da olması gerek” ifadelerini kullandı.

Nuray ATMACA- Fatoş SARIKAYA/ DERSİM

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.