Alevi Haber Ajansi

‘Bu komisyonda olmamız Alevi toplumunun başarısıdır!’-VİDEO

PİRHA – Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi Celal Fırat, 51 kişilik heyette yer almasını “Alevi toplumunun başarısı” olarak yorumladı. Alevi hakikatinin de diğer toplumsal meselelerle birlikte çözüm bulması gerektiğini söyleyen Fırat, “Madem demokrasi deniliyor, demokratikleşme tek taraflı olacak bir konjonktür değil. Alevi toplumunun sorunlarına yönelik bir çözüm üretmeleri gerekiyor” yorumunu yaptı.

PKK lideri Abdullah Öcalan tarafından 27 Şubat’ta yapılan Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ardından Meclis çatısı altında kurulan komisyon da çalışmalarını sürdürüyor.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi Celal Fırat da Alevi toplumunun taleplerini dile getirmek amacıyla mevcut komisyonda yer aldı. Milletvekili Fırat, Kürt sorunuyla birlikte Alevi sorununun da demokratik yollarla çözülmesi için mevcut komisyonun önemine dikkat çekti.

“HER ŞEYİN BAŞI MUHABBET”

İstanbul Milletvekili Celal Fırat, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na dair şu değerlendirmeyi yaptı:

“Ana muhalefet partisinden iktidara, Türkiye’de olması gereken bir diyalog yolu açıldı. Esasında bütün meseleleri diyalogla çözmek lazım. Bir kere Meclis’te de söylemiştim; keşke kameraları kapatıp, birbirimizle oturup konuşsak. Pirlerimizin söylediği çok güzel bir söz var; ‘Muhabbet ile bulan buldu Hakk’ı, muhabbetsiz kimin kimden hakkı.’ Her şeyin başı muhabbet ise niye konuşmuyoruz?

Geldiğimiz süreç çerçevesinde hep ‘Bu mesele Mecliste çözülmeli’ deniliyor. Ama çok geç de kalındı denilebilir. Bir sene içerisinde halen bu noktaya gelmesi önemli ama bence çok geç kalındı. İnanıyorum ki bundan sonraki süreçte herkes, toplumun bütün kademelerinde bir sorumluluk yüklenmesi lazım. Sadece bu Meclis’te kurulan komisyondaki arkadaşların sorumlulukları da değil. Her bir canımızın buna dair söz kurması lazım. Kavga, gürültü ve patırtıdan gerçekten artık insanlar yoruldu. Cezaevlerinde şu an 460 bin civarında tutuklu var. Bu durum, ülke için gerçekten büyük bir utanç meselesi. Toplumsal bir çürüme var. İnşallah bu son bulur.”

“HAKİKATİ BULMANIN YEGÂNE KOŞULU DİYALOG KURMAKTIR”

Celal Fırat, gelinen aşamada toplumlar arası bir kutuplaşma olduğuna da dikkat çekti. “Bunu yaratan da siyaset kurumu” diye belirten Fırat, “Sürece dayalı şu an çok kirli bir dil kullanılıyor. Muhalefette Halk TV ve Sözcü TV çok kötü bir dil kullanıyor. Havuz medyasını hiç dillendirmeye gerek yok. Yıllardır onlar da toplumu düşmanlaştırdı, düşmanlaştırmaya devam ediyor. Umut ediyorum ki herkes önce dilinden başlar. Bizde bir söz var; ‘Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır’. Hakikatimizi bulmamız lazım. Hakikati bulmanın yegâne koşulu da diyalog kurmaktır. İletişim çağımızdayız fakat iletişim kuramıyoruz. Herkesin de öz eleştiri verecek bir mekanizma pekiştirmesi lazım” değerlendirmesini yaptı.

ÜZERİMDE ÇOK BÜYÜK SORUMLULUK VAR”

Milletvekili Celal Fırat, DEM Parti’nin, Alevi sorunu konusundaki hassasiyetine de değindi. Alevilerin uzun yıllardır sorunlarını dillendirebilecek bir mecra aradığını söyleyen Fırat, şunları aktardı:

“DEM Parti, Alevilere çok büyük bir değer arz etti. İki sene içerisinde Meclis’te yaptığım konuşmalarımın %99.9’u Alevilikle ilgili. Bir gün olsun parti içerisinden ‘Celal dede, diğer meselelerle ilgili de bir söz kursan’ demediler. Tam tersi, ‘Kendi sözünüzü kurun’ denilmekte. Bizim sözümüze daima destek verildi. O anlamıyla bu komisyonda da Alevi toplumunun sesine ses olmamız, toplumun eksiklerini orada dillendirmek çok çok değerli.

Alevi örgütlerinin de özellikle buraya yönelik talepleri vardı. ‘Biz masada niye yokuz?’ diyorlardı. Alevi toplumunun taleplerine DEM Parti cevap verdi diyebilirim. O anlamıyla üzerimde çok büyük sorumluluk var. Bunun farkındayız. Alevi hakikatinin de diğer toplumsal meselelerle birlikte çözüm bulması lazım. Şimdi kardeşlikten bahsediliyor. Kardeşlik sadece sözle olmayacaktır. Evet Kürt meselesi gerçekten bu ülkenin en öncelikli meselelerden birisi. Cezaevlerine sık sık gidiyorum ve oraya gittiğimde inanın ki yüreklerimiz dağlanıyor.

Biraz empati yapmak lazım. Artık böyle kirli bir dilden daha çok birbirimize karşı gönüllerimizi açabilecek mekanizmaların pekişmesi gerekiyor. Bunu sadece siyasi iktidar AKP-MHP meselesi çerçevesinde söylemiyorum. Kendi içimizde de artık birbirimize el uzatmamız lazım. Kirlendik, öyle söyleyebilirim. Farklılaştırıldık, ötekileştirildik. Herkesin öz eleştiriye açık olduğu bir süreci yaşamamız lazım. Muhabbet edeceğimiz yer bellidir; o yer pirlerimiz, analarımızın, halkımızın önüdür… O anlamıyla bu komisyonun çok büyük bir yükümlülüğü var.”

BU AYIPTAN VAZGEÇMELERİ GEREKİYOR”

Celal Fırat, yeni süreçle birlikte tarihsel yüzleşmenin de yapılması gerektiğini söyledi. Fırat, şunları aktardı:

“Yakın zaman öncesinde Zini Gediği anma etkinliğindeydim. Büyük bir acı, dram. 97 insan götürülüp kurşuna dizildi. Devletin, adım atması gereken meseleler var. Dersim, Koçgiri, Çorum, Gazi, Sivas Katliamı; bunlara dair de bir söz, bir adım atılması gerekiyor. Kardeşlikten, bir iç barıştan bahsediliyorsa Alevi toplumunun şu an en can alıcı meselelerinden bir tanesi eşit yurttaşlıktır. Aynı çerçevede cemevleri meselesi, zorunlu din dersleri gibi birçok sorun yaşayan bir topluluğuz. Baskı uygulaması bu devletin gerçekten büyük bir ayıbı. Bu ayıptan vazgeçmeleri gerekiyor.

‘Aleviler niye bu mesele içerisinde?’ diye soranlar oluyor. Biz bu meselenin tam göbeğindeyiz. Bizler de bu toplumun bireyleriyiz. Halkımızla beraberiz. Bu süreçte bizim de diyaloğa dair söz kurmamız gerekiyor.”

ALEVİLİK İÇİN BÜYÜK BİR KAZANIM”

Milletvekili Fırat, Meclis komisyonunda Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na dair itirazların da dile getirileceğini söyledi. Fırat, cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması konusunun öncelikli başlıklar arasında yer aldığını belirterek şöyle devam etti:

“Alevilere karşı yapılan baskıları var. Sistem, kendi Alevisini yaratmaya gayret gösteriyor. Madem demokrasi deniliyor, demokratikleşme tek taraflı olacak bir konjonktür değil. Alevi toplumunun sorunlarına yönelik bir çözüm üretmeleri gerekiyor. Biz dillendireceğiz. Halkımızla beraber bunu pekiştireceğimize inanıyorum. Komisyondaki birçok arkadaşı tanıyorum. Bir güzelliği yaratacağımıza inanıyorum. Umut ediyorum ki hep beraber, Alevi toplumunun, Kürtlerin, Rumların, kadınların, gençlerin bütün sorunlarının konuşulduğu, cezaevi meseleleriyle ya da diğer meselelere dair hepsinin konuşulduğu, çözüm üretildiği bir mekan olur. Tabii komisyonun bir somut adım atması gerekiyor. Buna da karar verecek Meclistir. Komisyonda alınan her karar Meclise gelecek.

Birkaç gün sonra Hacı Bektaş Veli anma etkinlikleri var. Düşünün halen Alevi dergahları işgal altında. Hacı Bektaş Dergahı da dahil olmak üzere şu an Garip Dede Cemevi’ndeyiz. Buranın arsası da büyükşehir belediyesinde! Onun için herkesin şapkasını önüne koyup bu sürece dair söz kurması gerekiyor. Ama görünen o ki zorlu bir süreç hepimizi bekliyor. Bu süreci başarıya ulaştıracak olan da biziz. Bizlerin orada olması, Alevilik için büyük bir kazanımdır. Orada Alevi toplumunun sesine ses olacağız.”

“ALEVİ TOPLUMUNUN BİR BAŞARISI”

Celal Fırat, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘Cumhurbaşkanının bir yardımcısı Alevi, biri Kürt olsun’ çıkışına da değindi. Fırat, Bahçeli’nin önerisini olumlu karşılayarak şunları dile getirdi:

“Esasında, yıllardır Alevi toplumunun hak arayışı, mücadelesinin bir yansıması olarak bunu görüyorum. Alevi toplumu sokakta, alanlarda basın açıklamaları, mitingler yaptı ve geldiğimiz noktanın ürünü olarak bunu görmek gerekiyor. Yoksa hiçbir devlet bir şey vermez, vermek de istemez. ‘Gelin Aleviler size şunu verdik, bu komisyona gelin’ demezlerdi. Bunu Alevi toplumunun bir başarısı olarak görüyorum. Komisyonda olmamız, Alevi örgütlülüğünün başarısıdır.

Bu ülkede bir Alevi valinin, kaymakamın olmadığı söyleniyor. Deniliyor ki ‘Gel kardeşim, cumhurbaşkanı yardımcısının birisi Alevi olsun’. Ben, bu söylemin sürece büyük bir katkı sağlayacağına inananlardanım. Bu bir başarıdır. Başarı da Alevi toplumunun alanlarda gösterdiği başarıdır. Mücadele, diplomasi zaferi olarak görüyorum. Bu komisyonda olmamızı da Alevi toplumunun başarısı olarak görmek gerekiyor. Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığı bile Alevileri boşa düşürmek için kuruldu. Ama görünen o ki şu an yeni süreçte o başkanlığın da konumu çok tartışılacak durumda. Belki bir sabah kalktığınızda Alevi toplumunun istediği çerçevede bir yapıya, bağımsız bir kuruma dönüştürülebilir. Bunun da çok uzun olmayacağına inanıyorum. Madem ‘kardeşlik’ deniliyorsa Kürt meselesi ile beraber Alevi meselesinin de çözülmesi lazım.”

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.